15| GÜÇ

1.6K 165 144
                                    


Bölüm şarkıları: Cults - Always Forever

Kres - Yarım Kalan Şarap

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Kaybettiğim ve kaybetmeye devam ettiğim çok şey vardı yaşadığım müddetçe. Bu hayattan ne alırsam, karşılığını misliyle ödüyordum. En basitinden; ciğerlerime bana yaşam vermesi için çektiğim o nefesin bir zerresi bile bir kayıptı. Hiçbirimiz farkında değildik; saniyelerle kaybettiğimizin, kaybettiklerimizle yavaş yavaş öldüğümüzün... Tek avantajımız, bize hayat bahşeden o nefeslerin sonucunun ölüme çıktığını ve kayıplarımızın olduğunu her saniye unutmamızdı.

Bazen, kapalı göz kapaklarımın altındaki zihnimin içerisinde sadece sesleri dinleyerek, bir eşyadan farksız olarak yaşamak istiyordum. Tüm fısıltıları duymak ve tepkisiz kalmak iyi olabilirdi. Öylece, hiç var olmamışçasına. Ölüme çıkar gibi...

Ama ben bunun için yaşamıyordum.

Doğumum, var oluş amacım sanki bir başkaldırıydı. Hayatımın her alanında hemen hemen bu durum böyleydi; doğumu imkânsız olarak görülen bir bebekken herkesi şaşırtarak gayet sağlıklı bir şekilde gelmiştim dünyaya, derslerim hiçbir zaman iyi olmamıştı ve bu nedenle yüzlerce kez öğretmenlerim tarafından hiç de hoş olmayan itilip kakılmalara maruz kalmıştım ancak tümünden farklıydım, odam tüm gençlere göre her zaman sade ve az eşyayla döşeli dururdu, kimsenin girmek istemediği faaliyetlerin en başında ben bulunurdum ki bu çoğu zaman kontenjan dolduran öğretmenlerimin işine gelirdi, futbolda iyi olmam çoğu insanın bu çelimsiz bedenden bekleyeceği bir şey değildi... Zihnimi ve bedenimi sürekli aktif tutmak için özellikle bir çaba sarfediyordum sanki. Hayatımdaki bir şeyleri özellikle hatırlamayı reddeder gibi.

Tik tak, tik tak...

Duyduğum, bir saate ait olan saniye çubuğunun hareket sesiydi. Sanki beynimin boş duvarlarında boğuk bir sesle yankılanıyordu. Zihnimin duvarına vuruyordu her saniye hareketi, beni kendime getirmeye çabalıyordu. Ama hangi kendim?

Gözlerimi araladığımda zihnim sadece gözlerimi kapamama neden olan şeyi sorgulamaya yönelik sorularla doluydu. Sarı ve loş ışık gözlerime ilerleyen tek parlaklıktı. Birkaç saniye gözlerimi kırpıştırarak görüş alanımdaki bulanıklığın geçmesini bekledim. Etrafımdaki görüntüler yavaş yavaş netleştiğinde ışığın kaynağının bir mum olduğunu görebilmiştim. Başımı aşağıya doğru çevirdiğimde bir kıpırtı fark ettim; Meredith ayakucumda oturmuştu ve aynı anda birbirimize bakmıştık.

"Buradan geri döndüğümüzde üzerinde bana ait olan bütün kıyafetlerimi yakacağım." dedi gayet ciddi bir yüz ifadesiyle. Burnumdan garip bir kıkırtının çıkmasına engel olamadım.

SİYAHIN BİR HİSSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin