Öylesine Seviyorum Dedin Fikrim Takıldı..

10🍊

Cinsel içerikli ifader yer almakta, aman dikkat derim.

🍊

Alacakları iki meybuz için Bakkal Suho'yu oyum oyum oynatan çocuklara kötü kötü bakarken alnına konan parmakla karacık gözleri irileşerek diğerini buldu.

"Jongin!"

"Sevgilim.."

KyungSoo bakkalı işaret ederek "meybuz ister misin?" diye teklif etti. Jongin gözlerini ondan alamayan bir sevecenlikle iç çekerek "oluur.." diye kabul etti.

Ama bunun iyi bir fikir olmadığını tahmin etmeliydi. KyungSoo buzu dudaklarının arasında everip çevirerek diliyle eritmeye çalışırken en son seferki yakınlaşmalarını hatırladı. Meybuzun yerini başka bir şeyler, kendinden bir şeyler almadan irkilen bakışlarını buz yüzünden iyice kızaran dudaklardan çekti.

"Annem seninle tanışmak isti-"

KyungSoo buzu sulu sulu yalamaya başlayınca gözlerini sıkıca yumup soluklandı.

"Annene benden mi bahsettin?"

"Baban beni biliyor."

"Plansız bir gelişmeydi o ve erkek arkadaşım olman gibi bir gelişmenin hedefinde değildi."

"Ama tanıştım ve biricik oğlunun sevgilisi olduğumu bizzat duydu."

"Doğru. Ama bildiğim kadarıyla aile ile tanışma faslı ilişkide biraz daha yol alıp partnerler ilişkilerinde ciddi oldukları zaman gerçekleşiyor."

KyungSoo bir şeyin hesabını yapıyor gibi söylerken Jongin onun, ailesiyle tanışma hususunda isteksiz olmasından endişeliydi. Yoksa bazı şeyler tek taraflı mı ilerliyordu? Sadece oynaşmak için mi kendisini istiyordu? Öncekiler gibi sevda duraklarından biri olup geçecek miydi? Chanyeol'ün onun ilişkide ne kadar yüzeysel ve sığ kafalı, halden anlamayan bir otistik oluşundan şikayet ettiği aklının köşesine kurulmuş en ufak tereddütünde şüphelerini salıyordu.

"Hazır değilsen başka zaman.."

Eline akmaya duran meybuzu ters çevirdi. Çimenlerin arasından koşa koşa gelen karıncalar daha başkalarını da çağırarak düşen damlaların etrafinda küçük birlikler oluşturuyordu.

Ona doğrudan söyle diyen tarafına direnen yanı biraz da o anlasın istiyordu. Senden istediklerimi anlasana.

KyungSoo telefonunu çıkarmış birileri ile mesajlaşmaya durunca ilgisizliği ile ayaklanacak oldu. Fakat bacağına yaslanan elle durdu.

"Babama ve Sehun'a sordum. Annenle tanışmak için aldığımız yol yeterliymiş. Hem bu yaşta ne ciddiyeti diyor Sehun. Evlenecek değilmişiz ya karşim.."

Jongin dişlerinin arasından tıslayarak "çok güzel.." dedi, ilişkimizin ciddiyetine Sehun karar veriyor..

"Ne zaman tanışıyorum annenle? Bugün mü başka gün mü?"

Jongin iyice eriyen meybuzdan vazgeçmişti. Eli de yapış yapış olmuştu.

"Su alıp geliyorum.." diye geçiştirdi onu. Ötesinde biraz sakinleşmeyi umuyordu. Ama kafasının içi eletrik trafosu gibi cızır cızırdı. Onu seviyorum dedi kendi kendine hatırlatır gibi.. Omzunun üzerinden göz ucuyla baktığında sevimli görüntüsüyle haksızlık ettiğine kızdı kendine.

"Bir su alabilir miyim?" dedi Bakkal Suho'ya. Suho dükkanın önünde çocuklardan ancak fırsat bulup oturduğu taburesinden yeniden doğruldu dizlerine tutunarak. Bu zahmet için yaşının henüz genç olduğunu düşündü Jongin, büyüğünden rahatını bozduğu için neredeyse özür dileyecekti yoksa. Ellisindeki adam içerdeki dolaptan ona bir şişe uzatıp bozukluğu aldı.