Best Part/ Kim Taehyung✔

Best Part 1

Yüzündeki gülümsemeyle kendi içinden en sevdiği şarkıyı mırıldanarak ilerliyordu genç kız. Henüz uyanmasına rağmen oldukça dinç ve heyecanlı hissediyordu. Bu sefer bilmediği hangi sokaktan gitmek istediğine ise henüz karar verememişti. Yine ayakları nereden gidecekse oda uyacaktı. Hiç bir zaman o 'nu mahçup etmemişlerdi zaten.

Her zaman yeni yollar keşfetmeyi seviyordu. Oralarda keşfedilmesi gereken anıların olduğuna inanmış ve sanki onun adını sesleniyormuş gibi hissederdi. Elindeki minik eskiz defterini tutmaktan yorulunca omuzunda asılı olan çantasının içine attı. Henüz çizmeye değer birşey bulamamıştı.

Özellikle eski tarz şeyleri seviyordu. Tarihi yeniden ona anlatıyormuş gibi hissettiren eski şeyler sanki şimdiki zamandan onu alıp götürür ve inanılmaz bir deneyim yaşatırdı. Annesi her defasında böyle şeylerden vazgeçmesini diğer kızlar gibi farklı şeyler yapmasını istiyordu. Onun için önemli olan bu şeyleri bırakmasını isterken aslında kızının bu yoldan dönmeyeceğinin oda çok iyi farkındaydı. Sadece bir anne umuduyla kelimelerine sığınıyordu.

Biraz ileride elindeki poşetlerle zorlukla ilerleyen yaşlı teyzeyi görünce hızla koşarak yanına gitti.

"Size yardım etme mi ister misiniz?" Güzel bir tebessüm sundu yaşlı kadına genç kız. Gerçekten zorlandığını görünce yardım etmek istedi. Yaşlı kadınında buna hayır demek gibi bir düşüncesi olmamıştı. Ciddi anlamda yardım gerekiyordu.

"Çok teşekkür ederim buna gerçekten ihtiyacım vardı" genç kız yaşlı kadının elindeki poşetleri hepsini bir çırpıda aldı.

"Birazını bana verseydin kızım gerçekten ağır poşetler" genç kız basını olumsuzca salladı. Önemli değildi genelde alış veriş poşetlerini hep o taşırdı. Buna alışmıştı çoktan.

"Seni ilk defa görüyorum bizim mahalleden değilsin sanırım" kadın merakla sordu. Buradaki herkesi tanırdı. Kimdi bu güzel kız? Diye içinden geçirdi.

"Evet efendim" dedi sonra ekledi
"Hangi yoldan acaba?"

Yaşlı kadın eliyle işaret etti. Genç kızla birlikte oradan ilerlemeye başladılar.

"Arkadaşını mı görmeye geldin?" Dedi bu seferde yaşlı kadın. Kimin için geldiğini deli gibi merak etmişti.

"Hayır efendim.. sadece yeni yollar keşfetmeyi seviyorum" yaşlı kadın kendi kendine güldü. Oldukça yakından tanıdığı birini hatırlatıyordu ona.

"Çok doğru yol seçmişsin. Bu mahallenin her bir sokağının kendi tarzı vardır." Genç kız duyduğu cümlelerle heyecana kapılmıştı. Ayaklarının onu hüsrana uğratmayacağını biliyordu.

"Ileride ki  sarmaşık kaplı kapıyı görüyor  musun ? Işte oraya gideceğiz" yaşlı teyzenin dediği yeri görünce genç kızın gözleri parladı bu sefer çizeceği yeri çoktan bulmuştu.

"Acaba kapınızın resmini çizebilir miyim?"  Parlayan gözlerle yaşlı kadına baktı genç kız. Yaşlı kadın bir kahkaha attı. Ilk defa ondan böyle birşey isteyen vardı. Ondan daha çok telefon numarası isterlerdi. Şimdi böyle bir istek duyunca kendini tutamamıştı.

"Istediğini yapabilirsin tatlım. Bende sana sağuk bir içecek getireyim." Yaşlı kadın bu garip kızı sevmişti.

"Hiç gerek yoktu" diyerek konuştu genç kız.

"Sen bana yardım ettin. En azından buna yapayım"

"Teşekkür ederim efendim" kadın kapıya gelince kızın elinde ki poşetleri alıp içeri girdi.

Genç kız heyecanla defterini ve kalemlerini çıkarıp zaman kaybetmeden çizmeye başladı. Çoktan kendi dünyasına çekilip kendini kaptırmıştı.

Her zaman böyle oluyordu. Onun gözünde büyülü sayılan bir yer keşfediyor ve onu çizerken kendinden geçiyordu. İster onun adını seslensinler ister onu sarssınlar hiç fark etmiyordu. Eğer o dünyaya gelmek istemezse asla karşılık bulamazlardı.

Yaşlı kadın elinde soğuk limonata ile döndüğünde bir kaç dakika genç kızı izledi. Doğrusu onu ilk gördüğünde başka şeyler için geldiğini düşünmüştü ama görünen o ki yanılmıştı. Yavaş adımlarla genç kızın yanına geldi.

"Sana limonata getirdim. Sorun olmazsa adını da öğrene bilirmiyim?" Yaşlı kadın kızın yanına otururken konuştu.

"Haneul efendim" yaşlı kadın genç kızın yüzüne baktı. Gerçekten de bir gökyüzü kadar berraktı. Bakışları bir bulut yumuşaklığı gibi değiyordu etrafa. Yaşlı kadın gerçekten adını taşıdığını düşündü genç kızın.

Genç kız resmini bitirme sevinciyle oturduğu kaldırımda doğruldu. Limonata yı içmediğini fark edince bir çırpıda içmişti.

"Çok teşekkür ederim efendim" dedi sevecen bir tavırla. yanında sabırla onu izleyen Yaşlı kadın gülümsedi.

"Gerçekten güzel. Neden resim çizmek?" Dedi merakla. Ilk defa görüyordu ve merakı sürekli soru sorması için onu rahatsız ediyordu.

"Kimileri fotoğrafını çeker böyle yerlerin. Ama ben çizmeyi seviyorum. Bir sebebi yok sadece herkesin seçtiği yol farklıdır." Ayağa kalkarak defterini çantasına attı genç kız.

"Ben gideyim artık. Limonata için teşekkür ederim" dedi ve eğilerek selam verdi.

"Yine bekliyorum. Beni ziyarete gel haneul" yaşlı kadın genç kızın kolunu sıvazladı.

"Peki efendim. Görüşmek üzere" dedikten sonra el sallayarak farklı yollar keşfetmek için tekrar yollara koyuldu.

Bu sefer nereye gideceğini merak ediyordu. Umarım ayakları tekrar böyle iyi insanlara ve güzel manzaralara çıkarırdı.

Merhaba
Yeni hikaye ile hemde.
Şimdi okuyanlar diyecek ki neden hep resim çiziyor bu karakterler. Cevabım ise sadece seviyorum bir nedeni yok😂 yazarken beni mutlu ediyor.

Bu hikâye çerez hikayelerden olacak. Hadi size iyi okumalar.