4 Element-2: Sonsuzluk Savaşı

28.Bölüm

Gala'nın ağızından;

Lilyan ile silahlarımız birleşmişti ve İkimizde diğerimizin kılıcını alt etmeye çalışıyorduk.Lilyan bayağı sertti ve kolay vazgeçecek gibi durmuyordu.Hevesli ve beni yok etmek için içi içini yiyordu

"Vay canına,Senin bu kadar güçlü olabileceğini düşünmemiştim"dedi Lilyan

"Beni hafife alma"dedim

Bu sefer İkimizde kılıçlarımızı daha çok bastırdık.Ayaklarım zeminde kayıyordu ama savaşlarda ki en büyük taktik yere düşmemekti çünkü yere düşersek karşıdaki kişi yere düşen kişiyi yenebilirdi

İkimizde bir süre sonra yorulup kılıçlarımızı yere doğru düşürdük.Lilyan'ın kendisine gelmesine fırsat tanımadan ona Yeşil Renkli bir ateş topu fırlattım

Lilyan son anda sudan bir kalkan yaptı ve saldırımın ona doğru gelmesini engelledi.Ateş Topu,Su Kalkanında söndü

Daha fazla ateş topu attım.Yeşil,Sarı, Kırmızı,Turuncu demeden neredeyse bütün Ateş toplarını attım.Çoğu Lilyan'ın kalkanında sönerken çoğu ise Lilyan'ın kalkanını yavaş yavaş parçalıyordu

Son attığım Gri renkli Ateş Topu, Lilyan'ın kalkanını paramparça etti.Sudan yapılma kalkan yere doğru döküldü ve toprak onu emdi.Lilyan ellerini birleştirdi ve ellerini yeniden saldığı zaman sağından ve solundan dokunaç gibi sular çıktı

Sudan yapılma dokunaçlar beni sağ bacağımdan yakaladı ve yukarı doğru kaldırdı

Diğerlerinin savaşlarını görebiliyordum.Bizimkiler ve diğer 1.Nesil olan ve adlarını unuttuğum Elementler savaşıyordu ama Sudan olan dokunaç sayesinde kesik kesik görüyordum çünkü Dokunaç beni bir oyuncak bebek gibi bir sağa bir sola doğru çarptırıyordu.Kafamdaki miğfer olmasa kafamın kırıldığından şüphem yoktu

Dokunaç beni son hız yere kapakladı ve sonrada yok oldu.Lilyan yanıma koşarak geldi ve kafamı kesmek için kılıcını havaya kaldırdı ama ben kolayca vazgeçmem

Nefesimi derinlemesine çektim ve Lilyan'ın yüzüne doğru En yakıcı silah olan Ejderha Nefesimi kullandım.Kılıç daha yarısına gelemeden Lilyan onu geri çekti ve yüzünü tuttu

"Seni küçük!!"dedi Lilyan ve yüzünü kapattı

Yerde yattığım için bacaklarımı geriye aldım ve son bir hızla ayaklarım ile Lilyan'ın karnına geniş bir tekme attım.Lilyan dengesini kaybedip yere düştü bense hiç zaman kaybetmeden ayağa kalktım ve kılıcımı elime alıp Lilyan'ın üzerine doğru koştum ama Lilyan bu saldırıdan çok etkilenmediği için doğrulmuştu ve iki elini bana doğru tutarak güçlü bir su fışkırdı

Su bir fıskiye gibi bana geliyordu ve derimi yakıyordu.Kılıcımı yüzüme doğru doğrultup yüzüme gelmesini engelledim ama gözlerim kapalı olduğu için hiçbir şey göremiyordum

Aniden biri beni itti ve yere doğru düştüm.Kılıcım düşmüştü.Onu almak için uzandım ama Sudan yapılmış dokunaçlar buna yeniden izin vermediler beni ayak bileklerimden ve el bileklerimden yakalayıp germeye başladılar.Acıdan dişlerimi sıkıyordum

Lilyan üzerime doğru geliyordu ama çok fazla topallıyordu.Elindeki kılıcını yeniden havaya kaldırdı ve tekrardan kafamı kesmek için bir hamle yaptı

"Bu kadar oyalanma yeter! Şimdi burada her şey bitecek!"dedi Lilyan ama öyle bir tonda söylemişti ki delirmiş gibiydi.Göz bebekleri küçülmüş ve titriyordu ve dişlerini sıkıyordu ayrıca yüzünda fazlasıyla kesik ve kan vardı

Kendi yüzümü göremiyordum ama eminim ki benimde yüzümde kesikler ve kan vardı

Lilyan kılıcı çekip kafamı kesmek için kılıcı aşağıya doğru indirdiğinde içimden dualar ediyordum.Beni birinin gelip kurtarmasını bekliyordum.Gözlerimi kapattım