Aşkın Çılgın Hali (ZeyKer)

11-Hazırlıklar

Multimedia: Zeynep'in elbisesi

Y: Off çok güzel olacak. Eminim. Mekanımızda hazır. Ohooo! Ama çok işimiz var. Bence şimdiden başlayalım hazırlıklara.

M: Yağmur valla iyi fikir attın ortaya. Çok eğlenceli olacak gerçekten. Kafa dağıtmış da oluruz fena mı?

Ne mi çok güzel olacak? Ne hazırlığına mı başlayacağız? Hemen söyleyeyim. YağmurCUĞUM bir kez olsun sakin duramadı. Bu sefer de yılbaşı için çok büyük bir parti verecekmişiz. Mekanımızda Mr. Muscle'ımızın mekanı olacakmış. Mekanı merak ediyorum aslında. Ama büyük bir parti olmasına ne gerek var değil mi?

Z: Gençler bence kendi aramızda bir şeyler yapalım.

C: Yapma Zeyno yaa!

Z: Can gerçekten ben hoşlanmam öyle şeylerden, hem çok yoruluruz. Ben ertesi günümü uyuyarak geçirmek istemiyorum.

C: Zeynepcim bilirim ben seni sevmezsin de, önümüze çıkanı da çağıracak değiliz ya. Biz Keremle Barışla falan bir 10-15 kişi çağırırız. Sizin üniversitede kız arkadaşlarınız vardır onları çağırırsınız. Falan filan işte. Düşünürüz daha ama çok eğleneceğiz sen işin bu kısmından bak.

Z: Aman iyi be! Ama bakın beni karıştırmayın hazırlık mazırlık. Kızlar sözüm size, alışveriş kuaför falan onlarla da uğraşamam ben. Evde bir maşa atarım saçıma tamamdır.

M: Başka türlüsünün mümkün olmadığını biliyorum. Değil değil mi, yani başka türlü kabul etmezsin sen değil mi?

Y: Ay bir de soruyor. Dene bakalım alışverişe çıkmaya. Partiye gelecek mi gelmeyecek mi görürüz.

K: Zeynep sen o kadar mı inatsın ya? Daha önce yaşandı mı böyle bir şey?

Ne kadar iyi arkadaşlarım var benim ya ne kadar iyi tanıyorlar beni. Sevgilimin gözünde keçi olarak görünmek istemiyorken şimdi bana sorulana bak. Tamam inatçı olabilirim ama rahatsız edecek derecede değil. Yani inşallah değildir.

Z: Şey aslında tam öyle bir şey değildi.

M: Valla tam da öyle bir şeydi.

Hemen ele verin zaten. Hiç vakit kaybetmeyin değil mi? Şıllaklar! Ama şimdi düşünüyorum da ne kadar büyük olay çıkarmışım. Çok komikti ya. Ben yine böyle uğraşamam falan demiştim ama beni gizlice götürmüşlerdi. Annemin moda eviyle ilgili-annesi işleri Gölyazı'yı çok sevdiği için oradan yürütüyor arad bir geliyor İstanbul'a- birkaç sorun çıktığını söylemişlerdi. Benim halledebileceğim birkaç problem. Evden çıktık vee kuafördeyiz. E ben de sinirlenmiştim tabi. O yüzden o çoook büyük partiye gitmemiştim. Onlar da beni ikna etmeye çalışırken baya geç gidebilmişlerdi. Bunları düşünürken bir yandan da dişlerimin arasından "Miliss!" diye onu dürtüyordum.

K: Vaov!

Z: Neyse ya kapatalım bu konuyu.

K: Yalnız konuyla beraber kafe de kapanacak. Kalksak mı artık?

Z: Kalkalım canım.

C: Biz sizi yarın 2 gibi alalım beraber hazırlıklara başlarız. Süsleme falan.

Y: Olur bence.

Şıllağa bak sen! Nasıl da cilveli "olur bence" diyor.

M: İyi hadi madem kalkacağız hesabı falan isteyelim.

K: Siz durun ya ben öder gelirim şimdi.

Z: Tamam o zaman biz bekliyoruz seni burada.

Kerem hesabı ödemek için ayağa kalktı. Giderken de telefonunu çıkarttı. Ne yapacak acaba telefonla?