DEVAM...
Amerika'nın Gözünden
Ben: R-Rusya ?...
Rusya direkt söze girdi:
-Bak, Kanada bana bazı şeyler anlattı ve akşamleyin seninle bunları konuşmamız gerekiyor.Ayrıca sana benim de merak ettiğim bazı şeyler sorucam, anlaştık mı ?
Ben afallamıştım.Abim ona ne anlatmış olabilirdi ki ?! Ya gerçektende saçma sapan birşey söylediyse ? Korkuyordum...Ama yinede cevap vermeye çalıştım...
Ben: T-tabi ki de Rusya...*kızarır ve kafasını aşağı eğer*
Rusya benim kekelediğimi anlamıştı ayrıca kızarmıştım da..
Rusya: Yoksa sen *eliyle çenesini tutarak yüzünü yukarı kaldırır ve dikaktli bir bakışla* kızardın mı ? *güler*
Ben: Yoo, ne kızarması ya, saçmalama lütfen Rusya.Pekala ama şimdi gitmem gerekiyor.Yarın görüşürüz, ş-şey yani aslında bu akşam.Ya da bilemiyoru kader bize ne verirse- Offf neyse ne çok saçamaladım- yani saçmaladım gitmem gerekiyor görüşürüz ! *gider*
Koşarak Güney Kore'nin arkasından gittim.Ve az önce Rusya ile konuşurken ne saçmaladım bilmiyorum.Öff tam bir aptalım.Karşısında embesil gibi duruyordum.Ben Güney Kore'nin arkasından giderken eminim ki bana kahkaha ile bakmıştır...çook utanç verici.
Herneyse koşarak Güney Kore'nin gittiği yöne gittim.Ona yaklaşamıyordum, uzakta kalmıştım.Ama onu bulduğumda Kuzey Kore'nin yanındaydı.Ne olduğuna bakmak için duvarın arkasına saklandım ve onları izlemeye başladım.Konuşmaları pek duyulmuyordu.Ama sadece birkaç cümle duyabildim:
"Akşam geliyorsun o zaman ?"
"Hayır, gelemem, imkanı yok."
"Nasıl imkanı yok, gelebilirsin tabii kide !"
"Off, bakarım.Ama söyleyeceğin şey çok mu önemli ?"
"Yanii, bir bakıma öyle.Ama bilmiyorum bunu sana söylemenin iyi bir fikir olduğunu pek sanmıyorum...Yani sadece güzel vakit geçirelim."
"Pekala, gelmeye çalışacağım..."
"Peki, akşam görüşürüz.."
Bu cümleleri duymuştum, ve ikiside ayrı yerlere gitmişti bile ama ben bakmaya devam ediyordum.Belki birşey olabilirdi :D
Ben onları izlerken arkadan yine malum kişi yanıma geldi
Rusya: Amerika ?
Ben: *çığlık* Rusya ! Beni korkuttun seni sersem, burda napıyorsun ?
Rusya bana soru dolu gözlerle baktı, ardından da,
Rusya: Asıl sen burda napıyorsun ? O ikisini mi gözetliyorsun yoksa ?
Pekala şimdi bunu inkar etmem gerekiyordu, değil mi ? Bende öyle yaptım.
Ben: Yoo, alakası bile yok, nerden çıkardın ki
Rusya: Burda napıyorsun o zaman ?
Ben: B-ben şey, *düşünür* birisini bekliyorum !
Bunun üzerine Rusya'nın birz yüzü düştü:
-Kimi ?
Ben: Seni neden ilgilendiriyor ki ?
Rusya üzerime yürümeye başladı:
-Hadi amaaa, o kişinin kim olduğunu bana söylemen gerekiyor, arkadaşların arasında sır olmaz Amerika
Pekala o an gerçektende söylemem gerektiğini anladım.Ama birisini bekliyorum derken yalan söylemiştim, şimdi bir yalan daha mı söylicektim yani ? Ama bunu yapmak zorundaydım sanırım...Öyle de yaptım, yalan söyledim.
Ben: Sevgilimi bekliyorum, oldu mu ? İllaki söylettirecektin !
Rusya cidden afallamıştı ve ne olduğunu anlamamıştı ve cidden morali bozulmuştu.Şimdi kekeleyen o olmuştu.
Rusya: S-sevgilini mi, o kim ?....
Pekala tekrardan bir yalan söyleme zamanı daha ! Tam biz konuşurken karşıdan Japonya'nın geldiğini gördüm.Ve başka şansım yoktu...Sahte sevgilimin Japonya olduğunu söylemeliydim...
DEVAM EDECEK....
440 Kelime
ŞİMDİ OKUDUĞUN
COUNTRYHUMANS OKULU =TAMAMLANDI=
Teen FictionKitap,CH'de ki genel karakterlerin okul ve aşk hayatını özetleyen bir kitap.Onların ergen zamanlarında hangi pararel evrende ne bok yediğini bu kitaptan öğrenebilirsiniz. Ve ağırlıkla şu shipler olacak: RusAme Kanada x Ukrayna Türkiye x Yunanistan...