Adamin damarları yemyeşil olmaya başlamıştı. Birden çığlık atmaya ve çırpınmaya başladı. Cengiz'i çağırdım. Damarlarına baktı ve bisey bilmediğini söyledi fakat akrebin zehri olabileceğini söyledi. Bukadar zehir yayıldıktan sonra artık zehri çıkaramazdık. Adama hiçbirşey yapamıyorduk. Ciğerini yırtarcasına bağırıyordu. Beden ısısı çok yükselmişti. Cengiz " yardim ey de kaldıralım" dedi. Adamın kolunun altına girdim. Evin başka bir odasına götürdük ve yatırdık. Kova kova su getirdik. Adamın üstüne dökmeye başladım. Adam sırılsıklam olmuştu ama sonunda adamın ateşi düşmüştü. Yatağına yatırdık. Öğle olmuştu. Ne yapacağımızı bilmiyorduk.
Ne yapacağımızı bilmiyorduk damarlarındaki yeşil sıvı tüm vücudunu sarmıştı hatta ağzından o sıvıyı kusmuştu. Gecenin tam ortasıydı. Ay tam tepedeydi. Sesler gelmeye başladı. Uyandım ve seslerin geldiği yere gittim. Adam titriyordu. Hemen yanına gittim. Adam uykusunda attığı çığlıklarla kendisi uyanmıştı. Bağırmaya başlamıştı. Çok aci çekiyordu. Birden ses kesildi. Adamdan ses gelmiyordu. Sonunda acısı geçmişti. Ölmüştü. Cengizi kaldırdım. Adamım öldüğünü söyledim. Kalktı ce adanın üstünü örttü. Üstüne hançerini koydu ve yatağına gitti. Sabah ikimizde erken kalkmıştık. Köyün sonundaki evin yanına mezar kazdık ve adamı kaldırmaya gittik. Adamı kaldırırken yattığı yerde bir kağıt farkettim. Adamı gömdük. Yatağına gelip kağıdı aldım ve cengizin yanına gittim ve kağıdı okudum. " Merhaba türkler. Bu mesajı okuduğunuzda büyük bir ihtimal ölmüş olacağım, o yataktan kalkabileceğimi sanmıyorum. Olun vadisinden kurtulmanız çok zor fakat eğer hazırlıklı giderseniz, başarabilirsiniz. Öncelikle evin içinde çıkık tahtanın altında sandık var. -Cengize göz işareti yapıp yapmasını söyledim. Cengiz hemen çıkarıp getirdi ve açtı. Içinden iki silah, iki hançer,120 silah mermisi, 10 tane sopa, iki paket kibrit ve birde pusula çıktı.- Umarım işinize yarar. Yiyecek için yardim edemem onu kanyondan avlayıp, yemelisiniz. Pusula işinize en çok yarayacak sey damat bir şey bilmeniz lazım pusulanın gösterdiği yere gıdın yani bizim evin olduğu yerden geldiğiniz şehir güneyde yani kuzeye gideceksiniz. Ah, yazı yazmakda çok zorlaniyorum. Ölüyorum. Görüşürüz çocuklar. Çok dikkatli olcaksınız.".....
Kitabımı okuyan bin kişiye teker teker teşekkür
