15

112 23 22
                                    

Seungwan'dan

"Hepsi bu kadar mı?" Hoseok'u uzattığı kopya olan belgeleri inceledim. "Bunları daha önce göstermemiştiniz."

"Yoongi hyung olayları sana anlatınca gerek duymadık herhalde kızım, ne bileyim ben?"

Gözlerimi devirirken verdiği belgeleri yan taraftaki koltuğa oturarak incelemeye başladım.

İncelemekten kastım sadece kağıtla bakışmamızdı. Ciddi şeyleri doktor reçetesiymiş gibi boş boş bakıyor ama anlamıyordum. "Doktor bey!"

Odasındaki masasında bulunan çekmeceyi karıştıran Hoseok bana döndü. "Bana mı diyorsun?"

"Evet." Gülümseyip elimdeki kağıtları havaya kaldırdım. "Yazdığınız ilaçları anlamıyorum, rica etsem çevirebilir misiniz?"

Bu sefer göz deviren o olduğunda oflayarak sandalyesine oturdu. "Delilerle uğraşıyoruz."

"Hakaret sayarım."

"Doğru." Bu sefer ikinci çekmeceden benimkiyle aynı olduğunu tahmin ettiğim başka bir kopya çıkarttı. "Gördüğün üzere bu belgeler, Yoongi hyungun bahsettiği şirkete senin adına yatırılan yüklü miktar parayı gösteren bir belge Seungwan."

Kafamı kağıtlardan kaldırıp ona baktım. "Dalga geçiyorsan ağlayacağım, ciddiysen gülerek ağlayacağım."

"Ne yapayım, karşıma geçip anlat diyince gerizekalıya anlatır gibi anlatmam gerektiğini düşündüğüm için kağıdı anlatmakla başladım. Hatta bu kağıdın nelerden yapıldığını, ağaçların nasıl-"

"Hoseok."

"Senin adınla imzalanmış iki adet kağıt parçası. 18 Ağustos akşamında şirkete giriş yapmışsın, şirket görevlileri ve Jaesun ile beraber toplantı odasına giriş yapmışsınız. İkinci sayfada bunun raporları var. Olay gününü anlatıyor."

Arka sayfaya göz attıktan sonra Hoseok'un işaretiyle ön sayfayı geri açtım. "Alt kısma bakarsan, parmak izin ve imzan mevcut. Wendy adı altında sadece Kanada'da iş yaptığın için muhtemelen oradaki tezde kullandığın imzayı bulmuş olmaları lazım diye tahmin ediyorum. Çünkü ıslak imza değil. Parmak izine nasıl ulaştıkları hakkında bir fikrim yok ama temiz çalışmışlar. Yani ben ikna olasıya kadar sen gelip bastın zannediyordum ama..."

"Parmak izin benim olduğu ne malum?"

"Kimin olup olmadığını kontrol edebiliyoruz. Seulgi her vatandaşın parmak izlerinin bulunduğu veri tabanlarına girebiliyor, böylece analiz edip kimin olduğuna da ulaşabiliyoruz."

"Vay be..." Şaşkınlığımın boyutu gittikçe artıyordu ve bu durum beni korkutmuyor değildi. "Polis karakolundan tut, belediye binasında iş yapıyormuşum gibi hissediyorum kendimi. Nasıl bu kadar büyük işlere kalkışabilirsiniz?"

"Eh işte, bir şeye fiziksel kuvvetle ulaşmak yerine beyin gücümüzü kullanıyoruz prenses. Ortamın IQ seviyesi bu yüzden tavan."

Haklılardı. Bu işleri becerebilmek anca aşırı zeki ve mantıklı düşünebilen insanların yapacağı şeylerdi. Her seferinde yaptıklarına ağzım açık bakıyordum.

"Ki sen daha seksi beyinli 148 IQ Namjoon ile tanışmadın. Amerika'dan bir türlü dönemedi, tanışmanızı gerçekten isterdim."

"Yuh."

Hoseok gülerken önünde bulunan dizüstü bilgisayarı açıp bir şeyler ile ilgilenmeye başlayınca ben de belgelere geri döndüm.

Alt kısımda bulunan Wendy ismimle yapılan imzayı gördüğümde gülümsemeden edemedim. Yurtdışına çıkmadığımdan dolayı uzun süredir bu imzamı kullanmamıştım. Nasıl ulaşmışlardı kim bilir?

Night ↠ Yoongi🌙Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin