Bölüm atmayı unutuvermişim ups 👉👈
🎶:Got7-Not By The Moon, Trust My Love
Monsta X-Someone's SomeoneJ: "Hadi gidip abini görelim."
Taehyung yavaşça başını salladı ve arabaya bindiler. Sessiz ve gergin bir yolculuktan sonra vardıkları yer küçük ve şirin bir kafeydi. İçeri girdiklerinde yüzlerine çarpan sıcaklık ikisini de anında mayıştırmıştı. İçeri giren kişinin mor saçları ve uzun boyu dikkat çekiciydi. Yanlarına geldi, gülümseyerek onları karşıladı. Gülümsediğinde ortaya çıkan gamzeleri yakışıklı yüzüne tatlılık katıyordu.
J: "Biz aslında birini arıyoruz. Kim Namjoon, bu kafenin sahibiymiş diye duyduk. Onunla acilen konuşmamız lazım."
N: "Galiba aradığınız kişiyi buldunuz. O benim."
J: "Şey sizinle konuşabileceğimiz daha özel bir yer var mı acaba ?"
N: "Üst katta küçük bir balkonumuz var. Oraya geçebiliriz. Ne hakkında konuşacağız ?"
J: "Bunu size açıklayamam, biraz uzun bir hikaye. Bu yüzden yukarı geçelim."
N: "Peki."
Yukarı kata çıkmadan önce Namjoon mutfaktan 3 bardak ve yeşil çay istemişti. Onları da alıp balkona çıktılar. Küçük bir masa ve çiçekler vardı. Şirin bir balkondu.
N: "Lütfen oturun."
J-T: "Teşekkürler."
N: "Şimdi çok önemli konunuz neymiş ?"
J: "Öncelikle adım Jeongguk. Söylemek istediğim ise..."
T: "Jeongguk ben söylesem bu konuyu."
J: "Tabi hayatım."
T: "Ben de Taehyung. Bana inanmayabilirsiniz ama ben sizin kardeşinizim."
N: "N-ne ?"
T: "İnanmanızı beklemiyorum, sizi suçlayamam. Ben de inanmazdım ama dediklerim doğru."
N: "Taehyung, sen yaşıyor musun ?"
T: "Nasıl yani ?"
N: "Bana senin öldüğünü söylemişlerdi."
N: "Annem ve babamın öldüğü o yangında senin de öldüğünü söylemişlerdi. Ben inanmamıştım ama beni zorla götürdüler. Seni aradım ama bulamadım. Bir süre sonra ben de inandım. Ama seni buldum. Daha doğrusu sen beni buldun."
Taehyung duyduklarına inanamamıştı. Yani kardeşinin ondan haberi var mıydı ? Namjoon kalkıp Taehyung'a sarıldığında ikisinin de gözlerinden yaşlar süzülüyordu hatta onları izleyen Jeongguk bile ağlamaya başlamıştı. Bu duygusal an kapının çalınmasıyla bozuldu. Namjoon gözyaşlarını silmeye çalışırken kapıdaki kişiye "gel" dedi. Sesi titremişti.
Gelen kişinin pembe saçları dikkat çekiciydi ama daha da dikkat çeken şey hamile olduğunu açıkça belli eden karnıydı. Bol beyaz bir kazak giymiş olsa da karnı belirgindi.
S: "Oh, misafirlerin olduğunu bilmiyordum. Neden ağlıyorsunuz ?"
N: "Jin bu benim kardeşim Taehyung, Taehyung bu benim kocam Seokjin."
S: "A-ama kardeşin ölmemiş miydi ?"
T: "Ölmemişim demek ki."
S: "Bunu görebiliyorum. Peki bu kim ?"
T: "Bu Jeongguk, Benim sevgilim."
Sevgilim kelimesi hala Jeongguk'un kalbini eritiyordu. Taehyung'dan bunu duymak öyle hoşuna gidiyordu ki. Yüzünde bir gülümseme oluştu. Jin'in yanına gitti. Elini sıkacakken Jin bir anda ona sarılınca biraz afallasa da karşılık verdi.
J: "Tanıştığımıza memnun oldum."
S: "Ben de müstakbel gelinim."
Jin'in söylediğiyle Jeongguk'un yanakları kıpkırmızı olmuştu. Utanmasına gerek olmadığını biliyordu ama yanaklarının kızarmasına engel olamıyordu.
Orada birkaç saat oturup bir daha gelmeye söz vererek ayrıldılar. Arabaya doğru el ele yürüdüler.
T: "Ben... Teşekkür ederim Jeongguk. Çok teşekkür ederim."
J: "Ne için teşekkür ediyorsun Tae ?"
T: "Her şey için. Senin sayende bir abim olduğunu öğrendim, senin sayende hayata dönüyorum. Tekrar mutlu olabiliyorum. Seni çok seviyorum Jeongguk. Hem de çok."
J: "Ben de seni çok seviyorum Kim Taehyung. Hem de çok."
STREAM NOT BY THE MOON
![](https://img.wattpad.com/cover/205797046-288-k228955.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
take my hands now/taekook ✓
FanfictionSeni kurtaracağım Kim Taehyung. Vkook/yarı texting