Only you and me | lismin

0.3

O günden sonra onu aklımdan çıkaramamıştım nedenini bende bilmiyordun en iyisi boşverip derslere konsantire olmaktı. Ders kimya'ydı ve ben bu hocaya gıcık olmadan duramıyordum. Herhalde herkesin okulda gıcık olduğu hoca vardır. Okulun ilk günü sözlü mü olurdu?! benim ismimin çıkmamasını için dua ederken hocanın "Roseanne Park" Dediğinde rose sinirle ayağa kalktı anlaşanlaşılan tek sinir olan ben değildim.

Kantinde oturmuş elimdeki sıcak kahveyi yudumluyordum. Tae heyecanla yanıma geldi ve sandelyeyi çekip oturdu.
"Şimdiki ders ne? "
"Sen dersi sormazdın hayırdır noldu? "
Bana sinirim bir bakış attıktan sonra gülmeyi kesip ciddiyleştim.
"Bak hem en yakın arkadaşım hemde okul başkanısın diye bişey demiyorum ama bana bir iyilik yap ve bu günkü derste Rose ile oturmamı sağla olur mu?? " Bana yavru köpek gibi bakarken kafamı 'tamam ' anlamında sallayınca bana neşeyle sarıldı .
"Tamam dur sakin ol" Geri çekildi ve eski konumunu geri döndü bi kaç dakika daha konuştuk ve sonra sınıflara geçip oturduk.
Hoca sınıfa girdiğinde hepimiz konuyu biliyorduk 'Üreme' sıkıntıyla oflayıp defterimi kitabımı ve kalemimi hazır ettim.
"Evet bugünkü konumuz üreme acaba konuyu anlatabilecek arkadaşkarımız var mı? " Hocanın sorusu üzerine Tae hemen ayağa kalktı ve parmağını bir çocuk edasıyla havada sallandırdı.
"Evet bay Kim Taehyung" Şu hocaların soy ismimizle hitap etmesine gıcık oluyordum ve bunu bir tek iki hoca yapıyordu.
"Size kısaca özetliyeyim" Diye söze başldı herkez pür dikkat onu dinlerken konuşmasına devam etti .

"Sperm ve yumurta çifleşiyor ve bunun sonucunda üreme oluyor, Rose sen ve ben çifleşelim mi?"

Sorduğu soru üzerine herkez bir ağızdan kahkaha atarken hoca sinirle
"Kim Taehyung hemen yerine! " Diye haykırdı rose şaşkınlıkla bana baktığında kafamı bilmiyorum anlamında salladım böyle bir şey yapıcağı en başından belliydi zaten. Kafasını aşağıya eğerken aynı zamanda göz devirmeyi de ihmal etmedi.
Tae'nin bu dediğine tüm sınıf kahkaha içinde boğulurken , Rose utancından sıraya kafasını gömmüştü. " Herkes dikkatini versin! Cıvımayın. " Demişti kimya hocamız gür bir sesle. Onun bu dediğine herkes kulak vermiş ve sınıftaki tek ses, soluk alık verişimizdi.

Ders bitimde kantine doğru ilerlerken yanıma koşar adımlarla gelen jennie soluk soluğa kalmıştı. " Noldu? " Diye sordum ona, sorgular gibi. " Hiç. Sadece sana yetişmek istedim. " Dediğinde tek omzumu yukarı kaldırdım ve hızla indiriyinceye kadar kantininde önüne varmıştık bile.

Kendime soğuk bir kahve aldım ve jennie ' de kendine bir şey alınca Karşımızdaki masaya oturduk. Oturunca derin bir nefes aldım ve arkama yaslanarak masa'nın üzerinde duran kahvemi elime alınca , kahvenin o soğukluğu bedenime yayılmaya başlamıştı. Kahvenin bir yudumunu ağzıma yuvarladım.
kahvenin tadı ağzımda yayılırken ben ise o anın tadını çıkardım.

" jennie, " Gözlerimi jennie ye çevirdim ve onun beni dikkate vermesini dile getirdim. Ve tam da istediğim gibi olmuştu.
" Evet ? " Söyleyeceğim şey ağzımın içinde dört duvar olmuştu. Daha fazla bekletmedim ve içimdekileri ona söyledim.
Yoksa meraktan duramayacaktım.
" Şu jimin, " Elindeki kahveyi masaya koydu ve ellerini birbirine dolayarak ciddi bir yüz ifadesi beni buldu. "Neden uzak dur dedin"
Meraktan elimdeki tırnakları bitirecekken yanıtım çok sürmeden gelmişti.

" Jimin eğer ilgini çektiyse fazlası gelmeden bitir, o sana göre değil. "

" Tek gecelik ilişkileri var onun yani üzer seni lisa, ben seni düşünüyorum. Eskisi gibi olmanı istemem."

" Lütfen, Uzak dur ondan. "

Söyledikleri beni şaşırtmıştı Jimin ve tek gecelik ilişkileri.

Jennie'nin söyledikleri doğruydu, haklı.
Birdaha üzülmemi terapi görmemi istemezdi. Babamın ölümünden sonra toparlanamadım ve psikolojim çok bozulmuştu. Onun yüzünden çektiğim acıları en iyi kızlar bilirdi.

Kafamın karışmasına izin veremezdim.
Bu düşüncelerimden kurtulup ayağa kalkmıştım. Masa'nın üzerinde duran kahvemin son yudumumu'da aldım ve yanımda duran çöp kutusuna attım. Zaten çok sürmeden zil'de çalmıştı.

Derse girdiğimde dersimiz tarihti ve boştu tarih hocamız rapor almış okula gelmemişti.
Sıranın üzerinde otururken
Yanıma biri gelmiş ve ben bunu daha yeni fark etmiştim. " Neye daldın öyle, derin derin? " Diyen jungkook'a kafamı çevirdim.
Omuz silktim ve avucumu içini açıp dirseğimi bacağımın üzerine koydum çenemi de avucumun içine yerleştirdim.

" Hiç. " Diyebilmiştim sadece onun sorusuna karşıt. " Bir derdin var gibi liz, emin misin ? " Gülümsedim ve bana destek çıkan jungkook' un sırtını sıvazladım.
" Jungkook. " Jungkook göz devirerek jennie ye istemeye istemeye döndü. " Geldi aşk böcüğün. " Kıkırdadım jungkook'a bakarak. " Ne demezsin. " Dedi, fısıldayarak. " Napıyorsunuz bakalım? "
Merakla sordu, jennie. " Hiç, konuşuyorduk."

" Peki. "

" Efendim, jennie. " Bir yandan gülümseyerek onları izlerken telefonuma bildirim geldi.

@prkjimmin , sizi takip etmek istiyor.

Gözlerimi sonuna kadar açtım ve düşünmeye başladım. Kabul etsem mi? etmesem mi ? diye düşüncelerimle boğuldum. " Aşağıya inelim mi ? " Bir yandan'da onların konuşmalarını işitiyordum. " Tamam. " Diye bir ses gelmişti kulağıma. " Görüşürüz liz. "

" Görüşürüz " Dedim, muzipçe el sallayarak.

kararım ve ben baş başa kalmışken hâlen ben ne yapacağımı bilmiyordum.
Kabul et işte sende istiyorsun. İç sesim konuşarak içimi dahada tedirgin etmişti.
Hiçte bile. Cevabım kısa ve özdü ve dahada devam etmemişti konuşması. Bu sayede
" Etsem mi ? " Mırıldanarak söylenmiştim kendi kendime.

Düşüncelerimle boğulurken zaten isteğini kabul etmiştim bile.

@prkjimmin ' e istek gönderildi.

Ve bölüm biter nasıl buldunuz?? Eğer okumasını istediğiniz arkadaşlarınız varsa yorumlara etiketlemeyi unutmayınız sizleri seviyorum. Umarım bu kitabada çok destek çıkar ve seversiniz..
12+ vote    40+ yorum