Taehyung duyduğu şey ile kaskatı kesildi. Ondan ayrılmak istediğini söylemesini yanlış duyduğunu düşünüyordu. Burun buruna, elleri belinde iken inanmak istemiyordu. Gözyaşları Seokjin'in yüzüne düştüğünde, kısık sesi ile konuştu. "Saçmalama, saçmalık." Üstünden kalkmaya çalışsada izin vermedi Seokjin. Taehyung ellerini geniş göğsüne bastırdı. "Bırak beni, aptal bırak!" Sesi çok cansızdı.
Ağlamasının şiddetlenmesi üzerine hızla kollarını sardı. Onu nasıl üzerdi gerçekten tam bir aptaldı. "Seokjin yapamam ben seni çok seviyorum lütfen." Seokjin derin bir nefes aldı. Saçlarını okşadı. Elleri ile sırtını sıvazladı. Sıcak teni aklını başından almaya yetmişti. Kalbi delicesine atıyordu. Taehyung boynuna sokulup güzel kokusunu çekti içine. Ardından kollarından kurtulup çıktı odadan.
Ona öyle kırgındı ki aklı almıyordu. Onu bu kadar severken çok mu zordu anlaması? Koltuğa yatıp dizlerini karnına kadar çekti. Canı çok yanıyordu. Öyle ki kalbi kanıyormuş gibi hissediyordu. Yavaş yavaş uykuya daldı. Sıcacık evinde canı yanarken saatlerce uyudu. Seokjin yan odada içi çıkana kadar sessizce ağlarken, Taehyung canı yana yana uyudu.
**
Yavaşca kıpırdandı olduğu yerde. Koltukta uyuduğundan beli tutulmuştu. Gözü saate takıldığında Seokjin'in ilaç saatinin geldiğini anlamıştı. Yavaş adımlarla mutfağa geçti. Çorba ve yanına kızarmış et yapması gerekiyordu. Güç toplaması lazımdı. Birkaç meyve soyup tabağa hazırladı. Tepsiyi eline alıp odalarına ilerledi. Kapının ağzına gelir gelmez kalbi tekledi. Yavaşca açıp içeri girdi. Yatakta, üstsüz yatan bir Seokjin beklemiyordu.
Yutkundu ve yavaşca yanına ilerledi. Uyanması gerekiyordu. "Seokjin," sese hafif gözlerini araladı. Taehyung'u görür görmez kalbi boğazında atmaya başladı. "Ah uyumuşum bir şey mi oldu?" Taehyung beyaz göğsünden gözlerini alamıyordu. Aklına dolan geçmiş görüntüler kalbini tekletirken öksürdü. "İlaç saatin geldi yemek yemen lazım."
Seokjin ellerinden destek alıp düzeldi. Taehyung çorbayı bir kaşık alıp üfleyerek uzattı Seokjin'e. Kokusundan anlamıştı en sevdiği çorbaydı bu. Taehyungdan başkası asla bu kadar güzel yapamazdı. Çorbayı büyük bir iştahla yedi. Ona dair her şeyi özlemişti. "Biraz daha çorba ister misin?" Seokjin derin bir nefes aldı. Genelde bu tür soruların sonuna aşkım, bebeğim, sevgilim kelimesi eklerdi.
Derin bir nefes aldı. "İstemiyorum. Doydum sevgilim." Taehyung duyduğu kelime ile gözlerini şaşkınca kaldırdı. Sevgilim mi demişti o? "S-sen?" Seokjin gülümseyip bileğini tuttu.
Kucağındaki yemek tepsisini baş ucundaki masaya bıraktı. Yavaşca yanına çekti zayıflamış bedeni. Şimdi Taehyung Seokjin'in kolu altındaydı. Seokjin parmak uçlarını sevgilisinin yüzüne çıkardı ve nahifçe sevdi. "Kızma bana, seni sevdiğimden. Sana deliler gibi aşık olduğumdan öyle söyledim."Taehyung akan göz yaşlarına inat Seokjin'in hızla kucağına çıkıp sarıldı. Boynuna sayısız öpücük bıraktı. "Seni seviyorum lütfen bir daha böyle konuşma." Seokjin ellerini ince beline sardı ve kucağına daha çok bastırdı.
