O bir hafta boyunca tüm hayatı kararmıştı sanki, kapalı duran gözlerin ardındaki maviliklere hasret kalmıştı. Uyandığındaki o yaşadığı duyguları daha önce hiç hissetmemişti. Onun için bu mutluluk dünyalara bedeldi.
Ona yardım ederken kokusunu bol bol içine çekti. Bu kokuyu kimseyle paylaşmamak sadece kendine saklamak istiyordu. Ta ki kapının önünde onları bekleyen şoförün bakışlarını görene kadar. İçinde oluşan kıskançlık filizleri baş göstermişti. Adamın duygularını hissetmişti, ona olan yakınlığı onu rahatsız etmişti. Yolculuk boyunca aynadan onları izleyen adama bilendi durdu ama onu bir yandan da sakinleştiren bir şey vardı. Yanında oturan sarışını...
Uzun bir süredir ona bu kadar yakın olabilmenin hayalini kurup durmuşken şimdi her şey istediği gibi ilerliyordu. Tek bir engel vardı aralarında, tek bir sorun, tüm tabuları yıkabilecek büyük bir sorundu bu...onu da ortadan kaldıracaktı. Yakın, çok yakın bir zamanda.
Elindeki viskisini yudumluyor gelen konuklarla kendine hayran bırakarak sohbet ediyordu. Bir yandan devamlı saatine bakıyor diğer yandan da kapıdan girip çıkanlara bakıyordu. "Gelmeyecek" diye düşündü. Ta ki, kapıdan adeta bir melek gibi süzülen beyazlar içindeki kızı görene dek. Tüm dikkatleri her zamanki gibi yine üzerine toplamayı başarmıştı. Ona bakan gözlerin hepsini oymak istedi. Pek sağlıklı düşünemez olmuştu. İçinde hissettiği karmaşık duygular düşünmesini engelliyordu.
Çok cesur ve asil bir kıyafet giymişti, tüm fiziğini gözler önüne sermiş endamını ve güzelliğini herkese göstermişti. Adeta geceye güzelliğiyle damga vurmuştu. Konuklara o hayran olduğu gülümsemesiyle selam verirken onun gözleri ışıldadı. Bu mükemmel tabloyu yakından gözlerini kırpmadan izledi. O an onun gözleri yanında soluk kalan mavilikleriyle buluştu. Gözleri gözlerine değdiği an kalbi tekledi. Ona doğru adım attıkça açığa çıkan mükemmel uzun bacakları ve tüm fiziğini ortaya çıkaran elbiseyle toz pembe hayallerin canlanmasına neden oldu.
Ve bu hayal hiç bitmesin istedi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUPA KIZI -Asla Pes Etme!
Teen Fiction"Asla pes etme Mehir, eğer kaybettiğini düşünürsen işte o zaman gerçekten kaybedersin." Son sözleri buyken gözlerimi kısarak baktım ona, pes etmek mi? Pes etmek benim kitabımda yoktu. Oyun oynamak...hmm bu benim doğamda vardı. Ufak bir şeyi bile koc...