~| FİNAL | ~

66 8 12
                                    

Multi:          XXXTentacion- The Remedy For A Broken Heart

Geldik finale.

Şarkıyla okuyun nolur.

Lütfen bana küfür etmeyin. Uzun süredir planladığım bir final bu sadece yazma işi kalmıştı.

İyi okumalar :')

-----------------------------------------------------------

Ateş'ten:

Uçaktan indiğimde heyecanla bavullarımı aldım ve cebimden telefonumu çıkarıp Işıl'a mesaj attım.

2 gün olsa bile çok özlemiştim onu.

Tedavilerim bitmişti ve artık hiç ayrılmayacaktık.

Kendi kendime gülümsedim.

Arabamı buradaki evimin önünde bıraktığım için yürümek zorundaydım.

Zaten Işıl ile buluşacaktık.

Telefonum çalmaya başladığında Ekranda yazan Sarı Ay'ım yazısı beni gülümsetmeye yetmişti.

Telefonu açtığımda onun melodi gibi gelen sesiyle içim huzura ermişti.

'"Neredesin Ajan?"'

"Uçaktan indim şimdi."

'" Tamam bizim burdaki sokaktayım ben kaldırımda oturdum seni bekliyorum."'

"Tamam geliyorum ben güzelim."

'"Hadi gel. kapatıyorum."'

"Seni Seviyorum Sarı Ay'ım"

'" Bende Seni Seviyorum Ajan."'

******

Dediği caddeye geldiğimde sokağın karşısındaki kaldırımda oturan Işıl'ı görmemle günüm daha güzelleşti.

Hala 3 ay nasıl dayandım bilmiyordum.,

Üzmüştüm Işıl'ı.

Ve bu aklıma geldikçe bende intihar etme düşüncesi yaratıyordu.

Hele kendine zarar verdiğini gördüğümde orada ölmek istemiştim.

Benim yüzümden pamuk tenli yumuşacık kollarına kıymıştı.

Kafamdan bu düşünceleri attığımda Işıl'ın beni fark ettiğini gördüm.

Beni görür görmez oturduğu yerde ayağı kalktı ve yüzünde bir gülümseme oluştu.

En çok bu gülüşünü seviyordum.

Huzur veriyordu bana.

Heyecanla el salladım ve gülümseyerek bavullarımı kaldırıma bırakıp arabalara bakmadan sokağa atladığımda görüş açım birden bulanıklaşmaya başladı.

En son duyduğum şey ise Araba kornası, Çarpma sesi ve Işıl'ın adımı çığlık atarcasına haykırmalarıydı.

******

Işıl'dan:

Nasıl böyle olabilirdi birden?

Ölüm bu kadar kolay bir şey değildi.

Koşarak yanına gittiğimde canımı en acıtan manzara ile karşılaştım.

Ateş kanlar içinde yerde yatıyordu.

"Ateş?"

"Bu kanlar kimin kanı Ateş?"

yerde yatan Ateş'e sarıldığımda kalp atışlarını hissedemedim.

"Niye ben sarılınca kalp atışların hızlanmadı?"

Ateş'e çarpan adam öyle bakarken gözyaşlarımı silip adama baktım.

"NE BAKIYORSUN LAN ŞEREFSİZ? AMBULANSI ARA HEMEN! ATEŞ'E BİR ŞEY OLURSA SENİ ÖLDÜRÜRÜM."

Bakışlarımı geri Ateş'e çevirdiğimde kapalı olan gözkapaklarına dokundum.

"Uyuma! Ben geldim Ajan! Uyansana! Bir daha hiç ayrılmayacağız dedin bana! Sana güveniyorum. Yalan söylemezsin bana!"

"Neden bu kadar soğuksun? Soğuk kanlı değilsin ki sen?"

Gözyaşlarım usulca tişörtüne damladığında kan gölü olan tişörtünü umursamadım ve damladığı yeri elimle sildim ve "Özür dilerim tişörtünü kirlettim." dedim.

Çok fazla zaman geçmeden ambulanslar geldiğinde sarıldığım bedenden ayrılmak zorunda kaldım.

******

"Üzülme! Ateş iyi olacak."

Melis kollarını bana sardığında kafamı iki yana salladım ve ağlamayla karışık bağırmaya başladım.

"İYİ OLMAK ZORUNDA! AYRILMAYACAĞIZ DEMİŞTİ! ŞİMDİ BÖYLE BIRAKIP GİDEMEZ BENİ!"

Beni bırakamazdı.

Kolay yolu seçerek benden kurtulamazdı.

Doktor ameliyathaneden çıktığında zorlukla kalktım ve ağır adımlarla doktora yürüdüm.

Doktor üzgün bakıyordu.

"NEDEN ÖYLE BAKIYORSUN. GÜL. İYİ DEĞİL Mİ? NEDEN GÜLMÜYORSUN?!"

Doktorun bakışı değişmemişti.

Ve onun cümlesi benim de hayatımı bitiren cümle olmuştu.

"Üzgünüm. Çok uğraştık. Ama çok fazla kan kaybetmişti. Elimizden geleni yaptık. Ama o hayata tutunamadı. Başaramadı bunu. Ateş Bey'i kaybettik. Başınız sağolsun."

Önce Melis'e sonra Arda ve Bulut'a baktım.

"Ne diyor bu? Ne saçmalıyor? Ben gördüm Ajan'ımı bana doğru gülümseyerek koşuyordu. Sapasağlamdı."

Bu sefer Zehra yanıma gelip ağlayarak bana sarıldığında durumu yeni idrak edebilmiştim.

Arkamı dönüp bağırarak ağlamaya başladım. Ölmüş olamazdı.

Gitmiş olamazdı.

Ve ben o gün onu kaybetmiştim.

Her şeyimi kaybettiğim gündü o gün.

14 haziran hayatımın en kötü günü olarak geçti benim için.

Onun ölüm günüydü.

Her şeyimi kaybettiğim o gün.

Ateş'in öldüğü o gün.

------------------------------------------------------------

Ölüm bu kadar kolay işte

Ateş ve Işıl hikayesinin sonuna geldik.

Bir diğer adıyla Ajan ve Sarı Ay'ın hikayesi...

Bu sadece ölmüş bir aşk hikayesi.

Aşkları yaşıyor. Ama onların hikayesi 14 haziranda öldü.

Özel bölüm atarım 2-3 tane.

Sonlardan nefret ediyorum.

Sorry :/

Her zaman yanımda olan ve bana yardımcı olan Melis'e teşekkür ederim.

Okuyan herkese sonsuz teşekkür ederim.

Hepinizi çok çok seviyorum ve çok çok öpüyorum 

Başka bir textingde görüşürüz yavrumsular. <3















Ajan | Texting |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin