Best Part 7

2.5K 239 53
                                    

Yaşlı kadın bir torunu na birde genç kıza baktı. Yüzünde kocaman bir gülümseme ile konuştu.

"Yani Taehyung ve sen tanışıyor musun?" Emin olmak için tekrardan sordu.

"Pek sayılmaz efendim" dedi genç kız.

"Sadece bir kaç kez aynı yerde karşılaştık" dedi genç adam büyük annesine.

Yaşlı kadının gülümsemesi dahada büyüdü. Kaderin cilvesine bakın ki yaşlı kadın duruma el atmadan önce çoktan tohumlarını ekip filizlenmesini sağlamıştı. Sevinçle ayaklandı.

"Ben biraz daha kurabiye getireyim sen seversin" dedi torununa. Maksadı onları yalnız bırakıp biraz konuşturmaktı.  yaşlı kadın son kez ikisine bakıp mutfağa yöneldi.

Genç adam gülmeye başladı. Eliyle ağzını  kapatıyordu ama sallanan omuzlarına engel olamamıştı. Genç kız Genç oğlana bakıp kaşlarını çattı.

"Neden gülüyorsun?" Gözlerini kısarak sinir  olduğunu belli etmek istedi Haneul.

"En son beni görmek istemediğinden çok emindin ama baksana istemediğinden fazlasına sahip oldun" Taehyung alayla genç kıza baktı.

"Fotoğraflar çok güzel.. daha doğrusu çektiğin yerler. Oralara gidebildiğin için şanslısın" Haneul hem konuyu değiştirmek hemde sürekli gözlerinin kaydığı fotoğraflara iltifat etmek için konuştu.

Taehyung fotoğraflara döndü yüzünü. Oysa ciddi anlamda her fotoğraf çekmek istediğinde tuhaf olaylar yaşıyordu.

"Aslında inanmayacaksın ama sana bir şey anlatayım. Her fotoğraf çekmek istediğimde garip anılar edindim. Mesela şu kuş varya fotoğrafını çektikten sonra bana saldırdı. Nasıl kaçtığımı bilmiyorum. Meğer yavrusu varmış yakınlarda. Annelik iç güdüsü ile dayak yedim yani. Şuradaki evi görüyor musun fotoğrafını çektim ve gidiyorum bacağında bir ağırlık hissettim. Baktım bir yavru köpek. Kurtulmak istiyorum yok bırakmıyor öyle sağlam ısırmış ki kurtulamadım. Sonra ne olsun baktım bıraktı kendiliğinden tam seviniyordum ki arkamdan bir hırlama sesi birde ne göreyim annesi gelmiş. Son dakikada sahibi geldi ondan da öyle kurtuldum. Şurayı görüyor musun? Buradan az kalsın uçurumdan aşağı yuvarlanıyordum rehberim kurtardı. Bu fotoğrafı çekerken ayağımı incittim. Bunda ise terliğimi kaybettim. Tepeden aşağı inene kadar herkes bana garip garip bakıyordu.

Bak bunu çekerken yağmur yağdı arabaya gidene kadar kovanın içine dalmış gibi ıslanmıştım. En sevindiğim yanı sadece kameramın ıslanmaması. Bu küçük kız ise tam bir cadı sayılır çektiğim fotoğrafları mail  adresine atmamı istedi. Atana kadar bacağıma sarıldı."Taehyung gülme sesini duyunca ara vermişti konuşmasına.

Genç kız o kadar çok gülüyordu ki bir yerden nefesi kesilmiş bir yerden de karnını  tutuyordu. Göz yaşları akarken o kadar komik görünüyordu ki genç adamda onunla birlikte gülmeye başladı.

"Sen çok komiksin. Tanrım yanaklarım acıyor" diyerek yanaklarına ellerini koydu genç kız.

"Gerçekten çok güzel anılar biriktirmişsin." Genç kız göz yaşlarını silerek genç adama baktı ve konuştu.

"Asla unutamayacağım anılar." Genç adam onu onaylamıştı. Nasıl unuta bilirdi ki iyide olsa kötüde  olsa hayatının bir parçasıydı o anılar.

"O kadar çok karşılaşmanın sonunda hala güzelce tanışma fırsatımız olmadı. Sana kendimi tanıtayım. Ben Kim Taehyung. Fotoğraf çekmeyi seven sıradan bir insan." Genç adam  elini uzatarak konuştu.

"Tanıştığıma memnun oldum Taehyung sshi. Bende Lee Haneul. Resim çizmeyi seven sıradan bir insan" genç kız Taehyungun elini tutarak cevap verdi genç adama.

"Gerçekten seni burada göreceğimi hiç tahmin etmezdim" dedi Taehyung genç kızın elini bırakıp kurabiyelerden birini aldı ve ağzına götürdü.

"Ya ben. Bu çok tuhaf gerçekten. Gittiğim birçok yerde seni görüyorum. Ama inan bana burası kadar hiç biri şaşırtmadı beni."

"Bu bir kader olmalı yada son söylediğim bir dilek yerine sayıldı. " dedi kendi duyacağı bir şekilde mırıldandı.

"Ne dedin?"

"Hiçç gerçekten tuhaf diyorum sadece." Yaşlı kadın elindeki tabağı Taehyunga uzattı. Ve önüne de çayını koydu. Taehyung büyük bir  iştahla kurabiyeyi yerken yaşlı kadın genç kıza baktı. Henüz bir tek lokma dahi olmamıştı.

"Sen kurabiye sevmiyor musun? Istersen başka birşey getireyim."

"Hayır çok severim" derim diyerek hemen bir tane daha aldı.

"Daha önce nasıl karşılaştınız Taehyung 'la?" Yaşlı kadın merakla sordu.

"Çizim yapmak için gittiğim bir kaç yerde gördüm o kadar " genç kız fincanı dudaklarına götürürken genç adam kısık gözlerle büyük annesine baktı. "Bu kadar ilgili olması tuhaf"diye düşündü genç adam.

"Yani hayranlarından değilsin?" Taehyungun gözleri sonuna kadar açıldı. Birşeyler geliyordu. Hissetmişti genç adam.

"Hayranları? Ünlü biri mi ki?"  Genç adamı gözleriyle baştan aşağı süzdü genç kız. Pek birine benzetememişti.

"Hergün bir çok kız gelip benden numara istiyor o kadar tanıyanı var bu veledin" dedi sitemle yaşlı kadın.

"Üzgünüm ben tanımıyorum efendim. Adını bile az önce öğrendim." Genç kız tekrardan çayı dudaklarına götürürken duyduğu cümle ile yudumu boğazında kalmıştı.

"Sevgilin var mı Haneul?" Yaşlı kadın Haneula bakarak konuştu.

Taehyung ağzındaki kurabiye ile büyük annesine kocaman gözlerle baktı genç adam. Birşeyler döndüğünü biliyordu.

"Hayır yok efendim." Diyerek yaşlı kadının uzattığı su ve peçeteyi aldı.

"senin gibi güzel kızı nasıl olurda fark eden olmaz" gözleriyle Taehyunga bakan yaşlı kadın genç adamın kötü bakışlarıyla karşılaştı.

Genç kız kolundaki saatine baktı. "Benim gitmem gerek efendim. Herşey için teşekkür ederim" Genç kız çantasınıda alarak selam verip kapıya yöneldi. Yaşlı kadın onu güzelce uğurlayıp geri döndü.

"Büyük anne ne yapıyorsun yine"

"Ne? Ne yapmışım?" Yaşlı kadın torunun karşısına oturdu.

"Bu soru ne böyle?"

"Sanane? Ne o senin için mi sordum sandın? Sadece merak ettim. Senin için değil. Boşuna sevinme " Taehyung son kurabiyeyle ağzına tıp ayaklandı.

"Biraz daha kurabiye alıp odama gidiyorum. Sayende biraz utanacağım. Teşekkür ederim" mızmızlanarak kapıya yönelirken büyük annesi arkasından bağırıyordu.

"Seni bal ayısı. Sanki kötü birşey yaptım."

Genç kız yanaklarını tutarak evin yolunu tuttu.

"Bu soruda neydi böyle. Gerçekten utanç verici" eliyle yelpaze yaparken kendine tekrar konuştu.

"Umarım bir daha karşılaşmam."
"En son böyle dediğimde soluğu burada aldım. Umarım bir daha olmaz"
"Böyle şeylerden nefret ediyorum."
"Hayır size ne de diyemiyorum."
"Of haneul şanssızlık seviyen çok yüksek."

Genç kız kendi kendine kızarak yürümeye devam etti.

Best Part/ Kim Taehyung✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin