I want to play the game || jenlisa

•eighteen

"Pekâlâ, açık konuşacağım sizinle." Berbattı. Tek kelimeyle berbattı. Sesim titremişti ve salak gibi kalmıştım. Şimdiyse diyecekleri beni üzecekti ve eve gidip ağlayacaktım.

"Jisoo, senden başlayalım." Jisoo adını duyunca doğruldu. "Öncelikle tecrübesizliğine verdiğim bir ses titremen vardı. Bu hepinizde olan doğal bir şey. Yine de ses tonun çok farklı ve hoştu. Biraz eğitimle çok iyi olabilir ki zaten öyle olacak." Bu yorum onu mutlu etmişti. Daha sonrasında yavaşça Rosé'ye döndü.

"Rosé, sesin aslında tok bir ses olmasına rağmen çok güzel inceltebiliyorsun. Bunu daha önce neden hiç fark edemedik bilmiyorum. Kesinlikle çok iyi olacak." Hepsi seviniyordu ama ben çok umutsuzdum. Zaten şarkımı yarıda kesmişlerdi, çok kötü.

"Sana gelirsek Lalisa." Biraz durdu ve devam etti. "Sesin gerçekten kötü. Neden bilmiyorum ama bir gariplik var. Yine de sıkı çalışırsak halledebiliriz gibi." Biliyordum zaten. Yerimden kıpırdandım ve kafamı iki yana salladım.  "Bence ben sadece çalayım ve gruba girmeyeyim. En iyisi bu olabilir."

Yerimden kalktığımda hoca kolumdan tuttu ve önüme geçti. "Saçmalama Lisa, hem daha bir sürü seçenek var. Otur yerine."

Gözlerimi devirirken tekrar eski yerime geçmiştim. Hocamız da tam karşımda yerini almıştı. "Şu an farkında olmayabilirsiniz, bu normal bir şey ama tamamen iyi olursanız idol olabilirsiniz. Dünyaca tanınabilirsiniz ve istediğiniz müziği yapabilirsiniz. Bu kulağa nasıl geliyor sizce?"

Haklıydı. Bu kulağa oldukça güzel geliyordu. Küçükken TVXQ izleyip dans ederdim ama dediğim gibi, küçükken. Şimdi o camiada olma fikri ulaşılamaz geliyordu.

"Bak Lisa, tamam vokalin berbat olabilir ama bir grupta sadece vokal aranmaz. Rap ve dans diye bir şey var. Jennie mesela, aynı zamanda rap ile uğraşıyor. Hiç böyle bir şeyle ilgilendin mi?" Kafamı kaldırıp Jennie'ye baktım. Rap yaptığını bilmiyordum.

"Küçükken bale yapıyordum, eğer bu dansa giriyorsa..." hoca ellerini heyecanla çırparken ayağa kalktı. "Tabii ki girer. Bu çok iyi. Şimdi sizden istediğim son bir şey var. Eğer o gece şirketler sizi severse onlara bir kayıt vermem gerekir. Bu da bir cover yapacağımız anlamına gelir. Siz iyice düşünün ve bana haber verin tamam mı? Sizi güveniyorum çocuklar!" Hepimize havadan öpücük atıp odadan çıkmıştı oldukça heyecanlı hocamız.

Sandalyemde kızlara döndüm ve bir süre baktıktan sonra konuşmaya başladım. "Sanırım bir şarkı bulmamız gerek."

"Onu buluruz da, dans ettiğini bilmiyordum." dedi Jennie. Bakışlarımı ona çevirdim. "Ben de rap yaptığını bilmiyorum. Ayrıca sadece bale yapıyordum."

"Siz ikinizi anlamıyorum, şimdi sadece şarkı hakkında konuşalım." Jisoo hepimize ayar verirken ona dönmüştük. Rosé telefonundan müzik listesine girmişti. Bir sürü K-Pop şarkısı vardı.

"Kız grubunu yapacağız değil mi?"

"Aynen." Jennie'nin cevabıyla Rosé bir şarkı açmıştı. Bu Snsd grubuydu. "Bu grubu biliyorum."

"Bu grubu herkes biliyor Lisa." Jisoo bu işi gerçekten ciddiye aldığından çok gergindi.

"Sıradaki şarkıya geçiyorum." Onay beklemeden diğer şarkıya geçmişti.

"Bunun adı ne?" diye sormuştu Jennie. "Mamamoo - gogobebe" diye cevapladım.

"Baya hakimsin Lisa." dedi Jisoo. Yani sanırım biraz öyleydim.

"Biliyor musunuz, bence ilk nasıl bir şey istediğimize karar vermeliyiz." diyerek şarkıyı durdurdu Rosé. Haklıydı, hiçbir şey bilmeden hareket ediyorduk.