**somnambulits itaf ediyorum
Ormanda korkarak ilerlerken bilincinin kapanmaması için kendini zorluyordu. Vahşi hayvanların seslerini duyarken ormanın içinde ilerlemek korku vericiydi.
Kolundan ve gözünden akan kan sonunda durmuştu ama eğer tedavi edilmez ise enfeksiyondan ölecekti.
Kaybettiği kan çok fazlaydı vücudu yorgunluktan bitmiş durumdaydı hisleri karma karışıktı ruhu karanlığa gömülmüştü şimdiye kadar dayanmasının tek nedeni içindeki bitmek bilmeyen nefretti tüm insanlıktan nefret ediyordu annesine tecavüz edilirken köylü onları izlemişti kimse yardım için çabalamamıştı bile tek istediği hepsinin ellerinde ölmesiydi.
" Hepsini öldüreceğim tüm herkezi anneme bunu yapanları geberteceğim gözlerinin önünde tüm ailelerini öldüreceğim çocuklarını kafasını ayağımın altında ezeceğim onların haykırışları benim en sevdiğim melodim olacak."
Artık yürümekte zorluk çekerken kendini yaşamak için zorluyordu intikamını almak için yaşamalıydı ettiği o kadar yeminlerin boşuna gitmesine izin vermezdi.
Annesine bunu yapanlardan intikamını almalıydı zorlukla iki üç adım daha atarken artık nefes bile zorlukla alıyordu. Çok üşüyordu uyumak istiyordu artık kendini bir adım daha atmak için zorlarken dayanamamış ve yere yüz üstü düşmüştü yerdeki dik şekilde duran dal parçası karnına saplanmıştı.
Acıyla çığlık atarken ağzından kan gelmişti burda ölecekti babasının ve annesinin intikamını alamadan burda geberip gidecekti. Kendini zorlayıp sırt üstü dönüp gökyüzüne bakmıştı yıldızları izlerken nefretle konuşmaya başlamıştı.
"Neden tanrım annemle babamın intikamını bile alamadım neden ben."
Gözlerinden bir damla yaş düşerken son kez bakışlarını gökyüzüne dikmişti...
Gümm!! Gözleri kapanmaktayken çok güçlü bir patlama duymuştu patlamanın şiddetiyle uçan küçük bedeni bir ağaca çarpıp durmuştu.
Acıyla inlerken tüm vücudu uyarılmıştı gözlerini patlamanın olduğu yere dikmişti. İkiyüz metre ilerisinde oluşan krateri görünce gözlerinin genişlemesine engel olamamıştı dikkatli bakınca kraterin içinde parlayan bir nesne görmüştü. Vücudu istemsizce gizemli nesneye çekiliyordu hep kayıp bir parçasını bulmuş gibi onu isteyen vücudu ve ruhu ayağa kalkmak için onu zorluyordu.
Sağlam olan sol elini karnına batmış olan dala götürmüştü minik elleriyle dalı kavramıştı gözlerini kapatmıştı bir anda dalı karnından ayırmıştı. Ayırmasıyla karnında yoğun bir acı hissederken çığlık atamamak için dişlerini sıkıyordu.Ayağa kalkmak için çarptığı ağaca tutunurken gözleri kararlılıkla parlamıştı.
O nesneye gitmeliydi nedenini bilmiyordu ama o nesne onun olmalıydı hem gitmesede ölecek olacağını bilirken şansını denemek istiyordu.
"Oraya gitmeliyim ne olursa olsun o benim olmalı"
Gözleri kararlılıkla parlarken zorlukla adım atmıştı her adım attığında karnından ve bir iki kaburgasından dayanılmaz ağrılar çekerken dişlerini sıkmaya devam ediyordu.
Yavaş yavaş kratere yaklaşırken yüz adım sonra kan kusup yere çökmüştü çok kalmamıştı taşla arasında 50 metre vardı.
Kendini zorlamalıydı kalkmayı denerken tekrar yere kapaklanınca çarpmanın etkisiyle kırılan kaburgaları iç organlarına batmıştı yerde tekrar kan kustuktan sonra yüzü dahada sararmıştı ölümün dahada yaklaştığını hissediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Azhagon
Viễn tưởngCehennimin ta kendisini yaşayan küçük çocuğun tüm insanların cehennemi olacağını kim bile bilirdi........