beden (samxlucifer)

535 41 64
                                    


Sam Dean'in yemek getirmesini beklerken sıkıntıyla önündeki kitapları karıştırıyordu. Aynı sayfaları defalarca gözden geçirmiş olmasına rağmen bir ipucu, olayı çözmelerini sağlayacak bir detay bulamamıştı.

Sandalyesinde başını geriye doğru yatırdı, ellerini kafasının altına koyarak. Öylece tavana bakıp üzerinde çalıştıkları iş hakkında düşünürken, birden ortamın soğuduğunu hissetti. Hemen toparlandı ve en yakınındaki silaha uzandı. Bir hayalet olmalıydı, en yüksek ihtimalle. Ama daha birçok seçenek vardı. Dikkatli adımlarla sığınakta dolaştı, normal şartlarda doğaüstü bir yaratığın buraya girmesi imkansızdı. Yinede bu soğukluk, hayra alamet değildi ve belki hayalet bir açık bulmuştu.

"Ah, Sammy! Bana o basit silahla zarar verebileceğini düşünmüyorsun değil mi?"

Sam duyduğu sesle ciddi manada donakaldı. Bu imkansızın da imkansızıydı. "Lucifer?" dedi, bunu içinden mi geçirdiğini ya da sesli mi söylediğini bilmeden. Görmek için arkasına da dönmemişti.

"Evet, doğru bildin! Daima çok zekiydin, Sammy."

Adım sesleri duyuldu sonra. Sanki çok önemliymiş gibi "Bana öyle seslenme," dedi Sam. Israrla hareketsiz duruyordu.

"Neden? Dean'de sana böyle diyor." Konuşması daha neşeli hale gelmişti.

"Evet, çünkü o benim abim. İstediği gibi seslenebilir."

Lucifer son adımı da atarak görüş alanına girdi. "Kalbimi kırıyorsun, Winchester. Bu arada hayal değilim, tamamen canlı bir şekilde karşındayım."

"Hayal olayını nerden biliyorsun ki?" diye sordu Sam. Bu ürkütücüydü. "Kafesten nasıl çıktın sen? Ne oluyor?!"

Lucifer sırıttı, üzerindeki açık yeşil gömlek ve siyah pantolonuyla sıradan biri gibi görünüyordu. Hiçte, Lucifer gibi değildi. Şeytan gibi yani...

"Birçok şeyi biliyorum Sam, ayrıca cehennemde fazlaca aptal şeytan var, yükselme sevdalısı. Onları biraz hırslandırıp salakça şeyler yapmalarına sebep olmuş olabilirim."

"Peki benden ne istiyorsun?"
Sam elindeki silahı bıraktı, zaten faydalı olmayacağını biliyordu. Colt dahi Lucifer'i öldürememişti. Dean gelmeden bu kargaşanın son bulmasını umdu sadece, ona zarar gelmesini istemezdi.

"Sadece biraz dostluk, belki bir dokunuş?"
Şeytani gülümseme yüzüne yerleşti, bakışları da tehditkardı. İşaret parmağını dudağın üzerinde gezdirdi, diğer eli de belinde yerini almıştı. "Sam," diye başladı. "Sana zarar vermeyeceğim, yada Dean'e. Siz iki Winchester olmadan dünya sıkıcı olurdu, ikiniz sayesinde arada bir eğlence oluyor, çabalamanızı izlemek bile mükemmel. Sorun şu ki; sen benim bedenimsin ve güçlü olmam için bunu gerçekleştirmem şart. Maalesef ki, beden olayının kötü yönleri de var."

"Kendi vücudumda hapsolmamdan başka mı?" diye araya girdi Sam. "Amacın bedenimse, çok beklersin. Aynı hatayı tekrar yapmayacağım."

Lucifer şaşırmamış gibiydi. "Biliyorum. Bahsettiğim kötü yön, sana karşı çekiliyor olmam. Tam tersininde geçerli olduğuna eminim. Dolayısıyla bunun geçmesini umarak, seninle bir şeyler yaşamam gerek. Ufak cinsel deneyimler."

Sam güldü, hatta kahkaha attı. Dean'in bu ana şahit olmasını çok isterdi. Şeytanın kendisi, Sam'e gelmiş cinsellik teklif ediyordu!

"Ciddiyim. Ayrıca istediğimi alacağımı da az çok bilirsin o yüzden kendine yazık etme, boş yere acı da çekme." Sesi artık daha sertti. Birazda sabırsız gibiydi.

Sam bu saçmalığa katlanamayacağını bildiğinden, melek korumalı odalardan birine doğru hızlı adımlar attı. Lucifer tam önünde belirip dudağına yapıştığında odaya varmak üzereydi. Öpüşü ısrarcı ve yoğundu, Sam ısrarla ağzını açmazken kendince öpüşmeyi devam ettirdi. Lucifer elini saçlarına daldırıp hafifçe çekti, diğer eli de Winchester'ı belinden tutarak bedenleri arasındaki mesafeyi sıfıra indirmişti.

Nasıl olduğunu bilmeden, Sam ağzını aralarken buldu kendini. Büyük ihtimalle bir büyüyle yada farklı bişeyle etkisi altına almıştı. Lucifer bu anı beklermişçesine hızla öpüşünü derinleştirdi. Sam de yavaşta olsa ona karşılık veriyordu, birden sırtı duvara çarpınca inledi. Lanet olsunki hızlanan ve daha tutkulu olan öpüşme de Sam'i etkiliyordu. Elleri Lucifer'in vücudunda dolaşıyordu ve durumu ilerletmek için adeta can atıyordu.

Açılan kapı sesiyle bölündü her şey. Lucifer geri çekilip Sam'in gözlerinin içine baktı. "Bunun zamanla geçeceğini hiç sanmıyorum, aksine artacak gibi duruyor."

"Tekrarı olmayacak, bu fazla yanlış. Git başkalarıyla evcilik oyna."  Sam sinirle kenara çekildi. Nasıl bir bok çukurunun içine düşmüştü böyle?

"Hayır anlamıyorsun! Başkasına karşı bu çekimi hissetmiyorum. İkimiz aynı bedende olmak için yaratıldık, belki o sebepten belki başka sebeple. Sana karşı bir çekim, istek, yakınlık duyuyorum. Yakında tekrar görüşeceğiz Sam. Bu kez sadece öpüşmekle kalmayacağız hem." Konuşması bitince göz kırptı, ve kayboldu.
Winchester kendini toplamak için banyoya gitti. Aynadaki görüntüsüne baktığında dudaklarının hafif şiş olduğunu gördü.
Gerçekten çok karmaşık ve zor günler Sam'i bekliyordu.


İlk samifer yazışım pek olmadı gibi ama neyse.

one shots//sastiel+samifer+destiel ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin