Mektup, henüz teknoloji parmak uçlarımıza kadar yakın bir konuma gelmemişken en önemli iletişim araçlarından birisiydi. Bazen iki dost, bazen iki sevgili ve bazen iki kurum arasındaki haberleşmeyi sağlardı. Şimdi iletişim, saniyelik bildirimler kadar kolay olmasına rağmen mektubun yeri hâlâ ayrıdır içimizde. Çünkü onda bir hasret saklıdır, bir mücadele, bir umut ve sabır... Sevgi dediğimiz şey, tam da bunlar değil midir zaten?
İki sevgili ve iki dost arasında gidip gelen mektuplarda duygular, düşünceler, arzular ve hayaller satırlardan taşar; iki yüreğin birbirine en yakın olduğu yerde buluşur. Aradaki kilometreler, ondan haber alana kadar geçen günler, aylar, mevsimler o kağıdı eline aldığın anda önemini yitirir. Kelimelerden bir köprü kurulur kalpler arasında ve yazılmış her harf ile beraber karanlık geceler aydınlanır. Korkunç kâbuslardan uyanır insan, sevdiğinin ruhundan kanatlanmış bütün duyguların göğsüne sığınır.
Mektupta kullanılan dil, yıllar sonra o zarflar bulunduğunda, yazışan iki insanın arasındaki samimiyeti anlamamıza yardımcı olur. Onları tanımamıza, onların hikayesini bilmemize gerek yoktur. Seçilen kelimeler, bir dedektifin önündeki ipuçları gibi birleşir ve onların nasıl bir ilişki yaşadığını anlamamızı sağlar. Bu yüzden mektup yazarken en önemli husus; bir sevgiliye, bir dosta veya bir iş kurumuna yazılan satırların ayrı resmiyet ve içtenlik taşımasıdır.
Mektuplar daima karşı tarafa düzgün bir hitapla başlar. Ve yazdığınız kişiye kendinizi nasıl tanıtmak istiyorsanız, onu anlatan bir imzayla son bulur. Sadece adınız ve soyadınız da olabilir bu imza, yakınlık bağınızı anlatan herhangi bir kelime de...
Başlangıç cümlelerinde karşı tarafa anlatılmak istenen önemli olaylar, zihninizi meşgul eden düşünceler veya hayaller edebi bir dille anlatılır. Karşı taraf hakkında merak ettiğiniz sorular ise mektubun son kısmına saklanır. Yazım kurallarının ve noktalama işaretlerinin doğru bir şekilde kullanılması, anlatılan duyguların doğru şekilde karşıya geçmesi açısından son derece önemlidir.
Etkileyici bir mektup yazmak istiyorsanız, duygularınızın coşkun bir deniz gibi taşmasına izin vermelisiniz. Kaleminizin ucundan dökülmeli tutkunuz, sevinciniz, hüznünüz ve hayalleriniz... Sizin tebessümle yazdığınız kelimeler, ulaştığı adresi de gülümsetmeli. Sizi düşüncelere boğan satırlar, onu da duraksatmalı. Hüzünlendiğiniz yer, onun da göğsünde bir parça keder uyandırmalı.
Özetlemek gerekirse iyi bir mektup yazmak istiyorsanız yazım diliniz ve imlanızın anlaşılır olması önemlidir. Duygular ön planda tutuldukça karşınızdaki kişinin sizi anlaması da kolaylaşır. Hitaplar ve imzalar ne kadar size özelse, o kadar dikkat çekicidir. Ve ne yazmış olursanız olun, satırlarınız kime ulaşırsa ulaşsın hep söylediğimiz gibi bırakın, sevgi mürekkepten kağıda bulaşsın.
Siz de kimlerin aşk mektuplarının bir örneğini profilimizde görmek isterseniz bu paragrafa yorum olarak bırakabilirsiniz. (:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Mektupları
RomanceTarihin tozlu sayfaları arasında can bulan ünlü yazar, şair, sanatçı ve siyasetçilerin yıllar sonra bile duygusu eksilmemiş satırlarını sizin kalplerinize taşıyoruz. Özlemin, sabrın, aşkın ve sevginin en büyük göstergesi olan bu mektupları sandıkla...