0.5

629 58 39
                                    


Sıramda oturmuş hocanın gelmesini bekliyordum cidden bir kerede geç kalmasa şaşardım zaten bu hoca da.
Tae sınıfa koşuşturarak geldi ve ellerini iki yana açıp mutlulukla şakıdı.
" Beyler iki dersimiz boş hoca yokmuş! "
Herkez mutlulukla gülümsediğin de işi ben devre aldım. Tae nin yanına yaklaşırken onu kendime çevirdim ve konuşmaya başladım.
" Yanlış kelime, dicektin ki sınıftan dışarı çıkamıyoruz çünki dışarıda nöbetçi öğretmen var" Saç larını karıştırıp gülümsedi.
" Hangi devirdeyiz bunu kim yutar? hem dışarıda nöbetçi öğretmen yok ki? "
Bu çocuk tam bir aptal dı .
" Sen salak mısın? siz hepiniz dışarı çıkın sonra ben okul başkanı olarak tüm suç benim üstüme patlasın! "
Terleyen ellerimi okul eteğime sürdüm ve tahtaya yönelip bağıracağım sırada Yonjun sıranın üstüne çıktı ve herkezin duyabileceği bir şekilde bağırarak
"Herkez dışarı! " Sınıftaki herkez neredeyse koşarak kapıdan çıktığında sinirle soludum.
Jennie yanıma geldi ve bana anlamsızca baktıktan sonra anlamış olucak ki gülümseyip dışarı çıktı.

Kantine gideceğim sırada bir ses duyarak geri gittim ve dinlemeye başladım.
" Sen ciddi misin? Böyle bişey için iddaya girilmez"
Ne iddiası neler oluyordu. Kafamı çıkardım ve konuşan kişilere baktım. Jimin Ve Yoongi vardı.
"Kendi isteğimle mi girdim sanıyorsun sen? Sırf Sehun istedi diye hem ben kazandım"
Duyduklarım la kaşlarım iyice çatılırken Yoongi sıkıtıyla geriledi ve konuşmaya devam etti.
" Ah, peki kimmiş bu biz tanıyor muyuz? "
Eğer kimse onun üzerine iddiaya girmiş leri bu çok kötüydü.
"Lalisa" İsmimi söylemesiyle içimde bir şeylerin koptuğunu hissetim.
"Ne? Bula bula okul başkanını mı bulmuş?!" Yoongi sinirle cevap verdiğinde Jimin ellerini saçlarına geçirdi.
"Onu klüpte öptüm hyung"
Gözümden bir damla yaş düştüğü sırada Yoongi bir şey demedi ve uzaklaşarak gitti.
Sinirle ilerledim ve onu omuzlarından tutarak duvara ittirdim. Sinirden avuç içlerim kaşınıyordu.

"Sen.." Dedim tıslar gibi ona bir adım yaklaştım.
"Sen nasıl birisin? Ha Sehun'u anladım ama sen" Bana anlamsızca bakmasını sürdürdü anlamıştı.
"Ha şu mesele nolmuş? " Bu kadar umursamaz olması olması dahada sinir ediyordu.
"Sen benim üzerime iddiaya giremezsin! Kimse giremez! " Başını yere eğdi ve gülümsedi.
"Birileri sinirlenmiş anlaşılan? " Sinirle saçlarımı çektim ve ona baktım. Tişörtünün altından belirginleşen kollarını ve seğiren damarlarını görebiliyordum. Bir adım geriye gittim. Omuzlarım ağlamamın şiddetiyle sarsılırken gözlerimi gözlerinden ayırmadım. Çünki ancak o zaman beni ne kadar yaraladığını fark edebilirdi.
Ondan uzaklaşmaya başladığım an sanki etim kemiklerimden sıyrılıyormuş gibi hissettim. Dokunuyordu ben burda can çekişirken onun sadece öfkeli bir şekilde nefes alması dokunuyordu. Her zaman olduğu gibi kendimi küçük bir kız gibi hissetmeye başladım. O bu halde bile kudretli gözükürken benim ellerimin arasında ise kırık bir kalp vardı.

"İğreniyorum senden" Diye fısıldadım. Gözlerimdeki yaş gözlerimden taşarken.
"Midemi bulandırıyorsun" Jimin hızla ellerini saçlarından geçirdi. O da benim gibi öfkeden köpürüyor çenesindeki kemikleri kendini belli edercesine kasılıyordu.
"Bu işe burnunu sokma" Sinirle onu omuzlarlından duvara ittirdim.
"Bu iş burda bitmedi"
Gözümden bir damla yaş daha düştüğü vakit onun önünde ağladığım için kendimden nefret ettim.
Geriye gittim ve sınıfa doğru koştum. Neden bu kadar çok sarsıldığımı bilmiyordum. Sınıfa girdiğimde sınıfta bir tek vardı Jennie vardı. Yanına gidip oturduğum vakit bana baktı baktı kaşlarını çatarak konuşmaya başladı.
"Ne oldu sana?" Gözüm den bir damla
yaş düştüğü vakit Jennie'nin yanına oturdum. Kollarını belime sarıp saçlarımı okşamaya başladı.
" Hadi ne olduğunu anlat? "
Burnumu çektim ve geri çekilerek. Jennie'ye baktım.
" Onu mahvedicem" Derken buldum kendimi.
"Bana yalvarmak zorunda kalıcak" Jennie gözyaşlarımı silerken sinirle ayağa kalktım ve çantamı alıp okulun bahçesine doğru yöneldim. Tam çıkıcağım sırada onu gördüm . Duvara yaslanmış kimsenin görmemesi umuduyla elindeki sigarasını içiyordu. İşte bulmuştum elime telefonumu aldım ve yakınlaştırarak fotoğraflarını çektim.

"Gerçekten bunu yapıcak mısın? " Göz devirdim ve vücudumu Jennie den tarafa çevirdim.
"Ah, evet onu okul sınırları içinde sigara içerken gördüm. İşte bana fırsat onu gidip müdüre şikayet edicem" Sıkıntıyla nefes aldı ve ellerini ellerimin üzerine koydu.
"Jimin bu işin peşini bırakmayacaktır, hem elinde delil de yok? " Gülüp telefonumu açtım ve galeriye girerek Jennie'ye gösterdim. Ağzı şaşkınlıkla açılırken zafer edasıyla gülümseyip merdivenlerden yukarı çıktım. Jennie bu gece bizde kalıcağı için şanslıydım. Üzerimdekileri çıkardım ve kendime iç çamaşırı ve kıyafet ayarladım. Ilık bir su açtım ve küvette köpürtüp içine girdim. Yarın benim için çok güzel bir gün olucaktı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm için görüşlerinizi merak ediyorum yoruma belirtireniz sevinirim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm için görüşlerinizi merak ediyorum yoruma belirtireniz sevinirim. Ve bu arada okul açıldığı için çok fazla aktif olamığcam ve bölüm fazla atamaya bilirim. Bunun için üzgünüm umarım beni beklersiniz. Sizleri seviyorum.

Only you and me | lisminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin