04

1K 124 30
                                    

hyunjin telefonu kulağına tutmak istemediğinden hoparlöre aldı. chan'ın rasgele bir numara vermediğini umarak sakince bekledi. sadece 3 kere çaldıktan sonra telefon açıldı. "merhaba?"

hyunjin'in kalbi durdu. fazla zaman geçmemesine rağmen hyunjin chan'ın aksanını ne kadar sevdiğini unutmuştu.

"s-selam. ben hyunjin."

chan birazcık kıkırdadı. hyunjin chan'ın sırıtan görüntüsünü hayal edebiliyordu. "az önce rezil hyunjin kekeledi mi?"

hyunjin ne söylemesi gerektiğini bilmiyordu. az önce kekelemişti.

"ne? pff. chan duyma problemlerin olmalı. asla senin yüzünden kekelemem."

"evet sen asla- tanrım felix hayır. onu yiyemezsin. tanrı aşkına 20 yaşındasın."

hyunjin kaşını kaldırdı. bir saniye önce chan korece konuşurken şimdi başka bir dilde konuşuyordu. hyunjin ile mi konuşuyordu?

"ne?" hyunjin ifadesizleşti. chan bir dakika daha diğer dilden konuştuktan sonra tekrar koreceye döndü.

"üzgünüm hyunjin, oda arkadaşım bir aptal."

hyunjin'in yüzü kızarmaya başladı. yani chan onunla konuşmuyordu...

"sorun değil, benimki de öyle." hyunjin güldü,
aklına seungmin'in muhtemelen kendinin neden bir yabancıyla verandada uyuduğunu düşündüğü geldi.

"evet ama senin oda arkadaşın mum boyaları yemeye çalışıyor mu?"

hyunjin gözlerini kırpıştırdı. mum boya yemek mi? hayır.

"hayır. ama benim oda arkadaşım şeytanın ta kendisi. veya öyle görünüyor." hyunjin güldü. chan mırıldandı.

"seni aramamı istemenin bir nedeni var mı?" genç olan sordu. tekrardan chan'ın sırıttığını hissetti.

"evet, birlikte takılmak ister misin?"

"evet," dedi hyunjin. chan'ın kendi kendine 'evet' diye fısıldadığını duyunca güldü. "eğer bir günlüğüne sinirli olmayı kesebilirsen."

aniden farklı (ve daha derin) bir ses chan'ın telefonundan konuştu. "bunu yapmasının imkanı yok!" aksanı chan'ınkine benziyordu fakat hyunjin ne dediği hakkında hiçbir fikre sahip değildi.

"o ne dedi chan?" dedi hyunjin.

"bunu kesinlikle yapabileceğimi söyledi."

sonra, diğer kişi tekrar konuşmaya başladı ama bu sefer korece konuşuyordu. "öyle demedim!"

hyunjin bir saniyeliğine sustuktan sonra gülmeye başladı. "evet chan. takılmak isterim."

"tamam güzel! sana mesaj atarım böylece ne zaman buluşacağımıza karar veririz."

chan'ın arkadaşı gelip telefonunu aldı. "benim adım chan! hyunjin'le takılacağım için çok heyecanlıyım. o tatlış için deli oluyorum!" ardından bir çığlık. ve chan telefonu kapattı.

hyunjin kafasını salladı, güldü. içeri gittiğinde oda arkadaşıyla yüz yüze geldi. seungmin.

"hyunjin~" yavaşça hyunjine yaklaşırken söyledi. "chan kim?"

EDGY. hyunchan ✿ [tr çeviri]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin