SNOW. | minsung (çeviri)

sieben

seven snow

geri geldiğin kış üniversiteye başlamıştım.

seni tekrar gördüğümü hatırlıyorum,
karlı yolda bisiklet sürüyordum.

beni görmüş ve el sallamıştın-
fakat yanımda benimle birlikte bisiklet süren erkek arkadaşımı gördüğünde,
arkanı döndün ve içeri girdin.

bir sonraki gün bizi beraber otururken görmüştün.

kar o kadar yükseğe yığılmıştı ki ben ve o üstüne oturduğumuz atkıyı düzeltmek zorunda kalmıştık.

kardan köy yapıyorduk
ve seni gördüm ama sen kaçmıştın.

eve geri döndüğümde seni kapının önündeki basamakta otururken görmüştüm.

ayağa kalktın ve bana sert sert bakmaya başladın,
ve ben senden ürkene kadar durmadın.

bana bağırmıştın.
'bizim' şeyimizi bir başkasıyla yapıyor olduğumu söylemiştin.

ne olacağını bilmiyordum
ama bir adım daha yaklaştım sana
ve ben daha kısa olmama rağmen ürkmüştün.

şimdi benim sana bağırma zamanımdı.

sana iki yüzlü demiştim.

nedenini sorduğunda,
bütün o kışları hatırlattım,
o kızı küçük kasabamıza götürerek,
'bizim' yaptığımız şeyleri bir başkasıyla yapıyordun.

sonrasında hiçbir şey demedin, ben de seni ittim ve ardından kapıyı çarptım.

o kış en sevdiğim kışlardan birisiydi.