KALEM

9 1 1
                                    

Çakılı kalmıştım koltuğa.

Gözlerim Çetin'i arıyordu ama o ortalarda görünmüyordu.

Semih'le Neslihan muhabbeti ilerletmiş baya eğleniyor gibiydiler.

Şaşırtıcı değildi. Semih insanlara kendini çok kolay sevdirir ve onlara kendilerini dünyadaki en önemli insan onlarmış gibi hissettirirdi.

Bana da aynısını yaptı çünkü seneler boyunca, kendimden biliyorum. İşe de yaradı.

Semih'le Neslihan'ı izleyerek koltuğuma biraz daha gömülüp, bir cin tonik daha sipariş ettim.

Gevşeyemiyordum bir türlü. Sakinleşemiyordum. Belki biraz daha fazla alkol biraz daha fazla yardımcı olurdu iyi hissetmeme. Yanlış giden bir şeyler vardı çünkü. Planladığım her şeyi yapmıştım aslında.

Elbiseyi giymiştim. Haber vermeden, nefret ettiği bir erkekle arkadaşlarının arasına dalmıştım. Takıldığı kızı Semih'e yamamıştım. Keyfini kaçırmak için her şeyi yapmış, ama yine de rahatlayamamıştım.

Çetin hala suratsız bir mermer parçası gibi duruyordu ve hiç etkilenmişe benzemiyordu. Neydi yanlış giden şey?

Keyfini kaçıramamakla kalmayıp, zaten bok gibi olan moralimin içine daha da sıçmıştım.

Bazı insanlar intikam alma teşebbüsünde bulunmamalı. Alamıyorlar çünkü.

Kalpleri kırıldıysa eğer yeteri kadar acı çekip sonra da uyumalılar.

Canları sıkıldıysa da yeteri kadar acı çekip uyumalılar.

Haksızlığa uğradılarsa da yeteri kadar acı çekip uyumalılar.

Bazı insanlar sadece uyumalılar.

Çünkü uyumak aslında insanları başa çıkamadıkları şeylerden korumak için vardır.

Acı çekmek üzerine fazla yoğunlaşmak istemediğim için elimdeki bardağa odaklandım.
İçkimin içindeki fesleğenler ve salatalıklarla oynayarak eve gidip bir an önce uyumanın hayalini kuruyordum.

Benden ve Levent'ten başka herkes eğleniyor gibi görünüyordu.

Levent zaten her zaman böyle görünürdü.

Mutlu mu? Mustsuz mu?

Eğleniyor mu? Sıkılıyor mu?

Anlamak mümkün değildi. Ona bakınca gördüğüm tek şey etrafındaki duvarların ne kadar yüksek olduğuydu.

Etrafına ördüğü kocaman duvarları görmemek için hem kör hem de aptal olmak gerekirdi.

Kör bir insan bile hissedebilirdi o duvarları çünkü.

Bunları düşünürken fazla gözlerimi dikmiş olacağım ki Levent hissedip bana baktı.

Birkaç saniyelik anlamsız bir bakışmadan sonra içkimi bitirdim ve toparlandım.

Sıkılmıştım ve burda uyuyamayacağım çok belliydi.

"İyi eğlenceler gençler, ben kalkıyorum." dedikten sonra çıkışa doğru yürümeye başladım.

Semih arkamdan bağırarak yanıma geldi ve beni eve bırakacağını söyledi.

Taksiyle gitmek istediğimi söyleyip fazla uzatmasına müsade etmeden adımlarımı hızlandırdım.

Dışarı çıktıktan sonra kapıda duran izbandut beyden bir taksi çağırmasını rica edip beklemeye başladım.

Ne kadar beklediğimi bilmiyorum ama uyumak üzereydim. Yorgunluktan mı, yoksa alkol yüzünden mi bu kadar uykum gelmişti acaba? Sanırım ikisinden de.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 04, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

22:37Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin