2.BÖLÜM ZÜPPE

98 60 4
                                    


Multi Medya Akça Kökoğlu:

"Asil olmak değil önemli olan, için dışından asil olsun yeterde artar."

Zaman çarşısında aradığımı bulamıyorum söyledilerki sen orada yoksun:

"Züppe"

Züpe dediğimde iki elimle ağzımı sıvazladım nasıl,bir duygu hissetiğini yüzünden az çok anlaşılıyordu,ne yapacağımı bilemeden yardım istemek geldi anlamsız boşluktan,yardım istemelimiydim bu günden sonra.
Ellerim titriyordu şimdi yardım istesemi diye düşücelerime engel olamıyorum.Ve neden ben durduk yere saçmalıyorum ki'birşey söylesene ahmak.'İçim deki anlam veremediğim bir ses bana haykırıyordu kullaklarıma. Uzatmamalıyım yoksa sonum hastanelerde veya mezarda yerim hazır olabilir.

"Züppemi..sen bana züppemi diyorsun küçük şey."

Dudaklarımla yardım dileneceken. Sözleri, içimde 'yardım' diye çığlık atan ses yoktu. Oda beni bırakmıştı bu saate ayın parlak ışığı bir yandan içimi kül ederken,bir yandanda yakıp yıktığı yeri onarmayıda başarıyordu.Karşıma anlam veremediğim boş bir öfke kahvellerime yansıyordu.

"Hey..ürkek ceylancık."

Arkama korkuyla döndüğüme koşmaktan afallamış sarhoş adamlara baktım çıkmaz bir sokağa girmiş gibiydim arkamı dönsem sarhoşlar önüme dönsem önüme döndüğümde bu sefer gözlerindeki allaylı sinsi gülümseyle 'şimdi benden yardım dileneceksin.'Diyordu sanki.

Mecbur dilenecektim gözündeki kahveleri doğru söylüyordu.

"Yardım et lütfen"sesimdeki korku bedenimi kaldıramamışt son kez,
"Lütfen"dediğimde sesimi kullaklarım algılamıyordu ani tepki ve kapalı ortamlarda nefesim kesiliyordu ki.Vücudum betonla birleşirken; Gecenin en güzel anı,ve ayın en güzel tonunu izlerken.

İki elin belimi ve bacaklarımı kavrarken kendimi güvende hisedip kahvelerimi ıslak ve tuzlu göz kapaklarımı kapatım ve son duyduğum şey.

"Ben miraç züppe değil!"

Miraç'ın ağzından

Korkudan gözlerimin önünde bayılan kızı görmem benim içimde hassas içerik'dokunma diyordu'kafedeyken ona yanlışlıkla çerme takmış olamam onun aniden parlamasına sebep olup,kahvelerine baka kalmıştım beni itirdiği için ondan ne özür nede afedersin vesayre.Şeyler söylemeden masaya oturduğumda kahvellerine bakmamak için zor tutuyordum kendimi.

Karşımda o güzel vücudu yerle birleşmiş adını bilmediğim kıza bakarken birde karşımdaki sarhoş guruba baka kaldım.

Kızın ince belini ve bacaklarını kavrayarak bedenime kaldırdım,
Kapanmakta olan gözlerini gördüğümde o gözler o kahveleri bana züpe demişti evet züpe hafifçe kulağına.Doğru fısıldayarak.

"Ben miraç züppe diğil!"

Demiştim ve onu arabanın arka koltuğuna koyacaken elleri bir mengene gibi göğsümü doladı ve kafasını boyun grintime soktuğunda sanki hayatımın en güzel anını yaşıyormuş gibi hissetim.Kollarımdan ayırak yavaşça koltuğa uzandırıp kapatıktan sonra arkamdaki sarhoşlara yönelldim.

"Ooğ..(c)şeylanın kaplanı gelmiş onu senmi yiyeceksin."

Karârşımdaki itlerin konuşmasını duyuyunca,burnumdan görünmeyen alevler çıkıyordu ellerinde küçük meyve bıçağıyla beni tehtit ediyordu aptal.

MIZRAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin