on üç

1.9K 195 85
                                    


"ne yaptın ne yaptın!" jisoo elinde tuttuğu telefonun karşısındaki arkadaşına bağırıyordu.

"lisa'yı öptüm!" jennie de jisoo'yu bastırmak için sesini yükseltince ikili bir tartışmanın içine girmişti.

jisoo sol elini alnına dayadı ve gözlerini sıkıca kapattı. "jennie, sana inanamıyorum." jennie de oturduğu yatağa sırtını dayadı ve gözlerini tavana çevirdi. "ben de, ben de kendime inanamıyorum."

"resmen sevgilinin en yakın arkadaşını öptün, bunun adı aldatmak."

jennie fısıltı gibi bir sesle "bunun adı aldatmak." diyebilmişti. yaptığının yanlış olduğunu biliyordu ama eğer yapmazsa lisa'ya bir daha yaklaşamayacakmış gibi hissediyordu.

lisa, jennie'yi kendisiyle birleşecek kadar yakınlaştırdı. "bu bizim küçük sırrımız."

jennie'nin gözleri doldu, hissettiği pişmanlığın hiçbir tanımı yoktu. "jisoo, ben ne yapacağım?"

jisoo derin bir nefes aldı ve oflayarak geri verdi. arkadaşının saçmalıkları sinirini bozmaya başlıyordu. bir şey diyeceği anda jennie yeniden konuşmaya başlamıştı.

"yemin ederim geri çekildim jisoo, geri çekildim ve kaçtım. ben kötü birisi değilim gerçekten değilim." jennie'nin ağlama sesleri telefonun diğer ucundan jisoo'ya ulaşınca kızın da gözleri dolmuştu. jisoo birisinin ağlamasını görmeye dayanamazdı ve her ne kadar duygularını gizleyebilse de konuştuğu kişi en yakın arkadaşıydı.

"kaçtın mı?" jennie burnunu çekti ve onayladı. "evet, çok kısa sürdü zaten. geri çekildim, bunu yapamam dedim ve kaçtım."

lisa'nın öpüşü karşısında savunmasız düşen jennie'nin elleri kızın kollarını sıkmaya devam ediyordu. her geçen saniye içinde kötü bir duygu yükselirken geri çekilmişti.

jennie'nin ani geri çekilmesi karşısında lisa afallamıştı. "tanrım, lisa biz ne yapıyoruz? ben senin en yakın arkadaşının sevgilisiyim." kısa olan kızın elleri yüzünü kapatırken gözleri dolmaya başlamıştı. lisa, onu rahatlatmak için sarılmaya çalıştı ama jennie izin vermeyerek daha da geri çekildi.

"uzak dur, lisa. bunu yapamam." ardından arkasını dönerek koşmaya başladı.

jennie koşarak kaçarken arkasında bıraktığı lisa'nın kalbini kaçıncıya kırdığının farkında değildi.

"bilmiyorum jennie, ya chaeyoung'dan ayrıl ve lisa'yla birlikte ol ya da lisa'yı hayatınızdan tamamen çıkar."

jennie gözyaşlarını sildi. "tamam, teşekkür ederim." ardından telefonu kapattı. chaeyoung'a her şeyi anlatacaktı. jennie kimseden bir şey gizleyemezdi ve eğer chaeyoung olayı bir şekilde başkasından öğrenirse her şey daha da kötü olurdu.

jennie
chae

chaeyoung
evet bebeğim

jennie
bir şey konuşabilir miyiz?

chaeyoung
tabii
bir şey mi oldu?

jennie
sayılır
ama burdan söyleyemem
buluşalım

chaeyoung
kötü bir şey mi oldu?

jennie
sadece buluşalım
her şeyi anlatacağım
saat 6 senin için uygun mu

vlogger ❦Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin