Richie gözünü açtığında çok sıcak hissetti. Yer yatağında nedense dünyanın en rahat yatağında uyuyormuş gibi hissediyordu. Biraz alta baktığında bunun nedenini anlamıştı. Biri onun göğsüne sarılıyordu. Richie onun kim olduğunu çıkarttığında kalbi hızlı bir şekilde atmaya başlamış, nefesi kesilmişti. Yüzüne geniş bir gülümseme yayılmıştı ve zaten çocuğun sırtını kavrayan elleri daha sıkılaşmıştı. Çok rahat hissediyordu... Ve mutlu. Richie gözlerini geri kapattı, cennette biraz daha zaman geçirmeliydi. Ama rüyasını düşündükçe gülümsemesi daha genişliyor, karnındaki kelebekler daha hızlanmaya başlıyordu. Rüyasında Eddie ile öpüşüyordu. Rüyanın etkisi onda çok fena iz bırakmış gibi görünüyordu. Hatta hala dilinde Eddie'nin tadı vardı sanki. Richie gülümsedi tekrardan, onu yorgandan daha sıcak tutan Eddie'ye sarılarak uyumaya başladı. Ama bilmediği şey, Eddie'nin de kalkıp onunla tam olarak aynı şeyleri yaptığıydı. Galiba ikisi de sarılmayı bozmak istememişlerdi ve gerçek şeyleri rüya olarak hatırlamışlardı.
2 saat sonra Beverly sesli bir şekilde içeri girdi.
'UYANIN UYUYAN GÜZELLER!! KAÇ SAATTİR UYUYORSUNUZ BE!! HADİ YEMEK HAZIR AŞAĞIYA!' Eddie gözlerini kırpıştırdı ve hafifçe doğruldu Richie'den ayrılarak.
'Saat kaç Bevvie?' Beverly kapıya yaslandı.
'İki buçuk' Eddie'nin gözleri büyüdü ve hemen ayağa kalktı. O bu kadar geç kalkamazdı! Richie hızlı hareketten dolayı huysuzlandı ve gözlerini açtı.
"Noluyor be? Rahat durun bir" Richie hafifçe oturur pozisyona gelip gözlüğünü taktı. Bev Richie'ye baktı ve güldü.
'Aşağı in, Ben size krep yaptı.' Eddie ile birlikte odadan çıktılar sonra. Richie gülümsedi, krep severdi. Hemen odadan çıkıp lavaboya gitmişti. Tabii önce sabırla Eddie'nin çıkmasını beklemişti.Çıktıktan sonra koşarak aşağıya inmişti ve masaya oturmuştu. Kreplerin yarısından fazlasını kendi tabağına almıştı.
"Teşekkürler Ben kral! Ellerine sağlık! Dur bir tadına bakıyım--" Richie hemen krebe sos döküp ağzına tıkıştırmıştı. Sonra da ağzına gelen tad ile gülümsemişti.
"Evet kesinlikle muhteşem Benciğim!" Richie Ben'den bir gülümseme kazanmıştı. Herkes ondan sonra gülüşerek krepleri bitirmişlerdi.
'Tamam gençler, bugün yüzmeye gidiyoruz. Dağılın, mayolarınızı alın, taş ocağında buluşuyoruz.' Beverly bunu dedikten sonra herkes üstünü değiştirip evlerine dağılmıştı.
Eddie eve girerken iç çekti. Annesi televizyon izliyordu yine. Eddie onun yanına gidip yanağını öptü.
'Anne ben taş ocağına gidiyorum, tamam mı?' kadın ilgisizce kafasını salladı. Eddie hemen yukarı çıkıp mayosunu giymişti. Birden telefonun çalmasıyla aşağıya koştu. Telefonu hızlıca eline alıp kulağına koydu.
'Alo?'
'Eddie?' Karşıdan tanıdık bir kız sesi gelmişti.
'Evet?' kısa kesmek istiyordu Eddie.
'Bugün benimle buluşma şansın var mı acaba? Konuşmamız gereken bir şey var da' Eddie kaşlarını çattı ve iç çekti.
'Tabii. Ben şuan meşgülüm ama- saat 6'da buluşsak?'
'Tabii ki olur. Seni saat 6'da gölde bekliyorum.' Eddie gölün ve taş ocağının uzunluğunu düşündü. Fazla mesafe yoktu aralarında. Eddie hızlıca kafasını salladı.
'Tamamdır, görüşürüz' telefonu kapatıp yerine koydu çabucak. Sevgilisi çok sinir bozucuydu. Eddie hızlıca evden çıktı. Bugün zamanı güzel geçecekti.
Ik ik bu bölüm de boştu, ama diğer bölümler olmıcak söz benden(-oldu-). Az önce call me by your name i izledim ve şuan ağlıyorum resmen:(
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Know Your Secret~ Reddie ♡
Fanfiction"Sırrını biliyorum Richie" dedi Eddie yüzünde iğrenmiş bir ifadeyle. Richie yutkundu "Ne sırrı Eds.. ?" kazıdığını kapamaya çalışarak söyledi. "Benden hoşlandığını! Cidden! Adımı bir öpüşme köprüsüne yazarak benim seni seveceğimi mi sandın?! Salağın...