4

13.6K 360 81
                                    

Düzenlenecek.

*   *   *

Kalbim atışlarını son raddesine kadar zorlarken, aynanın önünde durmuş üzerimdekilere tuhaf bir şekilde bakıyordum. Ellerimi lacivert geceliğimin üstünde dolaştırırken titrek bir nefes alarak son kez kontrol ettim kendimi. Dudağıma sürdüğüm bordo ruju yedirerek aynanın karşısından çekildim ve odadan çıktım. Merdivenleri düşmeden inmeyi başarırken salona gireceğim sırada belimden tutulup sert bir bedene yapışmam bir oldu.

"Nereye gidiyorsun böyle sen?" Boğuk sesini ve bacak arama baskı yapan sertliği ile nefes nefese kalmış Ateş'e gözlerimi çevirdim.

"Sana geliyordum" dedim dudaklarına bakarak. Alt dudağını ısırdı ve boğazından kaçan hırlama ile beni arkamdaki portmanto dolabına yapıştırdı.

"Birazdan ikimizde birbirimize geleceğiz yavrum sen merak etme..." geceliğimin üzerinden taşan göğüslerime dudaklarını kapatarak sözlerini susturdu. İnleyerek ellerimi ensesine çıkardım ve saçlarından tutarak onu durdurdum.

"Kapıyı iyice kilitledin mi bu sefer?" Dediğimde gülerek kafasını salladı ve yaptığı işe geri döndü.


Alt dudağımı bir hızla ısırıp çekmeye başladı. Hem acı vardı hem de zevk dolu bir sesle "Çağrı'nın bir daha gelmeyeceğine emin miyiz?" dedim. Ateş alt dudağımı ısırmayı bırakıp, "Bir daha gelirse onu bu eve gömerim!" Dedi net bir sesle. Yapardı.

Yükünü vermeden kucağıma oturup belimi tuttu ve beni koltukta doğrulttu. Ellerini sütyenimin kopçasına koyup, "Onları görmek için sabırsızlanıyorum!" Dedi. Utancımdan ölebilirdim birazdan. Kaç yıllık evliyiz ama hala onun yanında çıplak kaldığım zaman tüm bedenimi utanç sarıyordu. İki dudağımı birbirine bastırıp onun sütyenimi açıp üstümden sıyırmasını izledim.

Gözleri fal taşı gibi açıldı ve uçları sertleşmiş göğüslerime odaklandı. Yavaş yavaş sağ göğsümü öptü ve bir eliyle de sol göğsünü kavradı.
Diliyle pembe kısma gelip ucunu yaladı. İnleyip güldüm. Öyle gıdıklanıyordum ki bu hareketi hep hoşuma gidiyordu. Sol göğsümü birden sıkınca daha şiddetli inledim. "Ah dayanamıyorum!" Dedi.

İhtiyaçla kıvranarak, "Sen mi ben mi?" Ağzımdan çıkanları kontrol edemiyordum. Adeta inlemelerim peş peşe çıkıyordu ağzımdan.

Ateş birden üstümden kalkıp beni de doğrulttu ve baksırını gözümün önüne sokarcasına "Seni bekliyor!" Dedi. Bunu daha önce bir kere  yapmıştım ve bu ikincisi olacaktı. Baksırının kenarına işaret parmağımı tıpkı bir kanca gibi takıp yavaşça indirdim ve bacaklarından komple sıyırdım. Erkekliğini elime alıp dilimi hayalarına değdirdim. Uzunluğu gözümü her seferinde korkutsa da ağzıma yavaşça sokup git gel yaptım. Bazen nefes alamıyor, tıkanıyordum. Bazense hoşuma gidiyordu. Onun inlemelerini duymak beni mutlu ediyordu. O da benimkini duyunca mutlu oluyordu. Bunu hırlamalarından anlayabiliyordum.

Ellerini saçlarıma dolayıp dahada hızlanmamı sağladı. Artık takatim kalmamıştı. Beni kucağına alıp dudaklarımı öpmeye başladı. Bacaklarımı beline doladım ve kendimi sertleşmiş organına bastırdı. Beni daha sıkı kavrayıp yatak odasına doğru gitti. Sırtım soğuk çarşafla buluşunca irkildim. Ateş iki bacağımı tutup aşağıya doğru çekti ve bir çırpıda kilodum yeri boyladı.

"Gel bakalım güzelim." Diyerek kolumdan tuttu ve yatakta sırtım ona dönük bir şekilde köpek pozisyonunu almamı sağladı. Parmağını kadınlığımın içine sokup yavaşça çıkardı, ardından da kendi girdi yavaşça. Ateş inlememi duymadığı için, "Bu seni tatmin etmiyor galiba?" Diyip hızlıca bir anda içime gömüldü. Çığlığım oda da yankılanınca tatmin olmuş bir ses çıkardı. Tekrar içime hızla girip çıkmaya başladı. Nerdeyse yere düşüp bayılacaktım. Gözlerim kendi kendine zevkten kayıyordu, ağzımdan çıkan inlemelerin haddi hesabı yoktu. Ateş içimde daha da hızlanmaya başladı. Edepsiz küfürleri titrememi sağlıyor, boğazımdan garip hırıltılar çıkarıyordu.

oyun bozan | tamamlandı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin