-BABAM

18 3 3
                                    

Arkadaşlar hikayenin ilk bölümü olduğu için biraz klasik gelebilecek ama inanın öyle bişey olacak ki bende sizde onlarda inanamayacak ...
Yorum yapıp oylamayı unutmayın sizleri seviyorum 🖤

Annem bir psikolog olduğu için çoğu zaman hastalarını eve davet ederdi bu yüzden  bende arkadaşlarımı eve çağıramazdım zaten pek de arkadaşım yoktu sadece Kübra ve İpek vardı. Kübra'nın yanı sıra İpek ile daha iyi anlaşıyorduk yani ben İpeği daha çok seviyordum. Gün içinde annemin hastaları evde olduğu için çoğunlukla Ipek'lere giderdim, zaten İpeğin anne ve babası evde pek durmazlardı ikiside emekli öğretmen olduğu için ömürlerinin geri kalanını dünyayı gezmek için adamışlardı. Ve bu haftada İtalya'ya gitmişlerdi o yüzden rahat rahat gidip gelebiliyordum...
Babam yurtdışında mesleğini sürdürmekte olan bir doktordu. Sadece yılda 2 defa görebiliyordum onu yani tatillerde.Zaten annemle babam boşanmışlardı..
Birgün ben okuldan dönerken birden telefonum çaldı, babam arıyordu;
"Efendim baba?"
"Merhaba Asya, kızım ben babanın arkadaşıyım. Baban dün kalp krizi geçirdi ve kalbi durdu 1. kez yeniden çalıştırmayı başardık ama 2. defa öyle olmadı malesef üzgünüm."
"Sen ne diyorsun? Öldü mü babam! Ölemez, benim babam ölemez!!"
"Sakin ol Asya, babanın cenaze işlemlerini Babaannenler burda yaptı ve burda gömüldü."dedi ve telefon kapandı...
Babam dün ölmüştü ve bundan benim yeni haberim oluyordu aman Tanrım! Gerçekten kafayı yemek üzereydim. Ölmüştü BENİM BABAM ÖLMÜŞTÜ...

                      *1 HAFTA SONRA*   

Annemle babamın kabrine gitmiştik ve bugün dönüyorduk. Babaannemler İtalya'da yaşıyordu ve babam bu yüzden oradaydı sırf onlar için beni ve annemi, ailesini bırakıp gitmişti ve ben daha ona doyamadan terk etmişti beni.
Uçağa binmeden heman önce babaannelerin yanına gitmiştim, hesap sormak için..
"Babaanne ben geldim." Dedim ve kapıyı çaldım. Babaannem kapıyı açtı ve gel işareti yaptı bende içeri girdim. Dedem uyuyordu Babannemse salonda öylece oturuyordu, ve ben amacım olan için gelmiştim konuyu uzatmadan direkt girdim;
"Neden babaanne neden? Babam öldüğünde neden haber vermediniz bana? Tamam biliyorum annemle aranız berbat konuşmuyorsunuz ama ben? Benim hakkım değil miydi babamın öldüğünü öğrenmek? Belki o adam aramasaydı hala haberim olmayacaktı." Dedim.
"Hangi adam?" Dedi babaannem.
"Babamın arkadaşı aradı söyledi baban öldü diye."
"Ona neymiş hem babanın telefonunu almadı mı deden?" Diye karşılık verdi.
"Ne diyorsun sen babaanne? O benim babamdı eğer o adam söylemeseydi hala haberim olmayacaktı ve sen benim bundan haberdar olmama sinirlerniyorsun?" Dedim.
"Çık git. Hemen çık git annenin yanına bidaha da gelme buraya senin ne baban  var artık ne babaannen ne de deden!" Dedi.
O an başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü, o kelimeleri beynimde canlandırdıktan hemen sonra hiçbirşey demeden çıkıp gitmiştim öylece annemin yanına. O benim babaannemdi ve bunları bana söylemesi hazmedemiyordum ama doğru söylüyordu babam gittikten sonra artık ne babaannem kalmıştı ne de dedem sadece annemle biz vardık..
Annemin yanına geldiğimde annem çoktan havalimanına gelmişti ve pasaport işlemlerini halletmiş Ankara  uçağını bekliyordu . Bende onun hemen arkasından pasaport işlemlerini yapıp annemin yanına gittim. Babaannemin dedikleri hala aklımdan çıkmıyordu. Bu durum annemin dikkatini çekmiş olacak ki; "Asya kızım ne oldu betin benzin atmış?" Diye sordu.
"Yoo, yok anne bişeyim yok diyerek." Diyerek hızla bir cevap verdim. Annemde buna karşı kafasını salladı ama anlamıştı bisey olduğunu ki o bunun mesleğiydi..
Ankara uçağı gelmişti ve bütün yolcularla birlikte bizde uçağa doğru gidiyorduk...

Arkadaşlar ilk bölüm ama biraz kısa oldu gerçekten kusura bakmayın. Bu aralar sınavlarım var ve yetiştiremiyorum ama sizleri çok seviyorum bidaha ki bölüme bomba gibi gelicem beklemede kalın🖤
Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın🖤

BİZİM İÇİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin