Kulüp evinde biraz takıldıktan sonra Ben'in evine geri dönmüşlerdi. Normalde çantadaki eşyaları kullanıp Ben'in yardımı ile bir şeyler inşa edeceklerdi. Ama havanın kapandığını görür görmez yağmur yağacağını anlamışlardı. Zaten tam da öyle olmuştu. Yağmur onlar içeri girer girmez başlamıştı. Eddie'nin annesinden de Eddie'nin kalabilmesi için izin almışlardı. Şuan ise; Richie Gameboy yerde yuvarlanıyordu, Beverly sakız çiğniyordu, Stan ve Bill patlamış mısır paylaşıyorlardı, Mike, Ben ve Bev bir çarşafa sarılmıştı, Eddie hem arada Richie'yi izleyip hem de Stanley, Bill ve Ben ile konuşuyordu.
"Hey, bilin bakalım kim az önce 90. leveli geçti" dedi Richie oturarak. Beverly alaycı bir şekilde gülümsedi.
'Beverly Marsh' sakızını ağzında patlatırken sırıtarak söyledi. Richie kaşlarını çattı ve güldü.
"Anca rüyanda Marsh! Evet! Bendrniz Richie Tozier az önce 90. seviyeye geldii! Merhaba!!? Bir alkış almalıyım en azından" Eddie tek kaşını kaldırdı.
'Ne yani, grubun en pisliği olduğun için mi?' Eddie sırıttı ve Beverly ile el çakıştı. Richie onlara baktıktan sonra gözlüğünü düzeltip Gameboy oynamaya geri döndü. Laf atışmasına girmektense oyununu oynamayı tercih ederdi. Eddie Richie'nin bu haline gülümsemişti.
Birkaç saat sonra saat 2'yi gösteriyordu. Beverly ve Ben yatakta oturuyordu, Mike ise onların yanına kıvrılmıştı. Bill ve Stan sarılıp yer yatağında konuşurken, Eddie ve Richie ise yer yatağında Gameboy oynuyordu. Eddie kafasını Richie'nin omzuna yaslamış dikkatlice onun oynamasını izliyordu. Eddie uyuya kalmamak için büyük gayret gösteriyordu. Ta ki Beverly kalkana kadar. Bütün kafalar ona dönmüştü. Beverly daha sonra elinde çikolatalarla gülümsemişti. Herkese birer tane ikram etmişti. Tabii kimse bunların alkollü olduğunu bilmiyordu.
Saat 4'e gelmişti. Herkes uyumuştu- yani Eddie ve Richie dışında. İkisi de şuan sarhoştu.Salak salak gülerek konuşuyorlardı. Hatta flörtleşiyorlardı da diyebiliriz. Ama birden beklenmeyen oldu. Eddie gülerek Richie'nin başından tutup dudaklarını birleştirmişti. İkisi de gülerek geriye yaslanmıştı hala birbirinden ayrılmayarak. Hatta dudaklarının arasında 1 cm varken uyuyakalmışlardı. Bu da sabah neden sarmaş dolaş uyancaklarını açıklardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
