Mia mendes
Ormanda tek başımayım... Birdenbire karşıma çıktı. Ormanda koyulaşan ela gözleri vardı. Yarı çıplak bir hâlde karşımda durduğu için o mükemmel vücudunu görebiliyordum. O gerçek olamazdı...Bana doğru bir adım attığında geriye doğru sendeleyerek düşecekken hızla beni belimden yakaladi. O çok hızlıydı. Kumral saçından bir tutam önüne düşmüştü. Nefesi nefesime çarpıyor ve dudakları burnuma değiyordu. Ve adım dudaklarından döküldü. Mia... Yavaşça dogrulduk ve tekrar gözlerimiz birbirini buldu. O beni nerden tanıyordu?
" Beni nerden tanıyorsun ?"
" Seni arıyordum ."
"Ne ?"Cevap vermedi . Gözlerim yarı çıplak bedenine kaydığında bıçak izlerini farkettim . Kim bu oğlan?
Kimsin sen ?
Ne önemi var ?
Bunu yapmayı kes !
Neyi yapmayı keseyim mia ?
Bunu işte! Kendini saklıyorsun . Ve beni nerden tanıdığını söylemiyorsun !
Beni tanımak istemezsin Mia.
Bırak da ona ben karar vereyim!
Aptal olma .
Arkasını dönüp yürüdüğünde dur dedim sakince. Arkasını usulca döndü ve konuşmamı bekledi. Kayboldum , yardım et. Oğlan ifedesizce baktı ve Takip et dedi. Önden yürümeye başladığında içimden bir küfür savurarak ilk adımı attım ve burkulan ayağımla kendimi yerde buldum . Oğlan gözlerini devirerek bana baktı ve ağır adımlarla yanıma yürüdü . Daha benim konuşmamı beklemeden beni kucakladı ve yola devam etti.
Kokusu... İlkbaharın esen ilk rüzgarı gibiydi... O sırada kendime görünmez bir tokat attım. Etkileniyorsun dedi içimden bir ses . Sersem sersem ona taktığım bu sıfatlara anlam vermeye çalışıyordum.
"Gün doğmadan önce bırakacağım seni." dedi oğlan . Uzun bir yol yürüdük beraber . Sonunda şehrin sınırında yol kenarında dev bir evin önünde durduk. Ay ışığı aydınlatıyordu geceyi .Oğlan kapıya doğru yürüdü ve ayağıyla kapıyı tekmeledi. Sonunda kapı açıldı ve görüş açıma kristal gözlü , kumral bir kız girdi . Ah , inanmıyorum. Beni sevgilisinin evine mi getirdi bu herif ?
" Neredeydin abi ? Babam seni av için bekliyor .Gün doğmadan yanına git." sonra gözleri bana kaydı. " Bu kim ? "
"Çekil önümden billie !"Kız kapının önünü bize açtığında oğlan kapının karşısında kapısı hafif aralıklı olan odaya girdi. İçerde sarışın mavi gözlü bir oğlan yayılarak oturuyordu.
" Jake Jenner ," diye iç çekti oğlan " Antonio Jenner sana çok kızacak."
Şuan kucağında olduğum oğlan"ÇIK DIŞARI MİKE !" diye kükrediğinde sarışın oğlan sakince yerinden doğruldu ve kapının yanından bize bakan Billie ile beraber odadan ayrıldı.
Nefesim daralmıştı ve gergindim. Ama korkumu bu Hollywood yıldızlarından daha yakışıklı olan bu oğlana karşı güçlü durmak istiyordum .
" Adın Jake mi ?" dediğimde beni yavaşça koltuğa bırakarak yanıma oturdu.
" Sonunda öğrendin. Rahatlamışsındır umarım."
" Daha fazlasını bilmek istiyorum."
" Ben Jake Jenner." sonra kısa bir süre kaşlarını kaldırarak bana baktı " Bu kadarı sana yeter bence ."
" Ben evime gidicem . Sapık mısın ? Hasta mısın? Nesin sen ? Niye güveniyim ben size ?"
" Bana güvenmen veya güvenmemen umrumda değil ufaklık. Benim seninle ilgili umrumda olan şeyler ise seni ilgilendirmez."
" Hahah ne güzel. O halde gidebilirim evime ."
" Hiç bir yere gitmiyorsun ."
" Ya nasıl bir saçmalığın içine düştüm ben ? " diyerek başımı arkama yasladım. Şu ormancı tipli Hollywood yıldızı oğlan " Seni eve ben bırakıcam" dediğinde başımı hızla kaldırıp ona baktım. Orman yeşili o gözleri parlaktı ve ifedesizce bana bakıyordu.
" Yok cidden rüyadayım ben. "
" Değilsin ."
" Bana bak Jake. Hadi beni evime bırak. Hem ayağımda geçti."
" Kalk o zaman."
" Ha?"
" Kalk ."
" Ayağım ama..."
" Geçti diyordun."
" Haa.. ama şey yani..." bana yardım etmeyeceğini anladığımda gözlerimi devirerek yerimden dogruldum. Tam düşeceğim sırada beni yine belimden yakaladı. O an gözlerinin kızıl olduğuna yemin edebilirim! Ah, lanet olsun . İyice kafayı yemiş olmalıyım.Doğrulduğumuzda Jake bıkkın bir bakış atarak beni kucakladı. Bu eğer bir rüyaysa asla uyanmak istemiyorum.
Billie ve mike'ı görmezden gelerek evden çıktık. Yazın yumuşak bir rüzgarı ile Jake'in yüzüne doğru savruldu saçlarım. Aman Tanrım! Bu oğlan beni etkiliyor. Jake'in dudağına gelen saçlarım onun derin bir nefes vermesiyle uçuştu ve benim yüzüme düştü. Harbi oduncu falan olabilir mi bu oğlan ? Hayvan!.. Siyah bir Lamborghiniye yürüdüğümüzde Jake beni yavaşça yere indirdi ve pantolonunun cebinden çıkardığı anahtarla arabayı açtı. Kapımı açıp oturmama yardım ettikten sonra sürücü koltuğunda yerini alıp arabayı çalıştırdı.
" Evin yolunu umarım biliyorsundur küçük sakar fare." dedi gözlerini kısarak .
" Bana lakap takma bay bilmiş!"
" Sende öyle ufaklık ."
Öylece boş boş birbirimize bakarken Jake başını yana eğdi ve " Evin yolunu biliyor musun ?"diye sordu.
" Sen ... Ormandan çık kalanını tarif edebilirim."
" Umarım " diyerek arabayı çalıştırdığında gözlerimi devirerek yolu izledim.***
Evin önüne geldiğimizde arabayı durdurdu. Sonra inip benim kapımı açtı. Kapı yukarı doğru açıldığında Jake beni yavaşça belimden kavrayarak inmeme yardım etti. Eve doğru yürüdük ve ben anahtarı ses çıkarmadan çevirerek hafifçe araladım." Jake, bana yardım ettiğin için çok teşekkürler ama lütfen bir daha karşıma çıkma. Bu gece olanlar bu gecede kalsın..."
" Senden uzak durmak o kadar kolay olmayacak Mia Mendes." Sonra başını kulağıma doğru yaklaştırdı ve dudakları kulağıma değdiğinde fısıldadı. Senden uzak durmayacağım. Arkasını dönüp Lamborghini' sine bindiğinde öylece arkasından bakıyordum. Kimsin sen ?
Dışarda fazla durmadım ve bahçedeki köpeğim kahveyi içeri alarak odama çıktım. Dolunayın ışığı penceremden odama doğru süzülüyordu. Gözlerim gelmeyeceğini bildiği halde Jake ' i gözlediğinde iç sesimle konuşmaya başladım.Kabul et artık. Etkilendin ondan !
Öyle bir şey olmadı .O sadece bana yardım etti.
Karanlık birisi o Mia..
O gecenin ta kendisi.
Kelimeler sessizliğe gömülmüştü. Artık sadece boşluğu dolduran kalp atışlarım vardı kulağımda....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY IŞIĞI
FantasyGündüz yaşadığı sıradan hayatından bıkmış olan mia , birden bire bir vampirin hayatına dahil olur. Kafası karışık olan ve bu vampire aşık olmaktan korkan Mia ne zamana kadar dayanacak bu oyuna?