nine

139 15 15
                                    

"Hah! Resmen sana nispet yapıyor! Şu hallere bak!"

Seulgi ayakkabının bağacıkları ile uğraşmayı bırakıp basketbol oynayan ikiliye baktı. Daha doğrusu Kyung ve ona basketbol oynamayı öğrettiğini sanan Jaebeom'a. Kızın basket oynamayı bildiğini bildiği için bu sahne canını sıkıyordu. Yine de onu ilgilendirmediği için umursamıyormuş gibi yapıyordu.

"Bana nispet yapması için bir neden yok."

Joohyun alayla gülümsedi fakat umursamadı. Göz ucuyla tekrar Jaebeom'lara baktı. Çok sinir olmuştu fakat bu Kyung'u sevmediğimden dolayıdı, buna kanaat getirmişt.

"Nasıl bir neden yok ya! Resmen geçen seferin acısını çıkartıyor.."

"Artık gündemimiz Jaebeom mu oldu?" Jimin homurdanarak konuştuğunda hepsi susmak zorunda kalmıştı.

Kızlar oldukları yere sindiklerinde Jimin'e dönüp yüzünü avucunun içine aldı.

"Birileri kıskanıyor mu ne!"

Ellerinin arasında sıkışan yüzü daha da tombul görününce gülmeden edemedi. Fakat Jimin yine de yumuşamamıştı. Seulgi'nin ne kadar inkar etse de içinde bir şeyler yeşermeye başladığını düşünüyordu. Bir keresinde dediklerini hatırladı.

'Bir insan nasıl arkadaşından hoşlanır anlayamıyorum! Çok aşağılıkca!'

Ne zaman kalbinde ona karşı bir hissiyat canlansa zihninde bu cümlesi dolanıyordu. Biliyordu, Seulgi'nin asla 'arkadaşım' dediği birine aşık olmayacağını. Ona göre aşk ilk görüşte başlar ve insan fark etmeden kalbine yerleşirdi. Kalbine bir kere aşk yerleşti mi, o kişiyle asla arkadaş olmak istemezsin. Seulgi'nin düşünceleri hep böyleydi. Bundandır ya canının sıkıntısı.

Seulgi düşüncelere dalmış arkadaşına somurttu. Bir süredir düşünceli olduğunu biliyordu zaten. Nedenini bilmiyordu fakat Jimin'in, hoşuna gitmeyeceği şeyler söylemesiden korkuyordu.

Daha fazla tepki vermeyeceğini anlayınca ellerini çekti.

"Ayşş, böyle hiç zevki olmu-"

"Kıskandın mı?"

Şok olmuş bir ifadeyle hızla ona döndü. Jimin de aynı şeyi düşünüyor olmazdı!

"Yaa! Hepiniz mi aynı şeyi düşünüyorsunuz! İki gündür tanıdığım birini neden kıskanayım! Namjoon sen de bir şey söylesene!"

Jimin, Namjoon'a konuşma fırsatı vermeden devam etti.

"Seulgi, sen arkadaşlarına karşı bir şey hissetmezsin ki. İçinde bir şey olduysa o iki günde olmuştur zaten. Daha önceki gibi"

"Jimin.."

Devam etmesine fırsat vermede yerinden kalktı Jimin. Tekrar ve tekrar pot kırdığını biliyordu fakat susamıyordu. İçini yakan ateş ile onu da yakmak istiyordu. Bir adım attığında ise kıyamayıp geri adım atıyordu. Fakat yine de, ısrarla Seulgi'nin kalbini kırıyordu. Geçmiş konulardan bahsetmek istemezken ısrarla o konuları açıyordu.

Namjoon, arkadaşının derdini bildiği için içten içe üzülürken diğer arkadaşı için de üzülüyordu. Jimin, arkadaşlıklarını bozmamak için sussa da bazen duracağı yeri bilemiyordu.

Namjoon hızla yerinden kalkıp, spor salonunun kapısına doğru ilerleyen arkadaşının peşinden gitti.

"Daha ne kadar bu konuyu açmaya devam edecek!" Tek solukta söylenirken sırtında hissettiği el ile arkadaşına baktı Seulgi.

"Onu da anla.. Sana zarar gelmesinden-"

"Bana zarar gelmesin diye, zararı veren kişi mi oluyor?"

Seulgi tek nefeste alayla gülerken Joohyun ne diyeceğini bilemedi. Haklıydı çünkü. Ne diyebilirdi ki. Jimin bu olayı unutmaya çalıştıkça hatırlatıyordu. Seulgi gibi o da şaşkındı. Onun neden böyle yaptığını bilmiyordu.

"Acaba?. Ah! Hayır hayır.."

Sooyoung kendi kendine düşünürken sesli düşündüğünü, kızların ona baktığını fark ettğinde anlamıştı. Aklına hoşuna gitmeyen, Seulgi'nin de hoşuna gitmeyeceğine emin olduğu düşünceler düşüyordu. Ve o düşüncelerin doğru olduğundan haberi bile yoktu.

Kızlar ona meraklı bakışlarla baktığında kıvranark aklındakileri söylemek zorunda kalmıştı.

"Acaba.. Senden hoşla-"

"Sus!"

Joohyun belerttiği gözleri ile Sooyoung bakıp korkuyla Seulgi'ye döndü. Onu düşünceli bir şekilde bulunca Sooyoung'a daha da kızdı.

"Seulgi böyle bir şey olmayacağını biliyorsun değil mi?"

"Evet.. Öyle bir şey yapmaz.. Değil mi?"

Seulgi sorusunu yönelttiğinde kızlardan olumlu cevap alsa da içi rahat değildi. Aklına bir kaç gün önceki bir anı düşüyordu. Mina, Jimin'e sarılmıştı ve Jimin karşılık vermemişti. Üstüne üstlük Seulgi'nin bu anı gördüğünü fark ettiğinde telaşlanmıştı. Seulgi düşüncelerden kurtulmak istese de yapamıyordu. En çok korktuğu şey aşk yüzünden arkadaşlarını kaybetmekti. Daha önce birini kaybetmişken, Jimin'i de kaybedemezdi.

 Daha önce birini kaybetmişken, Jimin'i de kaybedemezdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Defsoul × JaeGiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin