Hafta sonumu evde tüm gün kahve, kitap eşliğinde geçirdim. Eren, şehir dışındaydı. Spor antremanını yapmak üzere Bodrum'a girmişti. Onu şimdiden özlemiştim.Ona sarılmak, onu kucaklamak istiyordum. Birden telefonum çaldı. Bilinmeyen numara idi. Normalde bilinmeyen telefonlara yanıt vermezdim, ancak bu sefer merakıma yenik düşmüştüm.
"alo kimsiniz?"
"benim Suzan. Senden özür dilemek istiyorum Canan lütfen beni affet. Cem'de yanımda oda sana yaptıklarından ötürü oldukça pişman. Siz Eren, ile birbirinizi çok seviyor, ve yakışıyorsunuz, ve bir ömür boyu mutlu olmayı da hak ediyorsunuz. Lütfen bizi affettiğini söyle biz Eren'in seninle ciddi düşündüğüne inanamadık onun geçmişini sende en az bizim kadar iyi biliyorsun evlenme kararınızı öğrenince işte ancak o zaman senle ciddi düşündüğünü anladık ilişkinize saygı duyuyoruz evlenmeniz konusunda da sizi destekliyoruz".
böyle bir kızın akıllanması daha doğrusu beni arayıp bunları söylemesi tuhafıma gitmişti. Muhtemelen beni oldukça saf sanıyor kandırmak istiyordu. İçten içe ona inanmıyordum. Asla da inanmayacaktım. Gene de bir an önce başımdan atmak kurtulmak istiyordum.
"teşekkür ederim Suzan".
"yani bu bizi affettin anlamına mı geliyor".
"evet".
"buna çok sevindik o halde bugün neden buluşmuyoruz?"
Buluşmak mı? bu kız kendini ne sanıyordu böyle. Öyle insanlarla arkadaşlık kuracak kadar alçalmamıştım henüz. Ne onların yaşam tarzı bana uyardı, ne de onlarla anlaşabilirdim. Uç hayatlar bana göre değildi.
"işim var başka zaman".
"eh peki madem" diyerek telefonu kapattı.
Uyuz olmuştum. Bu kızdan sadece nefret etmiyor, aynı zamanda ona gıcık da kapıyordum. Resmen kıl oluyordum. Tehlikeli bir kızdı. Böyleleri insanı ilişkisinden de ayırırdı, evli insanların yuvasını da yıkardı. Bu tarz kadınların tek özelliği bedeniyle para kazanmak, araya girmek, insanları ayırmaya çalışmaktan ibaretti. Tek bir özellikleri vardı oda fiziken, fazla güzel olmaktı o kadar. Gençliklerini böyle kullanıyorlardı. Yaşlanınca da silinip, gidiyordu böyleleri. Tak amaçları ilgi çekmekti. İlgi manyağı olmak, şöhrete kısa yoldan birileriyle yatarak ulaşmaktı.
böyle hayatlar vardı ne yazık ki ve olacaktı da.
Eren, bunlarla nasıl oldu da muhatap olabilmişti? anlayamıyordum. Daha doğrusu anlamak istiyor ama başarısız oluyordum. Bu böyle devam etmeyecekti. Eren, ile artık birlikte olmak istiyordum. Buna daha fazla dayanamayacaktım. Onunla evlenmeden önce yatmalıydım. Çünkü başka bir kıza o amaçla gidebilirdi. Ve ben bunu istemiyordum. Nede olsa o bir erkekti.
Onu istiyordum. Hafta sonu ailem akraba ziyaretine İstanbul'a gidecekti. İşte fırsat bu fırsat sevgilime bana çağıracaktım. Sonra da ona onunla birlikte olmak istediğimi söyleyecektim.
Bunu artık bende istiyordum. Çok bile beklemiştim. Özellikle de onu bu denli sevip, ona bu kadar çok deli olurken.
çılgıncasına istiyordum onu.
annemse umurumda değildi. Tipik bir Türk kadını olarak davranıyor, evlenmeden birlikte olmamı istemiyor, buna karşı çıkıyordu. İyi de 21. Yüzyılda bunu kim takardı ki?