10 kişi olmuş. Sözümde durup paylaşıyorum. Lütfen emeğe saygı için okuduysanız vote verin. Bu benim 3. Kitabım. Diğerlerinede bakarsanız sevinirim.
Şu an önümdeki annemin mezarı... Böyle olucağına kendimi hazırlamıştım ama hiç düşündüğüm gibi olmadı... Haberi duyduğumda bayılmışım gözlerimi hastanede açtım. İlk başta hepsinin rüya olduğunu düşünmüstüm ama dayıma annemin nerde olduğunu sorduğumda acı gerçekle bir kere daha karşı karşıya kaldım.
"Niye ki...neden öldü benim annem o bana söz vermişti..seni yanlız bırakmıycam demişti ama öyle olmadı hani anneler sözünü tutardı...Niye sözünü tutmadın annee!!??"
Hem annemin mezarının başıda oturup toprağını ellerimle sıkıyorum bir taraftan da sürekli bu cümleleri tekrarlıyorum... Dışardan gören biri deli diyebilir ama şu an onu umursayamıycak kadar üzgün ve yorgunum.
"Elis hadi dayıcım gidiyoruz yarın tekrar geliriz merak etme"
İlk başta biraz itiraz etsemde bunun bir faydası olmadığını anlamam uzun sürmedi ve hep beraber eve doğru yola çıktık
***
"Kızım yarın gidicek misin okula?" işte kendime soramadığım soruyu başkası bana sormuştu. Gitmeli miydim? Annemi burda bırakıp gitmek o kadar zor ki ama başka şansım olmadığını biliyorum. Hem uzak bir yerede gitmiyorum canım istediğinde buraya gelip görebilirim.
"Evet gidicem anneanne şimdilik yurtta kalıcam ama daha sonra ev tutmayı planlıyorum" anneannem de zaten benim yurtta rahat edemiyeceğimi biliyodu. O yüzden fazla üstelemedi zaten bu konuyu önceden de konuşmuştuk.
Ertesi gün erkenden arabamla yola çıktım -evet ehliyetim var sonuçta 20 yaşındayım (sınıfta kaldım 1 kez birde okula 1 yıl geç başladığımdan böyle oldu)- anneannemler her ne kadar gelmek isteselerde ben izin vermedim zaten yerim belli daha sonra onlar gelip ev aramaya başlıycaz.
Yaklaşık 45 dakikalık bir yolculuğun sonunda her yerini avucumin içi gibi bildiğim Ege üniversitesine gelmiştim. Öğrenci köyünün o taraflara doğru arabamla gittim. Her yer çok doluydu
İleride boş bir yer gördüm. Arabayı hızlı bir şekilde oraya sürdüm. Benim bir takıntım da araba park etme konusunda. Mutlaka geri geri yanaşmam lazım. Bu yüzden öne gittim. Önümdeki arabanın hizasından tam geri gelicektim ki öküzün biri çok hızlı bir şekilde benim yerime park etti. Hiddetle arbadan indim
" Hey orası benim yerimdi sen hangi hakla oraya park ediyosun benim oraya park ediceğimi göre göre hemde" diye bağırdım. Bağırdığım kişiyi bilmiyordum. Çünkü arabanın her yeri siyah film kaplıydı ama araba oldukça lüxtü.
Arabanın kapısı yavaşça açılmaya başladı bende tek elimi belime koyup bacağımla ritim tutarak o öküzün arabadan inmesini beklemeye başladım. Sanki bana gıcıklık olsun diye daha bi yavaş davranıyodu
En sonunda arabadan indiğinde gördüğüm kişi kalbimin durmasına yetip artmıştı bile
***
