&1

7.3K 248 31
                                    

..

" Sara hanım bir saat sonra ameliyatınız var, hatırlatmak için geldim. Bu da hastanın dosyası " dedi asistanı ashley.

Sara başını dosyalardan kaldırıp asistanının ona uzattığı, dosyayı alarak inceledi. Bugün herzaman ki gibi yoğun geçmişti. Sara masasının üstündeki, soğumaya yüz tutmuş kahvesinden bir yudum alıp geri yerine bıraktı.

Daha ameliyat için yarım saati vardı.

Dışarıya çıkıp temiz hava alma düşüncesiyle odasında çıktı. Saatin geç olmasına rağmen hastane tıklım tıklım doluydu. Elerini beyaz önlüğünün ceplerine yerleştirerek, biraz hastane bahçesinde gezindi.

Başını kararmış havaya çevirdi. Yıldızsız geceye kuru bir tebessüm yolayarak bir banka oturdu. Gelen geçenlere bakıyordu. Bu arada fazla oyalandığını düşünerek saatine baktı. Ameliyat için az bir vakit kalmıştı. Hazırlanması gerektiğini düşünerek oturduğu banktan kalktı.

Seri adımlarını hastanenin girişine doğru atı.

Ameliyathaneye girerek orada bulunan lavoboda elerini iyice yıkadı. Daha sonra aynadaki simasına bakarak iç çekti. Buğday tenine, mavi gözlerine ve uzun dalgalı kahverengi saçlara baktı. Uykusuzluktan gözlerinin altında siyah halkalar oluşmuştu.

Yüzü biraz solgundu fakat yine'de iyi görünüyordu. Saçlarını topuz yaparak elindeki boneyi başına taktı.

Meslektaşı yanına gelerek hazır olup olmadığını söylediğinde.

Sara " Hazırım " diyerek cevapladı arkadaşını.

1 Saat sonra.

Nihayet sara'nın son ameliyatıda başarılı bir sekilde sonuçlanınca odasına giti. Gerçekten çok bitkin durumdaydı. Şimdi ise eve gitmek için hazırlanıyordu.

Odasından ayrılaçağı sırada asistanı ashley, fenalaşan yaşlı bir hastasının olduğunu haber verdi. Hastasının engelinden dolayı buraya gelemediği için onlar hastanın evine gideceklerdi.

Baş hekim tarafında görevlendirilmişiti.

Sara asistanını önden yollayarak, yanına tedavi için gerekenleri alarak hastaneden çıktı.

Gideceği yer, pek uzak olmadığı için yürümeyi tercih ederek yola koyuldu.

Elinde tutuğu iki çanta onun yavaş yürümesine sebeb olunca, ağır olan çantayı sırtına diğerini de eline alarak yoluna devam etti. Havanın soğumasıyla boşta kalan elini ceketinin cebine yerleştirdi.

Üstünde beyaz bir kazak, siyah dar pantolon ve siyah deri ceketi vardı. Hastasının evine iki sokak kalmıştı. Geç kaldığını düşünerek kısa yol diye düşündüğü sokağa girdi.

Sokak lambaları etrafı tam olarak aydınlatmıyordu. Yarı aydınlık ve karanlık sokakta ilerliyordu. Etraf çok fazla sesizdi. Sara telefonunun melodisini duymasıyla duraksayıp, telefonunu ön cebinden çıkarıp arayana baktı.

Asistanı ashley arıyordu.

" Alo "

" Sara hanım ben eve ulaştım. Siz nerdesiniz, sizi bekliyoruz " dedi ashley.

" Beş dakika sonra ordayım " dedi nefes nefese.

" Tamam. O zaman bende siz gelene kadar hastayı kontrol edeyim " dedi ashley.

Asistanı ashley ile olan konuşmasından sonra adımlarını hızlandırdı.

Yürüdüğü sokakta anlam veremediği tuaf sesler duymaya başladı. Etrafına baktığında ise ne araba vardı. Ne'de bir insan vardı.

Sesin şiddeti artmasıyla birlikte esen  rüzgarla birlikte, ağaç dağlarından kopan yapraklar gökyüzüne doğru süzülerek ilerliyorlardı.

Bozulmuş olan sokak lambalarının biri tamamen sönünce, kalbi küt küt atmaya başladı.

Yolun tam ortasında anlam veremediği parlak sarı bir ışık yayıldı etrafa. Öyle ki parlaklıktan gözlerini acamıyordu.
Karanlık olan sokak bu ışık huzmesi ile  aydınlanmıştı.

Beyaz ışık daire şeklini alarak tüm sokağı kaplayarak büyüdü.

Karanlık sokak ışık sayesinde aydınlanmıştı. Parlaklık yavaş yavaş etkisini yitirmesiyle birikte bir gölge düştü etrafa. 

Bu gölgenin sahibi, parlaklıktan gelen bir adama aitti.

Sara yorgun gözlerini şaşkınlıkla eleriyle ovaladı.

Geçiten çıkan adam etrafı şaşkın bakışlarla inceliyordu ki, taki sara'yla göz göze gelene kadar. Sara korkarak bir adım geriye giti.

Adamın giyinişi biraz tuhaftı.

Sara o adamın ona doğru yürüdüğünü farketmesine rağmen şokta olduğu için
herhangi bir tepki veremiyordu. Birden adam onu kolundan tuttuğu gibi sara'yı doğruca yeniden canlanan beyaz ışığa doğru itti.

Sara korkudan kapatığı gözlerini tekrar açtığında ise şaşkınlıkla büyüyen gözleriyle karşılaştığı manzaraya baktı.

O tam anlamıyla tarihin tam ortasına düşmüştü.

Saranın kaderi girdiği o geçitle birlikte yeniden yazılmaya başlamıştı ve sara olacaklardan bihaber o yoldan ilerliyordu.

...

Geçmişe  YolculukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin