*** *** **** **** **** **** ****
Sonbahar yerini yavaş yavaş kışa bırakıyordu ve hava iyice soğumaya başlamıştı .Soğuktan üşüyen ellerimi siyah kaşe montumun cebine koyup uzun kalabalık sokakta ilerliyorken yol kenarındaki dükkanlar yavaş yavaş ışıklarını açmaya başlamıştı. Dün hava durumuna baktığım zaman bugün için sağnak yağışlı diyordu ancak gökyüzünde tek bir kara bulut bile yoktu. Nedenini bilmediğim bir şekilde bugün okuldan yürüyerek gelmek istemiştim .Yolun yarısındayken hava daha da soğumaya başladı ve az önce tek bir kara bulutun bile olmadığı gökyüzünde şimdi yağmurun habercisi olan bulutlar toplaşmaya başladı. Hızımı artırken burnumun ucuna bir su damlası düştü.
Im Jin Ah'ın kendine notu : Meteoroloji asla yalan söylemez.
Etrafımdaki insanlar tek tek oraya buraya koşuşturup şemsiyelerini açmaya başladı .Yağmur iyice şiddetini artırmaya başlayınca hemen yanımda yürüyen kişinin şemsiyesinin altına girdim. Kim olduğu benim için önemli değildi. Tepkisini görebilmek için yüzüne baktım. Daha yüzünü görememiştim. Çok yakın bir mesafede olmamıza rağmen hala yüzünü tam olarak göremiyordum çünkü siyah kapüşonu yüzünün yarısını kapatıyordu. Şemsiyenin altına sokulduğumu anlayınca yüzünü bana çevirip anlamsızca baktı. Bu yüz bana bir yerden tanıdık geliyordu. Sanki Mokpo Music High School dan Sung Yeol du.
Dur bi dk. Ben Sungyeol mü dedim? Hani şu taş idol olan? Şu Mokpo Music High School da okuyan?
Şaşkınlıktan bir karış açılmış ağzımı kapatıp;
'Sungyeol?'
diyebildim. Aslında bir soruydu bu. Ancak sonuç beklediğim gibi olmadı. Çocuk bir kez daha bana anlamsızca bakıp yoluna devam etti. Sanırım o değildi. Zaten ne düşünmüştüm ki? Hem onun Seul de ne işi vardı ki? Okulu Mokpo' daydı ve şu an burada olması çok mantıksızdı. Ayrıca yoğun programında bu kalabalık sokakta öyle boş boş gezicek değil ya. Düşüncelerimden ayrılmama sebep olan şey şimşek çakmasıydı. Sırıl sıklam olmuştum o yüzden yağmur azalana kadar yol kenarındaki evlerin altında bekledim. Şanslıydım ki yağmur çok uzun sürmedi. Koşarak eve gittim. İçimdeki Usain Bolt ortaya çıkmıştı. On dakikalık yolu beş dakikada bitirmiştim. Apartmana girene kadar koşmuştum. Nefesimi toparlayıp asansöre bindim. Beşinci katta kadar saçımı sıktım. Saçımdan bir kova su çıktı diyebilirim. Asansör bizim katta durduğunda inip şifreyi girdim. Evde kimse yoktu. Annem bu gün bir iş yemeği olduğundan onu beklemeden yatmamı söylemişti.
Ayakabılarımı çıkarıp banyoya geçtim. Sıcak bir duştan sonra kendime hazır ramen yaptım. Annem bu işe girdiğinden beri sürekli hazır ramen yemek zorunda kalıyordum. O kadar beceriksizim ki hazır rameni bile kotü yapıyordum. Sadece bu yemekler yüzünden bile annemin o işe girdiğine hiç sevinemedim. Çok bencilce olduğunu biliyorum ama annemin o işe girdiği güne lanet okuyorum . İçimden bir ses annemin patronu ile arasında bir şey olduğunu söylüyor. Her ne kadar bu düşünceden kurtulmaya çalışsam bile şu an o pis adamın yanında olduğunu düşünüyorum. Hatta adım gibi eminim diyebiliriz. Büyük ihtimalle geç gelicek değil bu gece hiç gelmeyecek. Neyse yine de olumsuz düşünmemek lazım. Kafamı salayıp bu düşüncelerden kurtulmaya çalıştım ama nafile. Hiçbir işe yaramdadı. Zaten tadı kötü olduğundan zar zor yediğim rameni bırakıp odama geçtim. Yatağımın üstündeki gitarımı alıp üstünde çalıştığım besteyi çaldım. Birkaç yeni nota eklerken kapı çaldı. Acaba annem mi? Hayır o olamaz şifreyi biliyor niye kapıyı çalsın ki? Kapıyı açtım. Gelen kişi yan komşumuz ajummaydı. Ne kadar zor olsada gülümseyi
'' Ajumma bir sorun mu var? ''
diye sordum. Ajumma yüzündeki o meymenetsiz ifadeyi bozmadan ''Şu gürültüyü kes artık uyumaya çalışıyorum ama gürültün yüzünden uyuyamıyorum '' dedi. Gülümsememi bozmadan '' Peki '' dedim. Ajumma hiçbir şey demeden tekrar evine girdi. Heh bir bu kalmıştı zaten. Yapmaktan zevk aldığım tek şeyi de şu yaşlı cadı engeledi. Sinirle kapıyı kapatıp içeriye girdim. Şimdi ne yapacaktım ki? Pencereden yağmur hala yağıyor mu diye baktım ve hızını hiç yavaşlatmadan devam ediyordu. Tekrar odama girip yatağıma uzandım ve kulaklığımı takıp uyumaya çalıştım .............................
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM SEÇİMİM
Fiksi PenggemarKel kafalı pısırık olul müdürü Im Jin Ah'a o haberi verince son derece berbat olan hayatı biraz da olsa düzelmişti. Ancak artık hiçbirşey eskisi gibi olmayacaktı. Müzik okuluna başlaması demek hayatının tamamen değişmesi demekti .Bir tarafta tüm mük...