Taehyung sevgilisinin yüzünü elleri arasına aldı. "Sevgilim" yanaklarına ve çevresine bolca öpücük bıraktı. "Bebeğim," diyip alnını ve göz kapaklarını öptü. "Aşkım," bu sefer çenesini ve aylardır delirdiği dolgun dudaklara atıldı.Seokjin anında özlediği dudakları kendi dolgun dudaklarına hapsetti. Ellerini Taehyung'un kalçasına atıp zamanında ölüp bittiği dolgunlukları sıktı. Taehyung beyni pelte olmuşcasına dahada sert öptü. Dakikalarca öpüştüler ve özledikleri vücutlarının her zerresini öptüler. Dudakları birbirinin tenine deli gibi susamıştı. İlerisi olmadı, olamazdı. Seokjin iyileşmeden daha ilerisine gidemezlerdi.
Soluk soluğa kendini yatağa atan Taehyung, eşofmanını kalçasından geçirdi. Ardından Seokjin'e yardım etti. Üst kısımlarını giymediler. Taehyung göğsüne derin bir öpücük bıraktı. "Bu harikaydı!" Seokjin burukça gülümsedi sırf iyi hissetsin diye diyordu. "Tam birleşme bile yaşayamadık nesi iyiydi?" Taehyung belden aşağısını kullanamadığını sürekli vurgulamasından nefret ediyordu. Ellerini kalbinin üzerine koydu ve sıcak avucunu oraya bastırdı.
"Benim için burası önemli. Beni sevmen önemli. Sevişiriz biz seninle her şekilde, sen bana baksan yeter. Sen beni sarmalasan güçlü kollarınla yeter. Kucağında dinlensem yeter." Yaklaşıp dudağını dişleri arasına alıp öptükten sonra bıraktı. "Önemli olan sıcaklığımı hissetmen. İlla sevişmek mi gerekiyor beni sevmen için veya sana bağlı kalmam için? Hayır sevsen yeter, o güzel gözlerin sadece bana baksa yeter. O tapılası ellerin" diyip ellerini tutup kalçasına getirdi "beni hissetse ve sevse yeter."
Alnını alnına yaklaştırdı. "Sen benim hayatımdaki en güzel varlıksın Taehyung. Özür dilerim bebeğim. Seni ağlattığım ve üzdüğüm için." Taehyung gülümsedi ve kollarını sevdi. "Eğer ben bu halde olsaydım beni bırakır mıydın?" Seokjin hiç düşünmeden cevapladı. "Hayır asla bırakmazdım." Taehyung biliyordu. İkisi de birbirini asla bırakmazdı. Uzanıp derin bir öpücük verdi sevgilisine. "O zaman benden nasıl istersin senden gitme mi? Bilmiyor musun ben sensiz uyuyamam bile, nefes dahi alamam."
"Psikolojim iyi değildi Taehyung. Sana yetemem sandım. Her anlamda sevişmek? Gezmek? Eğlenmek? İş? Hepsi bir bir zihnime nüfus ettiğinde saçmaladım." Taehyung çenesine öpücük bıraktı. "Az önceki olan anı sakın unutma. Bu çok güzeldi. Eğlenmek veya gezmek mi istiyorsun benimle?" Seokjin derin bir nefes aldı. "Seni mutlu etmek istiyorum." Taehyung gülümsedi. "İşi evden de halledersin. Mimarsın sonuçta. Sürekli ofiste oturuyordun şimdi de evde oturursun. Eğlenmek için ise..." Burnuna öpücük bıraktı. Ardından ayağa kalktı.
Eşofmanını tekrar vücudundan iç çamaşırı ile birlikte çıkardı. Sevgilisine yaklaşıp kalkmasına ve tekerlekli sandalyeye oturmasına yardım etti. Seokjin Taehyung'un çıplak vücudundan gözlerini alamıyordu. Çok fazla güzeldi. Duşa girmeden önce ikisini de heyecanlandıracak sözler döküldü Taehyung'un ağzından. Biri ile mutlu olmak için kusursuz olmaya gerek yoktu. Engelli olmak mutlu olmaya engel değildi.
"O zaman yarın bisiklet sürüp bolca eğleneceğiz!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aware ✓
Фанфик"Koma cehennem ateşlerinden kaynıyor, cennet yağmurları kadar serin hissettiriyordu."