Cumartesi günü gelmişti . Ama adamlar acil işi olduğunu söyleyip gitmişlerdi . Yeni bir bina olduğu için sadece yük asansörü çalışıyordu .
Eşyaları asansöre koyuyordum . Biri otoparktan sürekli asansörü çağırıyordu . Sinirlenmiştim . Daha hızlı götürmeye çalışıyordum .
Ama bu lanet olası alçı her şeyi berbat ediyordu . Koliyi asansöre koyarken arkamdan ses geldi ve koli yere düştü . İçinde sadece test kitaplarım vardı .
Kızmak için arkamı döndüğümde o da buradaydı . Onda da bir kaç koli vardı .
"Seo-Jun ! Ne diye asansörü çağırıyorsun ? Burada koliler yerleştiriyorum !"
"Bunu 2 kat aşağıdan bilmek mümkün değil . Özür dilerim."Toplarken konuşmaya başladı .
"Tek elle zor olmuyor mu ?"
"Sence ?"
"Zor ."Ama cidden zordu . O sırada diğer asansör geldi . Seo-Jun yavaşça ona binmeye gitti . Başka çarem yoktu .
"Kim Seo-Jun !"
Bana doğru döndü .
"Yardım eder misin ?"
Güldü ve kafasıyla evetledi.
Kendi 3 kolisi bir kenara koydu ve benden kalem istedi . Kendininkilere çizik attı .
Beraber bir sürü koliyi taşıdık . Son koliyi asansöre Seo-Jun taşıyordu . Onu da en tepeye koydu . Asansörde sıkışık kalmıştık .
Bundan rahatsız olduğumu anladı ve biraz yana kaydı . Asansör düğmesine bastım . Bana bakıyordu . Ben de ona baktım . Bakışlarını geri çekti .
Yukarı çıktık . Ben evin şifresini girip açtım . O da kolileri içeri getirdi . Bu sefer daha hızlı taşımıştık .
Sonra bir kapı açılma sesi duydum . Karşı dairedendi . Bunu açan ise Seo-Jun'du
Ona şaşkınlıkla bakıyordum . Ona baktığımı anlayınca bana döndü ve ;"Hoşgeldin yeni komşu."
Şaşırmıştım doğrusu . Biraz dinlendikten sonra kapı çaldı . Çalan kişi Sun-Hi ve annesiydi. Bana yardıma gelmişlerdi . Annesi gelirken Mi-Sae'yi getirecekti ama o yoktu .
"Bir şey sorabilir miyim ? Mi-Sae nerede ?"
Anne kız birbirilerine bakıp güldüler .
Sonra annesi konuşmaya başladı ."Senin o zeki arkadaşın o kadar çok sıkılmış ki hastaneden son tahlillerde idrar yerine şeftali suyu vermiş. Bir günlük daha hastaneden kalacak maalesef ."
İçimden o anda bir "vay anasını" geçirmiş olabilirim. Ama hoşuma gitmişti . Etrafı toparladık . Annesi Mi-Sae'ye gerekli olabilecek şeyler getirmişti.
Gece kendimi yatağa atmıştım . Gece yarısı seslerle uyandım . Saate baktım . Saat daha gece 03:17 idi .
Sesler apartmandan geliyordu . Terliklerimi giydim . Ve kapıyı açarken karşıda benim gibi bakan Seo-Jun'u gördüm .
Ne oluyor diye soracakken baş parmağını ağzına götürerek sus işareti yaptı . Bir adam sürekli bağırıyordu . Ve bizim olduğumuz yere doğru geliyordu sanırım .Seo-Jun gel dedi ve hemen beni kolumdan çekip içeri çekti . Korkmuştum . Gece yarısı ne oluyordu böyle ?
"Seo-Jun dışarıda ne oluyor ?"
"Bilmiyorum ama iyi olmadığı kesin . Ben polisi arayacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[𝕙𝕚𝕞 & 𝕚 - ~] ♡
Teen Fiction-"Ha-Eun"-: Düşsem, yaralansam, acılar içinde kıvransam bile hayallerimin arkasından koşacağım . Dışarıdan bakıldığında çok mutlu görüniyorum, ama sürekli mutlu olmam imkansız. Çünkü ben bir insanım . -"?"-:Sen zaten benim ruhumsum... Gitme. Beni b...