Limit Aşımı 19

21.6K 1.4K 156
                                    

Yaşadığım şoku atlatamıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yaşadığım şoku atlatamıyordum. Kurtardığım onca insan arasında kimseyi tanımıyordum. Kimse ölmeden önce gözlerimin içine bakmamıştı. Ağlama isteğimi bastırarak kolyemi tuttum ve geldiğim yolu koşmaya başladım. Hiç durmadan, kızarana kadar koştum ve kahve içtiğimiz kafeye ulaştım. İnsanlar bana tuhaf bakışlar atarken, nefes nefese kolyemi tuttum. Ve öldürüldüğü anı canlandırdım gözümde. Farkında olmadan gözümden bir damla yaş geldi.

Gözümü açtığımda karşımda Murat vardı.

"Akşam yemeğinde bizdesiniz bu arada. Ablam sıkı sıkı tembihledi."

"Ölecek!" diyerek ayağa kalktım. "Sonra anlatırım. Sen burada kal Murat."

Arkama bile bakmadan koşarak şirketin kapısına ulaştım. Birkaç dakika erken gelmiştim. Bu süreyi nefes alışverişimi düzene oturtmak için kullandım. Şirkete yaklaşan taksiyi görünce kalbim korkuyla ve hızla atmaya başladı. Yekta Bey elinde telefonla arabadan indi. Her şey, her zaman olduğu gibi aynen yaşanıyordu. Ardından Cihangir indi. Ya Yektayı kurtarırken Cihangir'e bir şey olursa? O bir özel tür. Ölebilir miydi? Bir şey olur muydu?

Sola doğru bakıp bize doğru koşan adamı gördüm. "Yekta Bey," diyerek bana bakmasını sağladım. Ardından nasıl yaptığımı bilmesem de kendimi onun üstüne attım hızla. Bu yüzden ikimiz de yere yığıldık. Yekta Bey koruma içgüdüsü ile beni sıkıca sarmıştı.

Yeniden koşarak gelen adama baktım. "Silahı var!" diye bağırdıktan sonra bedenimle Yekta Bey'in bedenini örttüm. Onu korudum. İnsanlar çığlık atarak etrafa koşarken az önce geç kalan güvenlik görevlisi, bu sefer tam zamanında geldi.

"Kaldır ellerini!" derken gözlerimi sımsıkı kapatmış bir şekilde olayın sonuçlanmasını bekliyordum. Başımı farkında olmadan üstünde bulunduğum bedene gömmüştüm.

"Korkma," dedi Yekta Bey birden. "Ben buradayım."

Gözlerimi açıp ona baktım. Ben onu koruduğumu düşünsem de, o da kendince beni koruyordu. Aklıma çatı katında saçımı okşadığı an gelmişti birden. O zaman da böyle şefkatle davranmıştı bana. O, o anı hiç yaşamamıştı. Ama ben onun o zaman hissettiği şefkatin aynısını yeniden hissediyordum. Şaşkınlıkla ona bakmaya devam ettim. O ise ela gözlerini üzerimden çekmiş, olan biteni izliyordu.

Kurtarmıştım değil mi? Onu Kurtarmıştım. Canlı kanlı bir şekilde karşımda olduğuna göre başarmıştım. Bu seferki görevimin zaferi, diğerlerinin vermediği kadar mutluluk yaratmıştı içimde. Çünkü Yekta Bey benim için önemli biriydi. Her şeyden önce güvenebileceğim, çok iyi bir insandı.

"Sanırım atlattık," diyerek yeniden bana baktığında kendimi ondan uzaklaştırdım ve yavaşça ayağa kalktım. Yekta Bey de benim arkamdan ayağa kalktı ve üstünü silkti. "Sen iyisin değil mi?"

"Çok iyiyim Yekta Bey. Asıl siz iyi misiniz? Kusura bakmayın üstünüze atladım resmen."

"İyiyim. Çok zekice bir kurtarıştı Ezgi Hanım. Size bir kez daha hayran kaldım."

Tehlikeli LimitHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin