>kerem
Kafeye geldik. Zeynepler bayağı korkmuş gözüküyorlar. Bi gidelim bakalım yanlarına ne olmuş. Ama benim en kısa sürede şu etkilenme konusunu halletmem lazım. Öyle bir şey olmadığını kendi içimde biliyorum ama...
>zeynep
Can'ı da aradık. Şimdi içim biraz rahatladı işte. Can'a çok güveniyorum. Tek başına dağıtır ortalığı- diycem ama yanındaki öküz de bi şeyler yapar heralde. Bi dakka bi dakka?!?!
YANINDAKİ ÖKÜZ KISMI TAMAM DA NİYE GELDİ Kİ BU ŞİMDİ ! Of ya şimdi takip eden çıkmazsa da rezil oluruz. Ay geliyolar. Ne desem ki. Çok korktuğumu belli etmiyim. Dilinden düşmeyiz sonra Mr. Muscle'ın. Malum daha çok karşı karşıya gelicez.
C: Evet Zeynep, kızlar? Sorun nedir?
Z: Şey aslında pek de gerek yoktu gelmenize hallederdik biz. Takip eden de yok gibi ya.
Son söylediğimi daha sessiz söyledim. Kerem de etrafa bakınıyordu. E neden geldin ki sanki.
Z: Kerem? Sen neden geldin?
K: Can getirdi napıyım? Çok meraklı olduğum için gelmedim heralde!
Z: Üf tamam be! Ne kızıyosun şimdi.
C: Sizi takip ettiğini düşündüğünüz kişi kim siz bi söyleyin bakalım.
Haydaa! Ne diyeceğim ben şimdi? Cancığım bizim aslında egomuz tavan yaptı birinin bizi takip ettiğini hissedince 3 güzel kızı takip ederler tabii diye hislerimize egomuz karşılık verdi ihihi. Böyle diyecek halim yok ya!
K: Seneye söylerler inşallah.
Bak bak bak Mr. Muscle'a bak sen...
Z: Ay valla Keremcim böyle yapacaksan çık git. Can neden getirdin ki bunu buraya? Hem biz korktuk biraz. Takip edildiğimiz konusunda da emin değiliz. Ama daha güvenli hissedebilmek için de Can'ı çağırdık. Cancım güzel olmadı mı? Ne güzel görüştük bak gül gibi kafede. Tabii şu Mr. Muscle olmasaydı eyiydi de...
>kerem
Geldik ama pek bir şey görünmüyo. Tırsak!! Bi de hissetmişlermişmiş. Ayrıca Mr. Muscle ne ya!?!?! Of yine bi takma ismim oldu iyi mi. Ya ben bu kızın tatlılığı konusunda gidip geliyordum da bu tatlı değil bildiğin... Limon! Ekşi bir limoncuk. Ahaha limon!
C: Abi onu diyecektim ben çağırmadım ki seni buraya.
K: Can! Nolsaydı patlasa mıydım pizzacıda. Zaten sıkılmıştım.
Z: Sıkıldıysan buraya gelmen şart değildi.
K: Öyle mi ekşi surat!
Z: Bak sen ya ekşi suratmış!!
K: Uzatma Zeynep. Can benim en yakınlarımdan. Onun yanında olayım dedim. Hem korkacak bir şey de yokmuş.
M: Aaa ama deminden beri burada sus pus oldum bekliyorum. Yeter! Bi kavga etmeyin durun ya! Tanışalı 2 gün oldu hayatta hiç ulaşmadığı sınırı aştı siniriniz.
Ovvv.
M: Tamam belki daha önce çok daha fazla sinirlendiğiniz olmuştur belki ama bu kadar üst üste gelmesi... Yeter be bi durun! Korktuk tamam mı? Tırstık. Ama bununla dalga geçemezsin Kerem! Zeynep sen de daha tatlı bi dille anlatabilirdin. Gareziniz mi var birbirinize anlamıyorum ya!
Y: Evet Melis'e katılıyorum. Zaten sıkıyosa katılmıyım. Bu sinirle döver beni. Hiç bu kadar sinirli görmemiştim onu. Kısacası haklı!
Gerçekten bayağı sinirli gözüküyordu. Biz de biraz abartmış olabiliriz. Deminden beri sitemli konuşmalar falan iyice çevrimdışı kalmışlardı isminin Melis ve Yağmur olduğunu yeni öğrendiğim kızlar. Ama benim suçum mu şimdi? O limon o ekşi surat sürekli laf sokup duruyor.
Z: Kızlar tamam pardon. Sizin burda olduğunuzu unutmuşum.
Unutursun sen zaten her şeyi.
K: Of ya çok uzattık hadi gidelim zaten bir şey yokmuş.
C: Aynen ya çıkalım bi yerlere gidelim.
Y: Bi dakka. Belli bi resmiyetle kendimi tanıtmam lazım. Ben Yağmur.
C: Ben de Can.
Gerçekten mi? Napıyoruz biz ya. Böyle üniversitede tanışma programları olur ya, onların içinde gibi hissediyorum kendimi.
>zeynep
Yağmur ve Can kendini tanıtmıştı. Kerem, ben ve Melis'e sıra gelmeden el sıkıştılar. Ama farklıydı. Böyle... Ne biliyim... Galiba birbirlerinden hoşlanmışlardı. İlk görüşte aşk gibi. Ama Yağmur da biraz benim gibi huysuz olduğu için her an sorun çıkabilir.
Z: Ben de Zeynep diyeceğim ama herkes tanıyor zaten beni.
Benden sonra tam Kerem de tanıtacaktı kendini ama ben sözünü kestim.
Z: Dur Keremcim sen zahmet etme ben seni tanıştırayım... Mr. Muscle Kerem olur kendisi. Gerçi Yağmur ve Melis daha önce gördüler seni ama.
M: Ben de Melis.
C: Neyse ya çıkıp bi şeyler yapalım hadi.
Z: Bence sinemaya gidelim.
M: Çok klasik. Bence bize veya Canlara gidelim. Evde D/C (doğruluk mu cesaretlilik mi) falan oynarız.
Melis' e onay verecektim ki Kerem'in telefonu çaldı.
K: Heyy Barış. Naber?... Hıhı...Tamam tamam biz sana haber veririz... Hadi eyvallah.
Eyvallah ne ya keko bozuntusu. Bu tipe bu karizmaya hiç yakıştı mı?
K: Bana her şey yakışır. He bide, karizmatik olduğum doğrudur.
Ne?!?! Bu ne şimdi? Ben sesli mi düşündüm? Off hep yapıyorum bunu ya.
Z: Salak şey! Pislik! Megoloman! Egoist! Ben sana dememiştim ki.
K: Burada benden başka eyvallah diyen yok güzelim.
Z: Iığmm. Şey ben... Öyle bir niyetim yoktu benim. Öyle demeyecektim. Öööf. Sıkıldım ben bu muhabbetten ya. Ben yanlışlıkla söyledim onu.
M: Neyse ya tamam. Ağğ Barış kim? Daha doğrusu bizim yanımıza mı geliyor?
Kurtarıcı meleğim benim ya. Cadaloz meleğim .
C: Barış bizim üçüncü silahşörümüz.
K: Nerdesiniz sıkıldım geleyim diyor.
C: Bizdeyse kalsın bize gidiyoruz çünkü. Uyar mı?
Y: Bize uyar değil mi?
M: Evet.
Z: Olabilir.
K: Tamam ben mesaj atarım hemen.
C: Tamam hadi arabaya o zaman.
Hadi bakalım. Neler bekliyor bizi? İlk defa hep beraber vakit geçireceğiz. İşin gerçeği Mr. Muscle' la uğraşmak da hoşuma gidiyor. Neyse ya sorun çıkmadan eğlenelim de gerisi Allah kerim!
*Gençlik hiç yorum gelmiyor üzülüyorum. Fikrinizi belirtin lütfen. Ben de hatalarımı düzeltmeye çalışabilirim böylece. Tabii hatamın olmasını istemem ama varsa da düzelteyim. Umarım beğenmişsinizdir bu bölümü ☺☺*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Çılgın Hali (ZeyKer)
RomanceAşk ve nefret... Her iki zıt duyguyu da aynı kişiyle tadan bir kız. Peki hangisi ağır basacak? İçinde filizlenen öfke onu yaşayabileceği aşkın güzelliklerinden mahrum mu bırakacak yoksa masumiyeti ve affediciliği ona aşkın en çılgın hali olarak geri...