Artık her şey düzene girmişti. Tüm hayatım Eren, sayesinde değiştiği gibi farklı, güzel bir çevre de edinmiştim. Hayatıma yeni insanlar girmişti. Eren, mezun olmuştu. Benimde okulum yaz tatiline girmişti. Eren, şu anda yüksek lisansa hazırlanırken bir yandan da İspanyolca kursuna gidiyordu. İleride belki bir gün ikimizde İspanya'nın bir şehrine yerleşirdik. Hayat bu hiç belli olmazdı. Her ne kadar ikimizde yaşamak için İngiltere'yi, istiyorsak da hayatın neler getireceğini, ve yeni yaşama birlikte hangi ülkede ve şehirde yaşayacağımızı bilemezdik. Bunu ikimize zaman gösterecekti.
Bu ara günlük tutuyordum.
"ne yazıyorsun?"
"havadan sudan şeyler?"
"hım ne gibi?"
"günlük tutuyorum aslında o gün içinde neler yaptığımı yazıyorum".
"anladım canım o tatlı, güzel hikayelerine beni de ekle olur mu?".
"merak etme sensiz olmaz hikayelerim de tıpkı hayatımın da sensiz olmayacağını bildiğim gibi?"
"benden kurtulamazsın kaçışın yok ona göre?".
"bunu biliyorum"diyerek gülümsedim. Hayatıma bir kez girmişti. Çıkmayacağını biliyordum. Çünkü biz ciddi düşünüyorduk. Zaten hayatımdan çıkmasını da istemiyordum. O benim bebeğimdi. Tutkulu uyuşturucumdu o. Hep benimle olsun istiyordum. Her şeye rağmen tüm o ayrılıklara, engellere, insanlara, aileme, ve başkalarına rağmen bu ilişki imkansız zor aşk sürmüştü. Bir şekilde yürümüştü işte. Ve ben onunla çok mutluydum.
Her şeye rağmen.
Yeni insanlar demişken hayatımıza eğlenceli, çılgın tiplerde girmişti. Şimdi bu dört kişiyi tanıyalım.
İsmi Zerrin. Yaş 25. Hobileri yüzmek, yürümek, voleybol oynamaktı. Tam bir alışveriş delisiydi. Sevgilisi yoktu. Aşka inanmıyordu. Özgürlüğüne düşkündü. Hedefi Avukat olmaktı. Hollanda'da yaşamak istiyor. Üniversite son sınıfa geçti.
İsmi Meryem. Yaş 25. Hobileri müzik dinlemek, gezmek, ve kitap okumak. Sevgilisi var. Hedefi iyi bir Bilgisayar Mühendisi olmak. İstanbul'da yaşamak istiyor. Üniversite son sınıfa geçti.
İsmi Tunç. Yaş 26. Hobileri gezmek, futbol oynamak, müzik dinlemek. Aşka inanmıyor. Tek gecelik ilişkilerden yana. Hedefi iyi bir Mühendis olmak. Almanya'ya yerleşmek istiyor. Üniversite son sınıfa geçti.
İsmi Murat. Yaş 25. Yalnız yaşıyor. Ailesi boşanmış. İki tane abisi var. İzmir'li. Hep İzmir'de yaşamak istiyor. Hedefi Elektirik Mühendisi olmak. Üniversite üçüncü sınıfa geçti. OKulu iki sene uzattı. Bu ara sanal bir aşk yaşıyor. Kendisini fazla kaptırdı.
Kızlar şehir dışında Fethiye'de, tatildeydiler. Bizde Ben, Eren, Tunç, ve Murat Güzelbahçe'de buluştuk. O gün sahil kenarında, açık, temiz havada balık, bira keyfi yapmıştık. Güzel vakit geçiriyorduk. Hava esiyor, sokaklar, kalabalık, gençler cıvıl, cıvıldı.
Güzeldi.
"Oğlum harbi diyorum bak sen tam bir gerizekalısın. Oğlum sokakta bir sürü güzel kız var gerçek hayatta takılacağına sen sanal aşk yaşıyorsun. Bir an önce kendine gel sanalda olan sanalda kalır bunu unutma o mesafeler, engeller asla yürümez hayatında görmeyeceğin, dokunamayacağın bir kıza nasıl kapılıyorsun anlayabilmiş değilim?" dedi Tunç.
