11

600 52 30
                                    

h a r r y 

Üç ay olmuştu ve şu ana kadar pek büyük bir şey olmamıştı. Bebeğimin nasıl bir şey olduğunu görmeye başlamıştım. Tabii ki de en heyecanlı olan kimdi?

''Niall amca en iyisi!'' Niall biz alışveriş merkezine girerken tezahürat yapıyordu.

''Amca olarak seni istemiyorum.'' dedim.

''Umurumda değil,istiyorsam amca olacağım.'' kıkırdadı,beni de güldürmüştü.

Yapılacaklar listemi aldım,ne yapacağıma baktım.

''Pekala,biraz hamilelik mağazalarına bakmam gerek. Bilmiyorum,bu biraz garip,ama evet.Sonra belki bir öğlen yemeği ve bebek için bir şeyler seçmek ister misin?'' diye sordum.

''Sakıncası yoksa seçeceğim, en iyi yeğen şeyleri seçeceğim ve kimse beni durduramaz. '' belimi tuttu ve sıkmaya başladı.

''Yavaş ol dostum!'' en yakın arkadaşımın gözlerinin parlamasını izlerken güldüm.

''Çok heyecanlıyım Harry! Senin için ve Louis için.. Ü-üzgünüm.'' Elimi bıraktı. Hiçbir şey demedim,sadece gülümsedim ve elini yeniden tuttum.

''Hadi,yapacak çok işimiz var,sonra o adamı hatırlarsın.'' Yavaşça yürürken o da gülümsedi. 

''O hala bebeğin babası Harry.'' diye fısıldadı.

Her ay,Niall bana Louis'nin çocuğumun babası olduğunu hatırlatıyordu.Ve bunu biliyorum. Ama ya baba olmak istemiyorsa ne olacaktı? Bu sadece beni ve bebeğimi yaralardı,onunla babasının onu bir sokak köpeğiymiş gibi terk ettiğini konuşma riskini almak istemiyordum.

Louis gibi bir adamın çocukları sevmediğini ya da onlarla ilgilenmediğine emindim. Yani bebeğimi ondan saklayacaktım. 

Herşey için doğru bir zaman vardır. Şu an sadece bebeğim ve ben vardık.

Niall'a cevap veremedim,çünkü hemen ardından ne kadar aç olduğuyla ilgili homurdanmaya başlamıştı. Küçük (benim için küçük,Niall için?Ondan az yemesini bekleyemezdik.) bir yemek yedik. 

Daha sonra ev için deterjan,birtakım temizleyiciler almaya gittik. Tüm bu sıkıcı şeylerden sonra, Niall ve ben bebekler için yeni açılan bir dükkana girdik. Her zaman olduğu gibi, lgbt bayrağının gökkuşağı kadar renkliydi. Tek fark,canlı değil de pastel renkler vardı. 


''Koş evlat!'' Niall'ın istediği külotları seçmesine izin verirken haykırdım. Sadede bebeğin cinsiyeti henüz belli olmadığı için nötr renkler almasını istedim. Mağazanın etrafında dolaştım, bazı temel ihtiyaçları aradım.


''Kaç aylık?'' dedi arkamdan bir kadın sesi.


Kafasında boğa şapkası vardı. Saçları yüzünden yüzünü pek göremiyordum.


''Üç.'' dedim.


''Ne güzel!'' diye cevapladı.


''Görmek ister misin?'' diye sordum.


Ultrason fotoğraflarımdan birini çıkarttım. Fotoğrafı eline aldı. ''Çok güzel değil mi?''  Tabii ki ebeveyn içgüdülerim ortaya çıkmıştı.


''Kız olduğunu nereden biliyorsun?''


''Bilmiyorum,sadece öyle hissediyorum.'' diyerek gülümsedim. Telefonum rahatsız edici bir sesle çalmaya başladı. Arayana baktım,bilinmeyen numaraydı. Hemen açtım.


''Harry?'' Bir adamdı. Hep aramak istediğim bir adam.


''Louis?''


''Harry,Tanrım! S-s-so-nun-da...'' Hat sürekli kesiliyordu.


''Ne?Lou?''


''Ha-Harry! Üzgü-nüm,ç-çok üzgün-üm!Daha s-sonra gör-üşür-üz!''  Daha sonra ses kesildi,kalbim duracak gibiydi. Biri beni izliyor mu diye etrafa bakındım,neyse ki sadece bir çift vardı.


Birkaç dakika sonra,Niall yanıma birkaç  bebek kıyafetiyle geldi. Çok alması iyyidi,ben hiç almamıştım. Aldıklarını ödedik ve direk mağazadan çıkıp eve gitmeyi istedim. Doğum alışverişi yapacak modda bile değildim. 


''Bir şey mi oldu Haz?'' diye sordu poşetleri arabanın arka koltuklarına koyarken,bu sırada ön kapıyı açtım.


''Louis aradı.'' diye mırıldandım.


''Bu güzel bir haber!'' diye haykırdı.


''Hayır,dostum. Kötü hissediyorum. Bebeğim geldiğinde bir şeyler olacak sanki.'' İç çektim,ön koltuğa oturdum.


''Hiçbir şey olmayacak. Birkaç ay içinde küçük tatlı bir şey ile uğraşacaksın. Bu kadar. Eğer geri gelirse sonrasına bakarız.'' Niall arka kapıları kapattı ve sürücü koltuğuna oturdu.


''Umarım...''


••••


b i r i


Bu iğrenç! Harry Styles,aşık olduğumu bildiğim tek insan hamile. Peki kimden? 


Tabii ki Louis Tomlinson. 


Ve saf kötü bir kalbim olduğu için,Louis asla çocuğuyla veya Harry ile tanışamayacaktı. Ya da tanışacaktı...


Acı bir şekilde.


Ultrason kağıdını elimde buruşturup attım. Bana iki sene önce söylediği her şeyin doğru olduğunu ona kanıtlayacaktım. Yeni doğan bir bebek bile onu duygusal olarak incitmeme,onu depresyonun ve intiharın eşiğine sürüklememe engel olamazdı. 


Onu içten içe öldürecektim. O zaman muhtemelen yaptığı her şey için pişman olacaktı.  Eğer olmazsa,bebeği de o ultrason kağıdı gibi  çöpe gidecekti.  Çünkü Louis bebeği öğrenene kadar hiçbir şey Harry'i incitmemi engelleyemez. 


Umarım Louis öğrenmez. Yoksa... ölürüm. 








Mommy Styles | Larry Türkçe ÇeviriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin