I Need U💘| JiRosé

"Çünkü ben artık Jennie ile arkadaşım."

"Okuldakiler bizi böyle görünce bir şey demeyecekler mi?"

"Nasıl görünce ChaeYoung?" dedi sırıtışla Jimin.

"Yah! Anladığın halde neden soruyorsun Jimin? Birlikte görünce işte!"

Bir anda bana dönüp garip garip bakmaya başladı. Sonraysa gülümsedi.

"Bana ilk defa adımla seslendin ChaeYoung."

"Ee, ne olmuş yani?"

"İsmimi ağzından duymak çok güzel." dedi gözlüğünü düzeltirken.

"Ne diyorsun ya?"

"ChaeYoung, ben senden hoşlanıyor olabilir miyim acaba?"

"Bana ne? Hoşlanıyorsan hoşlan. Senin sorunun."

"Whoa. İçim acıdı ChaeYoung çok romantiksin gerçekten(!)"

"Teşekkür ederim."

"İn bakalım geldik okula."

"Tamam." korka korka arabadan indim çünkü birinin bizi birlikte görmesini istemiyordum.

Okulun kapısından girmiştim ki, Lisa'yı Jennie ile konuşurken gördüm. Oysa ki biz Jennie'yi hiç sevmezdik. Çünkü ben burada burslu okuduğum için Jennie benimle alay ederdi.

"Lisa mı o, Jennie'yle konuşan?" gözlerimi Lisa ve Jennie ikilisinden alamayarak şaşkınlık içinde cevapladım.
"Evet. Bizim Lisa."

"Ben Lisa'nın da Jennie'den nefret ettiğini düşünüyordum."

"Öyleydi ama şimdi ne değişti bilmiyorum."

"Neyse bozma moralini. Gel sınıfa geçelim."

"Peki..." dedim başımı önüme eğerek.

⏩

"Rosé lütfen yanımdan kalkar mısın?" dedi bir iğrentiyle sorarak.

"Neden?" dedim hala sabahki olaya sinirliyken.

"Çünkü artık ben Jennie ile arkadaşım."

"Anlamıyorum. Bana hep, ondan nefret ettiğini söylerdin, Lisa. Ne değişti?" dedim kollarımı göğsümde birleştirirken.

"Sen çok ucuzsun. Jennie seninle arkadaşlığımı kesip, onun yanında olmamı söyledi."

"N-ne? Ne diyorsun sen Lisa! Her şey para mı? Ben de senin gerçek yüzünü gördükten sonra seninle arkadaşlık yapamam zaten. Seni iyi biri sanmıştım. Şu dediklerine bak!" dedim göğsümde bağladığım kollarımı açarak. Aynı zamanda bağırıyordum. Lanet olsun ki, gözlerim dolmaya başlamıştı.

"Görüşüz tatlım." dedi. Gözlerini kırpıştırdı ve yapmacık bir gülümseme takınarak yanımdan ayrıldı.

"Pisliğinde boğul Jennie! Arkadaşımı benden çaldın!"

"Ne çalması? Kim senin yanında dururdu ki zaten?" dedi Jennie. Ve tek kolunu Lisa'nın omzuna attı.

Koşarak sınıftan kaçtım. Sinir krizim başlamadan sakin bir yere geçmeliydim.

Bir de üstüne astım krizim tutmuştu. Hem çok ağlamaktan hıçkırıyor, bir yandan nefes alamadığım için öksürüyordum.

Jimin nefes nefese yanıma, arka bahçeye geldiğinde o da benim için endişelenmişti.

"ChaeYoung iyi misin?"

Hala öksürürken kafamı iki yana salladım.
"İ-lacım Jimin. Çan-çantamda."

"Tamam. Hemen getiriyorum."

Nefessizlikten bayılacaktım neredeyse. Yavaşça kendimi tutamadığım için yere düştüm. Jimin biraz daha geç kalırsa bilincimi kaybedeceğim kesindi.

⏩

Gözlerimi açık tutmak için çok uğraşıyordum. Ama yavaş yavaş kapanıyorlardı...

"ChaeYoung, al!"

Elleri titrerken aleti ağzımın içine tuttu. Büyükçe bir nefes aldım. Kendime gelmiştim.

Jimin doğrulmama yardım etti.

"Rosé, iyi misin?"

"İyiyim. Teşekkür ederim. Sen olmasan nefessizlikten bayılabilirdim."

"Ben böyle bir hastalığın olduğunu bilmiyordum. Bilseydim daha dikkatli olurdum."

"Sorun değil. Sadece biraz yorgunum. Art arda iki kriz geçirdiğim için."

"Seni kucağıma almamı ister misin?"

Yorgunca kafamı salladım. Yavaşça beni kucağına aldı.

"Jimin, eve gidelim lütfen."

"Tamam ChaeYoung."

*Bitti*

Bölüm şarkısı: Sezen Aksu-Şanıma İnanma

💙