Reklam: Hesabımızda Babuş Jubi'nin yazdığı bir KiriBaku var ve onu da okursanız seviniriz~💜
Bakugou'nun şaşkınlığı gözlerinden okunurken "Eh, her neyse," diyerek geçiştirmeye -biraz da utancını gizlemeye- çalışmıştı. Kirishima, dediği şeyin farkına yeni varmış, kafasını başka tarafa çevirip Bakugou'nun konuyu kapatmasına izin vermişti.
Sarışın çocuk, eski umursamaz halini tekrar alırken yeni bir sohbet başlamış, kızıl az önceki garip olayı unuttukları için mutluluk duymuş ve gülümseyerek sohbete katılmıştı.
•••
"Kiri, ben bugün Sero ve Kaminari ile gitsem olur mu?" Gülümseyerek sormuştu, pembe saçlı kız. Bu gülümsemeye nasıl hayır diyebilirdi ki?
Elini ensesine atıp gülümsedi. "Bana sormana gerek yok, tabi gidebilirsin." Yine de ondan izin istemesi hoşuna gitmişti, çaktırmamaya çalışıyordu sadece. Kızın gözleri, Kirishima ve kenarda duvara yaslanmış ve Jirou ile konuşan çocuk arasında dolaştı.
"Bakugou da o yoldan gidiyormuş, birlikte gidin bence." dedi, eli ile Bakugou'yu gösterirken.
"Aslında, bu pek.." 'Bu pek istediğim bir şey değil' diye geçirdi içinden, kızıl. Zaten ona herkesin ortasında havalı dediği için utanıyordu, bir de birlikte eve gitmeyi mi teklif edecekti?
Hayatta olmaz.
°°°
"Bakugou, duydum ki evimiz aynı yöndeymiş. Yani, diyorum ki... Ee..." Karşısındaki çocuk ona, umursamazca ve ciddiye almadan bakıyordu. Bunu fark etmesi başını biraz daha eğmesine sebep olmuştu. Ama bu bir fırsat değil miydi? Onunla arkadaş olmak istiyordu, değil mi? Ve şimdi bunun için bir şansı vardı. Sıcak gülümsemesini yüzüne yerleştirdi, kafasını kaldırıp doğrudan karşısındaki çocuğa baktı. "Eve birlikte gidelim mi?"
Sarışın çocuk ağzını tam 'hayır' demek için açmıştı ki, Kirishima bunu diyeceğini tahmin edip onu kolundan tutup sürüklemeye başladı. "Kabul etmene çok sevindim." Kafasını hafifçe arkaya, diğerlerine, çevirdi. "Biz gidiyoruz, görüşürüz çocuklar!"
Mina arkalarından gülüp el salladı. "Görüşürüz!" Diğerleri ise az önce ne olduğununu pek anlayamamış gibi bakıyorlardı.
"Bıraksana lan! Seni gebertirim!" Kafasına yediği bilmem kaçıncı darbeden sonra kafası iyice acımaya başlamıştı, kızıl saçlı çocuğun. "Olmaz. Bırakırsam gidersin, birlikte gidelim işte."
Bakugou, nefesini seslice dışarı verdi. "Buraya kadar geldikten sonra neden kaçayım, saçı bok gibi olan gerizekalı?!" Kirishima bir an durdu ve nerede olduklarına baktı. Kafeden uzaklaşmışlardı ve o haklıydı, şimdi kaçması oldukça mantıksız bir hareket olurdu. Sıkıca tuttuğu kolu bırakıp normal yürüyüşüne döndü. Buraya kadar Bakugou'yu sürüklemişti resmen.
Bakugou da yanında yürümeye başladığında gülümsedi. Ama Bakugou'nun gördüğü şey sıcak bir gülümseme değil, sinir bozucu, yumruğunu geçirmek istediği bir sırıtmaydı. Kirishima ise nasıl bir konuşma başlatabileceğini düşünmek ile meşguldü. Aklına bir şey geliyor, kafasını Bakugou'ya çeviriyordu ama onun asık suratını ve çatık kaşlarını görünce bu fikrinden vazgeçip başka bir konu bulmaya çalışıyordu. Bir süre böyle geçtikten sonra kafasını tekrar yanındaki çocuğa çevirdi ama bu sefer diğerlerinden farklı olarak, Kirishima kendini yerde buldu. Bakugou yanındaki çocuğun yere kapaklandığını görünce içindeki gülme dürtüsünü bastırmaya çalıştı ama pek başarılı olamamış olacak ki Kirishima, sarışının yüzündeki o gülümsemeyi görmüş ve ayağa kalkmıştı.
"Gülümsedin, gördüm!" Yüksek sesle bağırmıştı ve bu etraflarındaki bazı insanların dikkatini çekmişti ama aldırış etmediler.
"Gülümsemedim!" O çatık kaşlar ve seni öldüreceğim bakışları tekrar yerini almıştı.
Bakugou'nun evine gidene kadar, Kirishima -tamamiyle Bakugou'yu sinirlendirmek eğlenceli olduğu için- Bakugou ile uğraşmış, güldüğünü gördüğünü söylemişti. Sarışın, kızıla veda etme gereği duymadan evinin bahçesine girdiği sırada, Kirishima zaten bir veda beklemediği için şaşırmamış, kendi evine doğru ilerlemeye başlamıştı.
Ama, gitmeden önce onu biraz daha sinir edebilirdi, değil mi? Evin kapısını açmak üzere olan çocuğa döndü.
"Bakugou!" Bakışları ona döndüğünde gülümsedi ve "Güzel gülümsüyorsun!" dedi, kaçmaya başlamadan hemen önce. Ama arkasında ona bağıran çocuğu duyuyordu.
"Siktir git!" Ne kadar güzel bir veda cümlesi. İçinden geçirdiği şey gülümsenesine sebep olurken, bu gülümseme evine girene kadar yüzünde kalmıştı.
SeroMina or SeroKami?
Evet, kötü bir bölüm oldu sanırım... umarım siz beğenmişsinizdir.
💜

ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Me Him || Kiribaku
Fanfiction!You Me Her dizisinden esinlenilmiştir.! "I hate you, i love you, I hate that i love you." "You want her, you need her And i'll never be her."