3.BÖLÜM "SON VEDA"

233 13 0
                                    

Danity Kane-Stay With Me şarkısı ile okuyun

"Ne" diye cırladım hemen. O az önce bana "Seni öptüm" mü dedi yoksa bende Semihin ölümünden sonra geçici sağırlık mı başladı.

"Niye öptün peki” diye sordum hemen

"Hiç canı öyle istedi " dedi rahat bir tavırla. En son bu dudaklara semihin dudakları değmişti.

“Sen nasıl böyle bir şeye cüret edersin ben senin en yakın arkadaşının sevigisiyim”

“Rahmetli arkadaşımın sevgilisisin ve şunu aklının bir kenarına sok o artık yok yani sen boşsun” dedi bana. Söyledikleri kalbimin en işlek noktasına bir ok gibi yerleşip içinde ne var ne yok her şeyi talan etmişti.

Telaşla ayağı kalkarak "Hadi kalk geç kalıcaz" dedi. İçimi bi heyecan kaplarken "Nereye" dedim "Rahmetli sevgilinin cenazesine geç kalıcaz" dedi. Ah ben unuttum bugün cenaze vardı, hemde sevgilimin ben tam bir aptalım. Kendimi o kadar çok Poyraza kaptırmışımki sevgilimin öldüğünü ve bugün bir cenazesi olduğunu  unuttum. Hemen arabasına binip evden uzaklaştık. Semih ve ailesinin yaşadığı eve gidene kadar ağladım.Tabi ailesini bitmiş bir şekilde oturuken bulduğumda koşarak Semihin annesine sarıldım. Göz yaşlarım Semihin annesinin giydiği siyah elbiseye bulaşıyordu. Poyrazda hemen arkamdaydı.

1 SAAT SONRA Tam bir saattir aralıksız ağlıyordum. Arada bi kez baygınlık geçirmiştim sadece. Ama Poyraz bana hep destek olmuş ağlamamamı söylemişti. Hiçbirini aldırmıyordum. Şu iki gün içerisinde ne kadar çok yıpranmıştım aynı buruşturup atılmış bir kese kağıdı gibi, kendimi çok bitkin hissediyorum. Şu an Semihin tabutuna sarılmış bir şekilde ağlıyorum. O erkeksi kokusu yoktu. Birisinin beni belimden çektiğini hissettim. Bu kişinin Poyraz olduğunu gördüğümde

“Bırak beni Poyraz yalvarırım bırak ona son kez sarılmak istiyorum, son kez dudaklarından öpmek istiyorum, ona son kez ‘Seni seviyorum’ demek istiyorum” dedim. Beni duyan herkesin gözleri dolmuştu ve bana acınası bir şekilde bakıyorlardı. 

 Semihin arkasından yaşlı gözlerle bakakalmıştım, kendimi nedense suçlu gibi hissediyordum. Semihin tabutunu götürürlerken kalbimin ortasında kocaman bir boşluk hissettim.BİR DAHA HİÇ DOLMAYACAK BİR BOŞLUK.

Poyraz yanıma gelip beni kaslı kollarıyla sardı. Artık kımıldayacak gücüm kalmamıştı. Tamamen tükenmiştim ,Poyraz bana sıkıca sarıldı.Onun yanında midemde tanımlayamadığım bir his oluşuyordu.Beni kucağına alıp arabasına doğru götürmeye başladı "şşt ağlama artık, kapa gözlerini, söz veriyorum sana bu acıları unutturucam"dedi.  Kafamı onaylar şekilde salladım ona teşekkür ettim ve gözlerimi kapadım. Ama gözlerimi her kapadığımda Semihin üzgün yüzü geliyordu aklıma.Gözlerimi açıp Poyraza baktım, o da bana bakıyordu. "neden uyumadın" "Her gözlerimi kapadığımda aklıma Semih’in üzgün yüzü görüyörüm"dedim. "Geçicek hepsini unutucaksın, ve ben hep yanında olucam" dedi

POYRAZIN AĞZINDAN "İşte benim kızım" dedim kendi kendime. Çok güzel bir kız kahverengi saçları, mavi gözleri, ve o erkekleri baştan çıkaran o fiziği, beni benden alıyordu. Onu ilk gördüğüm andan beri deli gibi seviyorum. Bu düşüncelerden çıkıp onu arabaya bindirdim. Hemen başını cama yaslayıp uyumaya başladı. Yanına yaklaşıp anlına öpücük kondurdum.Elimi anlına koyup tam saçlarını okşamaya başlayacaktım ama bir şey fark ettim. Ah hayır ateşi vardı. Arabayı hemen en yakın hastaneye doğru sürdüm. Hastanenin önüne gelince hemen arabayı park edip, yolcu koltuğunda yatan Beste’yi kucağıma alıp hasteneye girdim. O iğrenç hastane kokusu burnuma doldu ciğerlerimi acıtıyordu. Kucağımda yatan Beste’yi elimden aldılar ve  onu muayene etmek için odaya soktular.

YARIM SAAT SONRA Oda numarasını öğrendim ve 432 numaralı odaya girdim, uyanıktı. Hemşire kolundaki serumu çıkarıyordu.

"Geçmiş olsun" deyip odadan çıktı.

Yanına gidip "Daha iyi misin?" diye sordum.

 "İyiyim" deyip kısa bir cevap verdi

Aslında biliyordum iyi değildi, ama konuşmak istemiyor gibi durduğu için fazla üstüne gitmedim.

"Lütfen çıkalım buradan" dedi sıkkın bir şekilde" Tamam ben o zaman çıkış işlemlerini halledeyim" dedim ve odadan çıktım.

Odaya geri döndüğümde yatağın üstünde sıkılmış bir şekilde oturuyordu.

"Çıkabiliriz" dedim, der demez ayaklandı demek ki gerçekten sıkılmış.

Odanın çıkışına doğru yürümeye başladı, bende onu takip ettim. Arabanın kapılarını otomatik uzaktan kumanda ile açtıktan sonra Bestenin kapısını açtım ve bende sonra kendi yerime oturdum. Arabanın içi biraz neşelensin diye radyoyu açtım ama keşke açmaz olaydım radyoda Stay With Me çalıyordu. Hayır bu Semih ve Bestenin şarkısıydı. Beste’nin gözlerinin dolduğunu gördüm  ve gözleri daha fazla dayanamadı gözyaşları yanaklarından akmaya başladı. Ah hayır hayır ne yapmıştım ben hemen radyoyu kapadım ve Besteyi sakinleştirmeye çalıştım ama pek işe yaramadı. Onun gözünden akan her damla benim daha fazla acı çekmemi sağlıyordu. Yaklaşık yarım saatlik bir uğraştan sonra Beste’yi susturabilmiştim sessiz ve sakince arabayı benim evime sürdüm. 

BENİMLE KALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin