Jungkook'tan
Yine bir pazar sabahı erkenden kalkmıştım. Boynuma kafasını gömüş olan namjoonu fark etmemle yüzümde bir tebbesüm oluştu. Kestane rengi saçlarıyla oynamaya başladım. Sonra elimi yüzüne indirdim. Bir Melekten farksızdı. O benim meleğimdi.Birden kapının çalmasıyla ayağa kalktım. Sabah sabah kimdi bu yahu? Kapıya doğru ilerleyip, kapı kulbunu indirdim.
Karşımda babam duruyordu.
Jk: Baba? Burda ne işin var?
Mr.Jeon: Sanada merhaba jungkook. Burda işler yolunda mı diye bakmaya gelmiştim.
Jk: Peki arkandaki o Valizde ne?
Mr.Jeon: Seulde biraz kalacağım. Ve kendime otel ayarlamaktansa oğlumla kalayım dedim. Amaaaan sende beni kapıda bekletiyorsun? Çekil be önümden.Babamın valizini alıp misafir odasına götürdüm. Babam ise öylece söyleniyordu. Odamın kapısının açıldığını işittim.
Şimdi boku yemiştim.
Mr.Jeon: Aman Tanrım bu da kim?! Ben bu evi 6 kişiye kiralamıştım.
Hemen odama koştum. Namjoon babamın sesinden hemen uyanmıştı. Ve boş gözlerle babama bakıyordu. Dün gece onu uyutmamıştım.
Bütün gece Mobil oyun oynamıştık. Uykusuz kalmıştı miniğim. Babam ve namjoon bana dönerek:
Nj&mr.jeon: Jungkook bu da kim?
Yg: N'oluyo amına ko- Oh shit here we go again
.
.
.
.
.
Çok ama çok kısa biliyorum ama aklım çok karışık sizce hikayeyi-Kötü sonla mı bitireyim?
-Mutlu sonla mı?
Sizi seviyorum aşklarım ^-^
Eun ha kaçar~~~