Yine o kahrolası ailemin kavgasıyla uyanmıştım. Saat daha sabaın 7 siydi , şu sabah kavgalarından bıkmıştım artık. Sinirli bir şekilde yatağımdan kalktım ve "noluyor yine!" diye seslendim. Bana cevapları "odana git!" oldu. Ve bende her zaman ki gibi odama doğru yol aldım. Odamın kapısını açtım ve sert bir şekilde kapadım. Yatağıma doğru uzandım. Hemen yanımda olan masanın üzerinden telefonumu aldığım gibi ; Sigarayı çok seven , mazoşist , kahverengi saçlı tam bir rock delisi ve benim gibi hep siyah giyinen Atayı arayıp 'dışarı çıkalım mı bunaldım' dedim ve oda bana 'üstümü giyineyim çıkalım dedi' , tamam diyip telefonu kapattım.Yaklaşık yarım saat sonra hazırlanıp dışarı çıktık.Saat daha sabahın 8'iydi evin önünden biraz uzaklaştıktan sonra Ata her zamanki gibi sigarasını sağ cebinden çıkartdı ve 1 dal bana uzattı "al bakalım" dedi.Sigarayı alarak Ataya "eyvallah Sam" dedim.Genellikle bu lakabı seviyordu ve böyle seslenilmesinden hoşlanıyordu.Bizim Atayla birbirimizden başka kimsemiz yoktu , her gün beraberdik yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi.Açıkçası ikiz gibiydik ikimizde sürekli siyah , dar giyinir ve kolyeler takardık.Etrafımızdakiler Tarafından hoş karşılanmazdık
ama bu pekde umurumuzda değildi açıkçası.He bu arada eklemeyi Unuttuğum önemli bir nokta var "biz kimseyi umursamayız"
Sigaralarımızı içtikten sonra Kadıköy'e doğru yol aldık.Ata bana dönüp sırıtarak "bugün hangi kızları ayarlayalım" dedi.Bende tebessümle istediğini Sam dedim.Yavaşça Yürürken metroya gelmiştik ve her zaman ki gibi kartımız yoktu , gişelerin oraya geldik ve Atayla 5 saniyelik bir göz göze gelmemizden sonra aynı anda gişeden atlayarak metroya doğru koştuk.
BIRINCI BÖLÜM SONU....
