Odasına kapanmış biri olarak gürültülü bir sessizliği vardı. Kapısı yavaşça çalındı.Narin ve ince ses kapının tahtasına vurdu ve geri sekti.
"Austin, bugün bahçede değilsin?" Genç adam yorgunlukla gülümsedi. Kapıyı açtı ve tekrar penceresinin önüne kuruldu.
Genç kadın içeri girdi ve kapıyı kapattı.
"Bir ağaç olmak isterdim Betty."
Adamın karşısına oturdu. Elini onun elinin üstüne koydu.
"Bende dalına konan bir kuş."
"Dallarım sert ve iğnelerle dolu."
"Kanayacağım değil mi?"
"Evet."
"Öyleyse asla ayrılmam dallarından."
"Kanatların kopacak."
"Ölmek isteyen birine başın bir baltayla kesilecek desen nolur? O çoktan vermiş kararını."
"Baltayı gördükten sonra iş değişir Bett."
"Belki de daha çok isteyecektir?"
"Bunu bilemeyiz."
"Doğru."
Adam döndü ve ona dedi ki "Doğru olan bir şey var mı?" Kadın biraz düşündü.
"Aşk?" Adam güldü ve gözlerini devirdi.
"Yan yana gelmiş üç harf mi doğru? Söylesene var mı dünyada doğru bir şey?"
"Yalan üzerine kurulmuş bir dünyadayız."
"Doğru yok."
"Kim bilir belki de yalanlar doğrulardan daha doğru?"
"Yalanlar doğru olsaydı biz burada oturuyor olmazdık."
"Evet dışarıda bankımızda oturuyor olurduk." Adam Bett'in karşısına geçti elini tuttu ve mırıldandı.
"Özür dilerim Bett ama ben ölmek istiyorum."
Kadın güldü.
"Austin kendini bilmiyormuş gibi konuşma. Dirilenlerden olmak istiyorsun. Ölmek pek yakışı kalmaz sana."
"Doğru."
"Yalan."
Gülümsediler ve güneşin serptiği ışınlarla bezenmiş bahçeye baktılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
죽고 살아.
Historia Corta•kısahikaye• ölüler ve diriler "her şeyi unuttum ama seni hatırlıyorum."