'Biraz daha iyi misin, Eddieciğim?' dedi Maggie Eddie'nin alnını yumuşakça ovalayarak. Richie'nin yaptığı acemi ilk yardımı çıkartmış, yerine kendi profesyonel bir şekilde yarasını kapatmıştı. Eddie yavaşça kafasını sallayıp gülümsedi.
"Evet Maggie, teşekkür ederim" Maggie Eddie'nin ona Bayan Tozier demesini istememişti. Kendisi Eddie'yi çok severdi. Ve Eddie de onu. Kadın ne çok çekerdi Richie'den! Eddie de çok çekerdi ondan ama Bayan Tozier artık çekemeyecek duruma gelip hemen oturup ağlamaya başlardı. Onun kırdığı gözlükler yüzünden fakir olmak üzerelerdi bir dönem. Son yıllar Richie artık annesinin ağlamasını istemediği için gözlüklerini kırmamaya büyük özen göstermişti. Ben'in annesinin ona verdiği önemli saat kadar güzel bakmaya çalışmıştı gözlüklerine. Bowers'a daha az sataşmaya başlamıştı. Şuan ise gittikçe en aza gidiyordu bu sayı. Maggie gülümseyip koltukta yaslandı.
'Ee planınız ne çocuklar?' Richie hiç kırık olmayan gözlüğünü düzeltti.
'Senin yanında biraz kalmayı düşünüyoruz, ondan sonra okul bitince bizimkilerle buluşuruz. Ne diyorsun Eddie spagetti?' Richie yüzünde normal bir gülümsemeyle Eddie'ye baktı. Eddie ona bakıp sonra duvara geri baktı.
"Bana uyar" Eddie'nin aklı çok doluydu. Ve bu aralar çok dalıyordu. Richie bunu farkedince anksiyetesi büyüyordu az az. Bu aralar yalnız olduğu zamanlar anksiyetesi ortaya çıkıyordu ve bu onun içini kemiriyordu. Richie derin bir nefes alıp gülümsedi ve sesli bir şekilde ellerini çarptı.
'Güzel!' Maggie onlara baktı biraz ve sonra gülümsedi.
'Film izlemek isterseniz patlamış mısır hazırlarım gençler.' Eddie gözlerini duvardan Maggie'ye götürüp gülümsedi. Daha 7 saat vardı okulun bitmesine! 2 film izleyebilirlerdi. Richie'ye dönüp ona baktı. Richie de mal mal sırıtıyordu. Eddie Maggie'ye geri döndü.
'Teşekkürler Maggie. Bu cidden güzel olur." Maggie ayağa kalktı ve ellerini beline koydu.
'İyi o zaman, siz odanıza geçin ben size getiririm' Eddie hafif kaşlarını çattı.
"Sen izlemeyecek misin ki Maggie." Maggie elini kıvırcık saçından geçirdi.
'Çok isterdim ama çok yorgunum maalesef Eddieciğim... Normalde sizinle beraber salonda izlerdim, biliyorsun.' Eddie anlar bir şekilde kafasını salladı. Richie ise hala kendi kendine sessiz bir şekilde gülüyordu. Çünkü aklına Eddie'nin nasıl annesine kraliçe gibi davrandığı gelmişti. Minik çivava Eddie Maggie'nin önünde minik saygılı Eddie'ye dönüşüyordu. Maggie camdan atla dese atlayacaktı. Bu Richie'yi biraz daha güldürdü. Eddie güldüğünü farkedince ona tip tip baktı. Richie yüzünü düzleştirmeye çalışıp ayağa kalktı.
'Tamam efendim anlaşıldııııı! Hadi gel Eddie Bear!' Richie koşarak odasına çıkıp güldü. Eddie de gözlerini sallayarak onu takip etti.
Eddie odaya çıktığında Richie çoktan kitaplığından filmi seçmeye çalışıyordu. Eddie odaya girdikten sonra arkasından kapıyı kapatıp kendini Richie'nin yatağına attı. Her zamanki gibi dağınıktı.
'Bugün bir değişiklik yapmaya ne dersin kanka?' Richie gülerek söyledi. Eddie kafasını kaldırmadan tavana bakmaya devam etti.
"Ne gibi?" Richie bir tane cd kutusu çıkarttı ve elinde salladı.
'Bunun gibi' Eddie başını kaldırıp ona baktı. Ondan sonra ayağa kalkıp cd kutusunu elinden aldı.
"Hm? Heathers mı? Hadi ama Richie, genç kız filmi mi izleyeceğiz?" Richie gülüp cd kutusunu elinden alıp içindeki cdyi cd oynatıcıya koydu.
'Evet!' beraber televizyonun tam karşısına, sırtları yatağa gelecek şekilde oturdular. Richie filmi başlattı ve izlemwye başladılar. Maggie de birkaç dakika sonra patlamış mısırı getirmişti. Ama Eddie haksız çıkmıştı. Genç kız filmi gibi gözükmüyordu bu film. Hatta biraz onu rahatsız etmişti özellikle ve özellikle de şu kısmı:
"Ram ve ben yasak aşkımızı umursamaz ve sevgisiz bir dünyaya asla açıklayamıcağımızı anladığımız gün öldük. Birbirimizin kollarında geçirdiğimiz mutluluk bütün gollerden daha fazlaydı, buna rağmen hayatlarımızı içki tüketen seksist şerefsizler olarak yaşamaya zorlandık." Ugh dikenleri diken diken olmuştu. Richie bu cümleye gülmekle yetinmişti. Eddie yutkundu.
"H-hey bunun yaşanma şansı var mıdır sence Richie..?" Richie ona baktı.
'Hm? Zorbalama mı? Yoksa eşcinsellik mi?' Eddie yerinde rahatsız bir şekilde kıpırdandı.
"Hayır yaa-- Yani işte böyle bir olay? Off neyse! Cidden vurucaklar mı bunları ve bunlar cidden öyle mi?" Richie kafasını salladı.
'Evet vurulacaklar ama öyleler mi bilmiyorum. Eğer çorap kuralına uyuyorlarsa gay sayılmazlar.' Eddie ona dönüp kaşlarını çattı.
"Çorap kuralı mı?" Richie kafasını salladı ve kendi ayaklarına sonra Eddie'nin ayaklarına baktı.
'Mesela biz şuan öpüşürsek gay sayılmaz, çünkü ikimizin de çorapları var. Ama çorapsız olursak bu gay olur çünkü kasten yapmış gibi oluruz. Kapiş?' Richie sırıtarak söyledi ve göz kırptı. Eddie'nin hafif yanakları kızarmıştı, tam ağzını açıp birşey diyecekti ki silah sesi geldi. Televizyondan gelmişti. Eddie hızlıca televizyona dönüp filmi izlemeye devam etti. Richie kahkaha attı Eddie'nin haline. Eddie rahatsız olmuş bir şekilde ona baktı, hala yanakları kızarıktı.
"Komik mi?" Richie kafasını sallayınca Eddie bıkkınlıkla gözlerini yuvarladı. Richie biraz onun yüzünü inceleyip kendi kendine aklından geçirdi:
'Ah Eddie... Bugün kesinlikle sana açılacağım...'
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dont worry guys, its not gay if they have socks on😳😳😳
