İçim içime sığmıyordu. Hevesle yanımdaki adama döndüm. Her şeyi o kadar güzel ayarlamıştı ki... Şuan uçaktaydık. Nereye gideceğimizi bilmiyordum bile. Sanırım Koray'ların yanınaydı. Onlar neredeler onu da bilmiyorum. Neyse ki pilot yaptığı konuşmada nereye gideceğimiz konusunda beni aydinlatti.
''Muhteşem olucak'' dedi Emir başını başıma yaslayarak. Kocaman gülümsedim ve yanağına sımsıkı bir öpücük kondurdum.
''Teşekkürler." Gülümsedi. "Buna ihtiyacımız vardı. Hepimizin " diye ekledim yanımda oturan ve elinde Emir'in telefonuyla anne babasının fotoğrafına bakan Ada'ya bakarak. Elimle saçlarını düzelttim.
"Özledin mi onları ?" Diye sordu Emir.
"Beni sizinle bıyakıp gittiley. Bu kötü bi şey. Ama onlayı çok özledim. " gözleri doldu fakat ağlamadı. Hande'yle Koray'a gitmeyin bile dememişti. Gitmelerini istemediği o kadar da belliydi. Bize annemi istiyorum diye ağlamamıştı bile. Açıkçası bunu yapmasını bekliyordum. Ama bir şekilde güçlü olmayı seviyordu daha bu yaşta. Kesinlikle Koray'ın kızı olduğu belliydi.
Gözlerimi sallantıya açtım. Uçak iniş yapıyordu. Ada yanımda uyuyordu. Emir'e yaslanarak bende uyumuşum. Doğruldum ve gerindim. Pilot konuşmaya başlayınca Emir'de gözlerini açtı. Gülümseyerek beni süzerken dayanamayıp dudaklarına uzandım. Amacım tamamiyle masum bir öpücüktü tabiki Emir faktörünü göz önünde bulundurmamıştım. O masum hareketimi dağdan yuvaranan bir çığ gibi büyüterek karşıladı. Uçakta oduğumuzu muhtemelen yan taraftakilerin bizi izlediği gerçeğini hatırlayarak durmaya çalıştım ama o durmadan durduramadım. Neyse ki bizi durduran ses çok geçmeden geldi.
''İyrençsiniz.''
Hemen çekilip yan tarafıma döndüğümde bize yüzünü buruşturarak bakan Ada'yı gördüm. İçime telaş dagası yayılırken yan tarafımda sırıtarak dudağını yalayan Emir'i farkettim. Ada'ya bakmayı bırakıp Emir'e baktım.
''Ne? Bu Koray ve Hande'nin kızı farkındasın umarım. Senden fazla cinsel bilgisi bile olabiir.''
''Çok odunsun Emir:''
Tam ağzımı açacaktım ama susmaya karar verdim. Neyse ki başarıyla iniş yapmıştık. Uçaktan indikten sonra 5-10 dakikamızı bavula ayırdık. Yolcu karşılama bölümüne geldiğimizde karşımda burada olacaklarını hiç düşünmediğim Hande ile Koray'ı gördüm. Elimi kavrayan Ada birden ellerimi bırakıp koşmaya başladı.
Sonrası sevgi gölü. Sarılmalar , öpmeler. Hande'nin gözü dolmuştu. Bu manzarayı izlerken Emir'e döndüm ve gülümsedim.
''Eee , bize selam yok mu ?" Diye öne atıldı Emir. Bende sırıtarak arkasından gittim. O ilk Hande'ye sarılırken ben kendimi kucağında Ada olan Koray'a attım
"Ulan bir yalnız kalalım dedik burada bile buldunuz ya bizi helal olsun." Dedi Koray. Kollarını gevşetirken omzuna geçirdim
"Valla onu Emir beye soracaksın. Bu sabaha kadar hiç bir şey bilmiyordum." Diye cevap verdim. Aynı zamanda bana kollarını açan Hande'ye gittim.
"Veliahtımız ve efsaneleşmiş süprizleri. Koraycığım biraz Emir'den ders al." Dedi Hande sarılırken.
"Valla tam bir umutsuz vakasın Koray'ım ama bir şeyler yaparız." Dedi Emir Koray'a.
"Eksik olma be Emir'im." Diye cevap verdi Koray.
Hep birlikte Koray'ın burdan kiraladığı arabaya doluştuk. Nereye gideceğimizi bilmiyordum. Direksiyon başındaki Koray götürüyordu bakalım bir yerlere.