8.BÖLÜM HİSSLER

9 1 0
                                    

'En güzel sevgi birlikte ellerimizi açıp huzur için dua etmek.
Hiç bir güç buna engel değildir'

Kulubenin güzelliği beni mest etmişti daha önce hiç bu kadar güzel biryer görmemiştim sadece filmlerde görürdüm.Arabadan adımımı atığım gibi titreme geldi birden farklı bir mutluluk seziyordum sanki,ama sadece yanılmadan ibaretmiş evin güzelliğinden gece olduğunu fark edemedim.

"İçeri geçelim mi hava soğudu da"

Kapıdan içeri girdiğimde mükemmel bir manzara ile karşılaştım kahvenin toplandığı ve doğallığın büründüğü bir evdi. Sanki tavanda yapay ama gerçek gibi duran yeşil sarmaşıklar beni büyüledi ama ses etmemeliydim.

Etmemeliydim ki rezil olmayayım dım.

"Ben şömineyi yakayım yoksa üşüyeceğiz bu gün buradayız"

Onu izliyordum ne yapıyor diye gözlerini gözlerimde hissetim ve başımı ona doğru döndüğümde gözlerini kaçırdı benden ve bıyık altından gülümsüyordu ve gamzeleri ortaya çıkıyordu bende utanmış ve odaları gezmeye çıkmış tım bu benim haddime değildi ama birazdaha burada durusam istenmeyen şeyler olabilir di.

Bir odadan diğer odaya giderken küçük bir kapı gözüme takıldı kilitliydi anlam veremedim ama çok merak etmiştim kapıya doğru yaklaştığımda kilidi elime alıp çekiştirdim  anda miraç ın sesi beni korkuttu

"Dur!"

"O kapıya dokunma olurmu."

Ses tonu korku ve endişe barındırıyor du, nefes alamadığını gördüm ve birden yere yığılması bir oldu küçük bir vaveyla eşliğinde  miraça doğru koştum cebimden çıkardığım telefonumu ambulansı aramak için elime aldım ama şebeke çekmiyordu korku ve anlık şokla birlikte sinir
yüzünden telefonu fırlattığımı fark ettim.

Mutfağı aramak için koştum su getirecektim ve bulduğum bir bardak su ile miraçın yanına koştum ve elime biraz su boşaltıp yüzüne sıçrattım ve gözlerini sıkıtı ikinci su döküşümde gözlerini açtı sırtına yaslanıp onu oturttum zor olsada. Yarım kalan suyduda ona içirdiğimde baygın bakışlarıyla sırıtarak dedi ki.

"Sen terlemiş misin bu soğukta"

Şaka gibi korkudan ecel terleri döktüğümün farkında değildi herhalde ve pişkin pişkin gülüyordu.

Omzuna vurdum."Sen dalgamı geçiyorsun korkudan ne yapacağımı bilmiyordum şebekede çekmiyordu.Onu bunu boşver de sen iyimisin?"

Bana yaslanıp kalkmaya çalıştığında kolunu tutup omzuma aldım ve yakmış olduğu şömineli odaya gittiğimizde koyu kahve rengi ve deriyle bütünleşmiş olan koltuğa oturttum.

"Sana ne oldu neden bayıldın nefesinin kesildiğini fark ettim ve birden bayıldın"

"Bilmiyorum bende ilk defa böyle bayıldım huyum değildir bayılmak bana öyle dik dik bakma dövecek miş gibi"

Bakışlarımın farkında değildim ve iyi görünüyor du o yüzden sadece ne için buraya gelmemizin sebebini söylemeliydi ve konuya girdim asıl konuya.

"Evet iyisen seni dinliyorum neymiş bu önemli şey züppe bey"

Gülmeye çalışıyor gibi görünüyor du ve onu dinlemek için gözlerine baktığımda bana söylediği kelime şaşırtı.

MIZRAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin