0.1

292 20 12
                                    

-Başlama Tarihinizi Yazınız-

"Hemen onu rahat bırakıyorsun!" dedim sert ses tonum ile. Beni görünce sırıttı. "Bırakmazsam ne yaparsın?" diye sordu alayla. Sen istedin!

Yanına yaklaşıp suratına yumruğumu geçirdim. Acıyla geriye doğru savruldu. "Umarım kendimi net bir şekilde anlatabilmişimdir." dedim her kelimemin üzerine vurgu yaparak. "Anladım..." dedi.

Kaşımı hareket ettirerek "Şimdi uza!" dedim. Beni dinleyip hiçbir şey demeden bulunduğumuz ortamdan uzaklaşmıştı. Duvarda kıvrılmış küçük bedene baktım. Ağlıyordu. Hadi ama ağlayan kızlardan nefret ederim!

"Sen iyi misin?" diye sordum yanına ilerleyerek. Yanına varınca başında dikildim. Kafasını kaldırıp bana baktı. Gözleri mavi idi. Ağlayınca rengi bir daha güzel olmuştu.

"Teşekkür ederim, ama o bana dokundu, heryerime..." dedi, gözyaşları boşalmaya devam edereken.

Aklıma bana yapılanlar geldi...

"Bişey olmaz, git evine duş al geçer." dedim umursamaz davrananak. Kız ise bana dik dik baktı.

"Ne bakıyorsun?!" diye sordum sesimi yükselterek. Kendine gelip başını eğdi. "Kalk ayağa evine git, burada kalma." dedim. Beni sessizce onaylayıp ayağa kalktı.

Bulunduğumuzu yavaş yavaş terk edereken arkasından baktım.

Bu iğrenç sokaktan uzaklaştığına emin olunca arkamı döndü. Arkamı dönmem ile Çağrı piçi ile karşılaşmam bir oldu. Ona göz devirerek yanından geçecektim ki kolumdan tuttu. Kolumu sertçe ondan çektim.

"Bir daha bana dokunursan o piç suratını dağıtmak zorunda kalacağım." dedim suratına tıslarken.

"Sen yaparsın!" dedi bana yaklaşarak. Sen kime yaklaşıyon oruspu çocuğu!

Ondan uzaklaşıp suratına yumruğumu geçirdim. Yerinden oynamadı ama yüzü geriye gitti. Geber!

"Benden uzak dur!" dedim ve sokağı terk ettim. Adımlarımı okula çevirdim. Öğle arası çoktan bitmiş olmalı.

Kapıdan geçip okula giriş yaptım. Güvenlik kulübesinin arkasından Merve yanıma geldi. "Kanka, mekan hazır." dedi. Sırıttım.

Biraz daha yürüdükten sonra yanımıza Buse geldi. "Kanka plan hazır." dedi. Kantine varınca, yerimiz geçtik.

"Anlat!" dedim.

"Üçüde voleybol oyuncusu. Planım; onları hoca çağırıyor diyerek spor salonuna sokacağız. Daha sonra işe Merve girecek." dedi Buse. Başımı Merve'ye çevirdim.

"Kapının girişinde kurduğum düzenek ile yağ başlarından aşağı dökülecek. Daha sonra spor salonunda bulunan duşlarda temizlenmeye çalışacaklar, ancak boruları değiştirerek su yerine çamur ile duş alacaklar." dedi Merve. İşte bu kadardı. Bu kadar zeki ve sadık arkadaşlarım vardı.

"Aferin, şimdi plan devreye girsin. Ben gidiyorum." dedim ve masadan kalktım. "Onun yanına mı?" diye sordu Buse. Gülümsedim, "Evet..." dedim ve kantinden çıktım.

O?

O, bu hayatta değer verdiğim tek kişi. Ona değer veren kişi sadece benim. O benim...

Adımlarımı hızlandırıp okulun kütüphanesine yol aldım. Orada olmalıydı. Kapıyı sessizce açtım. Bakışlarımı masalarda gezdirdim, yoktu. Gülümsedim.

O, masada oturmayı sevmezdi. O kütüphanenin sonunda ki arada oturup, tek başına kitap okurdu. Bende onun bir arkasında ki aralığa geçer onu izlerdi. Ve asla sıklamzdım. Normal hayatta asla gülümsemezdi. Onu kitap okurken, gülerek görüyorum. O, kusursuz biri...

❃Gizemli SarışınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin