Tarihin tozlu sayfaları arasında can bulan ünlü yazar, şair, sanatçı ve siyasetçilerin yıllar sonra bile duygusu eksilmemiş satırlarını sizin kalplerinize taşıyoruz.
Özlemin, sabrın, aşkın ve sevginin en büyük göstergesi olan bu mektupları sandıkla...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İnsan dediğin nedir? Canlı bir mum. Işık saçmıyorsa, yanmıyorsa, yakılmadıysa değeri nedir?
-Grigory Petrov
Sabahattin Ali, Kürk Mantolu Madonna'da "Yalnız onun yanındayken içimi müthiş bir korku, onu kaybetmek korkusu sarardı." Derken; Abdulhak Hamid Tarhan, "Beraber gezerken düşecek diye tutacak oluyordum. Uyurken bir akşam uyanmayacak, ölecek gibi duruyordu. Güldüğü zaman güzelliğini uçacak sanıyordum." der.
Kim bilir, belki de Tarhan, sonunda olacakları önce kalbiyle hissetmişti. Ya da çok sevince böyle bir korku, herkesin heybesini dolduruyordu...
Mutluluğu Fatma Hanım ile bulmuş; ama bir yandan kaybetme korkusu ile de o zaman tanışmıştı, Tarhan. Ve ne yazık ki her şey 1883'te başlamıştı. Fatma Hanım, ince hastalığa tutulmuştu. Tarhan'ın korkuları bir bir dönüyor gibiydi. O sıra Bombay Konsolosluğu tayinini, havasının karısına iyi gelecek umuduyla kabul etti. Ancak Fatma Hanım günden güne kötüleşti. 3 yıl sonra İstanbul'a dönmeye karar verdiler.
Ne yazık ki, kaderde evine dönemeden ölmek vardı Fatma Hanım'ın. İstanbul'a varamadan, Beyrut'ta, Vali Nasuhi Bey'in konağında hayatını kaybetti...
VE TARHAN, MAKBER'İ YAZDI
Eyvâh! .. Ne yer, ne yâr kaldı, Gönlüm dolu âh ü zâr kaldı. Şimdi buradaydı gitti elden, Gitti ebede gelip ezelden.
Ben gittim o hâksâr kaldı, Bir kûşede târumâr kaldı. Bâkî o, enîs–i dilden eyvâh! Beyrût'ta bir mezâr kaldı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hangisi daha zor, bilmiyorum," dedim. "Birini aniden kaybetmek mi, yoksa onu yavaş yavaş, günden güne kaybetmek mi?"
-Böğürtlen Kışı, Sarah Jio
Kimilerine göre çok büyük, çok keskin, yaralayıcı, sevmediği ve asla sevemeyeceği bir korkudur. Kimilerine göreyse 'Dipsiz bir kuyuya düşmek' olarak tanımlanan yakıcı bir his...
Aşk Mektupları yarışmamızın bu haftaki konusu; "Kaybettiğiniz sevgiliye mektup"
İlhamınız bol olsun!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kurallar
₪ Hikayeniz verdiğimiz yönerge doğrultusunda yazılmış olmalıdır.
₪ Hikayeniz 500 ile 3500 kelime arasında olmalıdır.
₪ Hikayeniz yeni bir çalışma olmalıdır.
₪ Hikayenizin etiketler kısmında #romancetr ve #AşkMektupları etiketi olmalıdır.
₪ Hikayenizin linkini en geç 21Temmuz 2019 23.59 tarihine kadar bu paragrafa yorum olarak göndermeniz gerekmektedir. Bu tarihten sonra yapılan başvurular değerlendirmeye alınmayacaktır.
Ödül
En iyi anlatan hikaye, kazanan olarak açıklanacak ve RomantikTR hesabımızda okuma listesine eklenecektir.
